DEB Partisi Başkanı Asafoğlu’ndan yeni yıl mesajı

DEB Partisi Genel Başkanı Çiğdem Asafoğlu yeni yıl dolayısıyla yayınladığı mesajda Batı Trakya Türklerinin sorunlarına dikkat çekti.

DEB Partisi Başkanı Çiğdem Asafoğlu mesajında Batı Trakya Türklerinin kronikleşmiş sorunlarına dikkat çekerek 2022 yılında bu sorunlarla ilgili en ufak bir gelişmenin olmadığına dikkat çekti.

Yılbaşı mesajında, Yunanistan’ın başka ülkelerdeki Yunan azınlıkları etnik olarak tanırken Batı Trakya Türklerini aynı şekilde tanımamasını çelişkili bir tutum değerlendiren Asafoğlu, ‘Lozan’ın “müslim” ve “gayri müslim” ifadelerine sığınarak “Türk” kimliğimizin yok sayılması gülünçtür.’ ifadelerine yer verdi.

DEB Partisi Genel Başkanı Çiğdem Asafoğlu’nun yılbaşı mesajı şöyle:

“Batı Trakya Türk Azınlığı olarak yaşadığımız bu müstesna bölgede, yeni bir yılı daha tüm olumsuzluklara rağmen umutla karşılamaya hazırlanıyoruz.

Ne eğitim ve ekonomide ne de kronikleşmiş vakıflar ve müftülük gibi azınlık sorunlarında en ufacık bir iyileşmenin yaşanmadığı 2022 yılını tarihin derin ve karanlık sayfalarına bırakıyoruz. Kısacası Azınlık Hakları bağlamında yine beklentilerimizin karşılık bulmadığı, kimliğimizin inkâr edildiği bir yıl oldu 2022.

AİHM’nin kararına rağmen İTB’nin tanınmayan resmiyeti, çocuk azlığı bahanesiyle özel ve özerk yapısına bakılmadan kapatılan okullarımız, AB’nin ve Yunanistan’ın en fakir bölgesinde tutunamayıp göç eden gençlerimiz, irademizin dışında tutulan vakıflarımızın idaresi, her konuda olduğu gibi tarafımıza sorulmadan yasalarla içi boşaltılan Müftülük ve irade beyan ederek seçtiğimiz müftülerin tanınmaması, özellikle de 1923’ten Cunta Yönetimine kadar tanınan öz kimliğimizin, birden 1972 yılından sonra inkâr edilmesi gibi bizler için çözüm bekleyen bir dizi sorunlar yumağı ile ilgili bir olumlu adım atılmaması, bizleri derinden üzmekte ve geleceğe dönük kaygılandırmaktadır.

Ülkemiz Yunanistan başka ülkelerde var olan kendi azınlıklarını etnik olarak tanımasına rağmen kendi içinde var olan azınlıklara aynı tavrı ve tutumu göstermeyerek, yani etnik olarak tanımayarak çelişkili bir tutum sergilemektedir. Bu çelişkiyi dile getirdiğimizde maalesef bir sürü tarih fukarası faşistin hakaretlerine maruz kalıyoruz.

Üzgünüm ama deve kuşu gibi başımızı kuma gömecek ve bu olan bitene seyirci kalacak değiliz. Tarih bilimi ortadadır. Lozan’ın “müslim” ve “gayri müslim” ifadelerine sığınarak “Türk” kimliğimizin yok sayılması gülünçtür. Çünkü bu antlaşmanın alt görüşmelerinde kimliğimiz ayan beyan durmaktadır. Bu hususta aleyhimize sürekli kalem oynatanlar bilsinler ki, sahip olduğumuz tarihi bilgiler onların çok üstündedir. Bu sebeple bizleri sürekli bir yerlerin sözcüsü gibi gösterme gafletinden, ithamlarından, çamur at izi kalsın kolaycılığından ve kamuoyunu yanıltmaktan vazgeçmeleri toplumumuzun yararına olacaktır. Bunu yaptıklarında toplum huzuruna hizmet etmiş olmanın mutluluğunu yaşayacaklardır.

Ekalliyet olarak kalışımızın 100. yılı olan 2023 yılının azınlığımız, ülkemiz ve dünya için barış, kardeşlik ve huzur ortamının arttığı, sıkıntıların sona erdiği ve azınlık sorunlarının fikrimiz alınarak çözüm bulunduğu bir yıl olmasını gönülden diliyorum.

Bu duygu ve düşüncelerle yeni yılın her türlü sıkıntılardan azade, huzur dolu bir yılın olmasını temenni ediyor, sabırlı, sağduyulu ve alicenap yurttaşlarımızın yeni yılını kutluyor, sevgi ve muhabbetlerimi sunuyorum.”

milletgazetesi.gr

Read Previous

AB Komisyonu Başkanı von der Leyen, Şengen bölgesine dahil olan Hırvatistan’ı ziyaret etti

Read Next

Ukrayna, K. Makedonya’nın AGİT dönem başkanlığı sırasında ana önceliklerden biri olacak