Seyyid Emin / TimeBalkan
“Ahilik Kültürü ve Esnaf Bayramı” kutlamaları için Üsküp’te bulunan Yunus Emre Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Hayati Develi ile Üsküp Çarşısı’nda samimi bir sohbet gerçekleştirdik.
Yunus Emre Enstitüsü kurulduğundan beri Balkanlara ciddi faaliyetlerle atılım gerçekleştirdi. Bu konu hakkında düşünceleriniz nelerdir?
Yunus Emre Enstitüsü kurulduğundan beri en yoğun faaliyeti Balkanlar’da gösterdi. Zaten Saraybosna’da başladık. Saraybosna, Tiran, Üsküp , İşkodra ve diğer merkezler bizim ilk açıldığımız yerler oldu. Çünkü Balkanlar kültürel birlikteliğimizin en kuvettli olduğu yerler. Geliştirilmeye dönük ülkeler ortaklığımız ve mirasımız var. Geliştirilmeye dönük diyorum çünkü biz geçmişe takılıp kalmadan bu mirastan gelecekte neler üretebilirizi çıkarmaya çalışıyoruz.
Ahilik Üsküp Çarşısı’nda güzel örneklerle anlatıldı ve gösterildi. Bu faaliyetiniz Üsküplülerde ve özellikle esnafta nasıl bir etki yaratır?
Burada geçmişten bir sahneyi canlandırmayı çalıştı arkadaşlar. Ahilik teşkilatının yani esnaf teşkilatının bir küçük tiyatrosunu göstermiş oldular. Buradan elde edilmek istenen geçmişteki bu sağlam prensiplerden yola çıkarak bugünkü esnafa ne verebiliriz. Bugünün esnafı ahlakilik, doğruluk, kârlılık ve kardeşlik prensipleri üzerinden ahilik teşkilatından nasıl yararlanılabilir, kendisine neler katabilir bunun ilhamını almak. Geçmişi diriltmek mümkün değildir ama geçmişten ilham almak her zaman mümkündür. Biz kendi geçmişimizden ilham alarak yani bu caddede, bu çarşıda 100 sene, 200 sene, 300 sene önce yaşanan prensiplerden ilham alarak yeni bir ticaret anlayışı yeni bir ticari ahlak normu oluşturmak nasıl mümkün olur, bunun peşinde olmak lazım. Muhtemelen esnafımız ahiliği öğrendikçe onun prensiplerini, temel öğelerini öğrendikçe modern, yeni ama köklü geçmişi olan bir oluşum gerçekleştirecektir.
Makedonya’nın başkenti ve Balkanlar’ın önemli şehirlerinden biri olan Üsküp’ten Makedonya ve Balkan vatandaşlarına ne söylemek istersiniz?
En önemli şey barış. Barış olduğu zaman ekonomi ilerler, ekonomi ilerlerdikçe kültür zenginleşir, kültürel ilişkiler arttıkça da kültür çeşitlenmeye başlar. Yunus Emre Enstitüsü’nün gerçekleştirmek istediği hedeflerden bir tanesi: “dünyada barış”. Biz bir kültür enstitüsü olarak esasen dünya barışının oluşması ve sürdürülmesinde katkı sağlamak istiyoruz. Makedonya halkları ve Türkiye arasında yeniden kuvvetli kültür bağları oluşsun istiyoruz. Balkanlarda bu bağlar sağlamlaşsın istiyoruz. Böylece burada kuracağımız güzel ortam başka yerlerde de bize örnek olacaktır. Eğer barışı gerçekleştirirsek insanlar mutlu ve müreffeh olurlar.
Prof. Dr. Hayati Develi kimdir?
Hayati Develi, 1962 yılında Uşak’ın Ulubey ilçesinde doğdu. İlk ve orta okulu Ulubey’de, liseyi İzmir Atatürk Lisesi’nde okudu. 1983 yılında Erzurum Atatürk Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi’nden mezun oldu.
1985-1986 öğretim yılında İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsünde lisansüstü eğitimine başladı. 1993 yılında doktora derecesini alan Hayati Develi, 1998 yılında Doçent, 2004 yılında da Profesör oldu.1984 yılında Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesinde araştırma görevlisi olarak akademik hayata başlayan Hayati Develi 1991 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi kadrosuna geçti.
1993-1994 öğretim yılında Rusya Fedarasyonu’na bağlı Tataristan Cumhuriyeti’nin Çallı şehrinde bulunan Pedagoji Enstitüsünde Türk Dili dersleri okuttu.2001-2002 öğretim yılından itibaren İstanbul Kültür Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünde çalışmaya başladı.
İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Müdürü olarak görev yapan Prof. Dr. Hayati Develi Yunus Emre Vakfı‘na bağlı olarak kurulan Yunus Emre Enstitüsü Başkanlığına getirildi.