Bosna Hersek’in başkenti Saraybosna’daki Uluslararsı Saraybosna Üniversitesi’nde (IUS), Cizvit Mülteci Hizmeti’nin (JRS) de desteğiyle Bosna Hersek’teki göç krizinin masaya yatırıldığı bir konferans tertiplendi.
JRS Güneydoğu Avrupa Direktörü Stanko Perica, Danimarka Mülteci Konseyi Sağlık Danışmanı Marko Isajlovic, IUS öğretim görevlisi Nina Bosankic ve Yardımcı Doç. Dr. Jahja Muhasilovic’in konuşmacı olarak katıldığı programda Bosna Hersek’teki göç krizinin dünü ve bugünü tartışıldı.
Balkan News’e konuşan JRS Güneydoğu Avrupa Direktörü Perica, günümüzde kamuoyunun gündemini daha çok Ukrayna’dan gelen mültecilerin işgal ettiğini ve belirli sayıda Ukraynalı mültecinin başta Hırvatistan olmak üzere bölge ülkelerine geldiklerini söyledi. Bu durum nedeniyle yıllardır Bosna Hersek’te bulunan “eski” mültecilerin gündemden düştüklerini vurgulayan Perica, “Bu iyi değil çünkü bunlar aynı derecede onurlu, eşit miktarda ilgiyi hakeden insanlar. Bu nedenle de bu konferansta Bosna Hersek’teki göç krizini tekrar düşünmeyi ve yeniden değerlendirmeyi arzuladık. Burada, yıllarca devam eden ve kısa sürede sona da ermeyecek olan bir vakıadan kriz olarak söz etmeye devam edebilir miyiz, bunu sorgulamak istiyoruz. Diğer taraftan göçmenlerin topluma hangi yollarla daha fazla nasıl entegre edilebilecekleri üzerinde düşünüyoruz” dedi.
Ukrayna’dan gelen göçmenlere kapılar sonuna kadar açılırken Orta Doğu’dan gelen göçmenlerin ne yazık ki aynı şekilde karşılanmadıklarını ve bunun hoşa gitmeyen bir vakıa olduğunu söyleyen Picula, bu nedenle de bu konferansla dikkatleri bir kez daha gelişmemiş ülkelerden özellikle de Afganistan’dan gelen mültecilere çekmeyi amaçladıklarını söyledi.
Konferanstaki konuşmasında Perica, göç krizine ilişkin yaklaşımların değiştirilmesi gerektiğini ve çözüm odaklı bir tavır benimsenmesi gerektiğini ifade etti.
Göçün geçici bir mesele olmadığını ve iklim değişikliği gibi sebeplerle gelecekte göçmen sayısının daha da artacağını ifade eden Perica, göç kriziyle küresel mücadele çabalarının kısa vadeli çözümlerden ibaret olduğunu ve krizin çözümüne hizmet etmediğini söyledi.
Burada Cizvit Mülteci Hizmeti gibi dini kurumların göçmenlere yaklaşımının öne çıktığını ifade eden Perica, böyle kurumların krizin çözümü için uzun vadeli olacak yeni bir perspektif sunduğuna dikkat çekti.
Balkan News’e konuşan Yardımcı Doç. Dr. Jahja Muhasilovic ise bölgedeki göçmen krizinin önemine dikkat çekmek için tertiplenen programda iklim değişikliklerinden kıtlığa bir dizi sebep nedeniyle artık Balkanlar’da gündemden düşmeyecek bir mesele haline gelmesi beklenen krizin analiz edildiğini ifade etti. Balkanlar’ın coğrafyası itibarıyla tabii olarak tüm göç rotalarının kesişme noktası olduğunu vurgulayan Muhasilovic, bölgenin tarihteki bu rolünün gelecekte de devam edeceğine inanıldığına dikkat çekti.
Muhasilovic, konferanstaki konuşmasında ise göçün yeni bir fenomen olmadığını ve dünya üzerindeki birçok devletin göç hareketlerinin sonucu olarak bugün kurulu oldukları coğrafyada bulunduklarına dikkat çekti.
Avrupa nüfusunun 700 milyona gerilemesinin beklendiğini ve Avrupa’nın dünyadaki konumunu koruyabilmesi için nüfusa ihtiyaç duyacağını vurgulayan Muhasilovic, yaşlı kıtanın göçmenlere yönelik politikasını yumuşatmak durumunda kalacağına dikkat çekti.
Göçün hem olumlu hem de olumsuz neticeler doğurduğuna dikkat çeken Muhasilovic, göçün olumsuz neticelerine Avrupa’da yabancı düşmanlığı ve popülizmin tırmanışı, olumlu neticelerine ise göçmen kabul eden ülkelerin kalifiye ve eğitimli nüfus ile iş gücü elde etmelerini örnek gösterdi.
Muhasilovic, Avrupa ve Orta Doğu arasında köprü olan Balkan ülkelerinin göç konusunda gelecekte de kilit rol oynamaya devam edeceklerini vurguladı.
Kaynak: Balkan News