Türkiye Cumhuriyeti Üsküp Büyükelçiliği bugün yaptığı yazılı açıklamada, Profesörler Kurulu tarafından 17 Ocak 2016 tarihinde ‘’Barış İçin Akademisyenler’’ başlığı altında yayınlanan bildiride, uzun yıllardır teröre karşı mücadele eden Türkiye Cumhuriyeti’ne ve Türk güvenlik güçlerine karşı yakışıksız, hiçbir meşru ve geçerli dayanağı olmayan ithamlara yer verilmesi üzüntüyle karşılandığı kaydedilmektedir.
Büyükelçiliğin yaptığı yazılı açıklamada şunlar belirtilmektedir:
“Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve güvenlik güçleri, her egemen devletin yapacağı ve yapmakta olduğu gibi terörist unsurlara karşı ülkesini ve halkını savunmaktadır. Sözkonusu mücadele, herhangi bir ayrım gözetmeksizin tüm Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının güven ve huzur içinde yaşayabilmelerini teminen, bazı çevreler tarafından iddia edilenin aksine, sivillere karşı değil, başta Türkiye’nin güneydoğu böglesinde olmak üzere, ülke halkının en temel haklarını ihlal eden ve tüm bölgenin istikrarı için tehdit oluşturan PKK mensubu teröristlere karşı verilmektedir”
Birtakım akademisyenlerin PKK terör örgütüne yönelik destek mahiyetindeki açıklamalarını akademik özgürlük veya ifade özgürlüğü ile bağdaştırmak mümkün değildir
Türkiye Cumhuriyeti Üsküp Büyükelçiliği’nin yazılı açıklamasında, ayrıca şunlara değiniliyor: “ Yaklaşık 150.000 akademisyenin görev yaptığı Türkiye Cumhuriyeti’nde, küçük bir grup akademisyenin farklı amaçlarla yapmış oldukları subjektif değerlendirmeler, PKK’nın bir terör örgütü olduğu ve güvenlik güçlerinin bu terör örgütüne karşı bütün Türkiye Cumhuriyeti halkını korumak için mücadele ettiği gerçeğini değiştirmemektedir”.
Açıklamada, ayrıca, “Birtakım akademisyenlerin, Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği ve NATO tarafından terör örgütü olarak tanımlanmış olan ve 1984 yılından bu yana siviller dahil toplam 40.000’den fazla vatandaşımızı katleden PKK terör örgütüne yönelik destek mahiyetindeki açıklamalarını akademik özgürlük veya ifade özgürlüğü ile bağdaştırmak mümkün değildir. Makedonya’nın gerçek dostu olan ve her alanda imkanlar ölçüsünde Makedonya’ya destek veren Türkiye Cumhuriyeti Büyükelçiliği olarak, bizleri en fazla memnun eden nokta ise, Makedonya’da faaliyet gösteren ve yukarıda ifade olunan gerçeklerin farkında olan saygın basın-yayın organlarının sözkonusu mesnetsiz ithamlarla dolu olan ve hangi amaca hizmet ettiği belli olmayan bildiriye itibar etmemesi olmuştur” ifadeleri de yer almaktadır.