Yunanistan’da Osmanlı kültürel eser ve vakıfları eritme politikası

Oniki Ada Türkleri Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Prof. Dr. Mustafa Kaymakçı, Kültür ve Spor Bakanı Lina Mendoni’ye vakıf mallarıyla ilgili mektup gönderdi.


Kaymakçı konuyla ilgili yaptığı açıklamada, Kültür ve Spor Bakanı Mendoni’nin İstanköy’e gerçekleştirdiği ziyarette, hasarlı camilerin bakım ve onarımının devletten beklenilmemesi gerektiğini söylediğini, 2017 depreminde hasar gören şehir merkezindeki Cezayirli Gazi Hasan Paşa Camisi’nin restorasyonu için gerekli kaynağın elde edilmesi konusunda ise 38 dönümlük vakıf arazisinin 20 dönümlük bölümünün komşu otel işletmesine 600 bin euro bedelle satılmasını önerdiğini kaydetti. Bakanın açıklamalarıyla, Yunanistan’ın ülkesindeki tarihi ve kültürel eserleri koruma yükümlülüğünü kendi kaynaklarıyla yerine getiremediğini teyit ettiğini kaydeden Kaymakçı, “Yunan makamlarının vakıf mallarının eritilmesine ilişkin politikayı sürdürdüklerinin aleni bir göstergesi olarak değerlendiriyoruz.” ifadesini kullandı.

Oniki Ada Türkleri Kültür ve Dayanışma Derneği’nin konuyla ilgili açıklaması şöyle: “Yunanistan’daki Müslüman Türk vakıfları, 1923 Lozan Barış Antlaşması öncesinde Osmanlı Devleti Hukuk Sistemi’ne uygun olarak kurulmuşlardır ve bugün de vakıfların evrensel hukuk kuralları, Osmanlı Hukuku, İslâm Hukuku ve ikili antlaşmalara uygun olarak yönetilmeleri gerekmektedir. Bu bağlamda bilinen, ancak dile getirilmekten kaçınılan bir gerçek de, Evkaf (Vakıf) Nizamnamesi’ne göre ‘Vakıf Malının alınamaz, satılamaz, mülk edinilemez ve miras olarak taksim edilemez’ olmasıdır.

Buna karşın, son yıllarda Türk-Müslüman Vakıflarına ait mallar Yunanistan tarafından haraç-mezat satılmaktadır.

Geçtiğimiz yıl, İstanköy’de yapılması tasarlanan Hastane Binası için vakfa ait arazinin elden çıkarılması ile Gurniati – SCHINARI mevkiindeki 34.120 metre karelik yine vakfa ait bir arazi 31 Ocak 2019 tarihinde müzayede ile satışa çıkarılmıştı.

Son aylarda yine İstanköy’de de Vakıf mallarının elden çıkarılması ile ilgili olarak soydaşlarımızdan aldığımız duyumlara göre; Yunanistan Kültür ve Spor Bakanı Sayın Lina Mendoni’nin, İstanköy’e gerçekleştirdiği ziyarette, hasarlı camilerin bakım ve onarımının devletten beklenilmemesi gerektiğini belirterek, 2017 depreminde hasar gören, şehir merkezindeki Cezayirli Gazi Hasan Paşa Camisi’nin restorasyonu için gerekli kaynağın elde edilmesi konusunda ise vakfa ait Çayır / Selveri bölgesinde bulunan 38 dönümlük arazinin 20 dönümlük bölümünün komşu otel işletmesine 600 bin euro bedelle satılmasını önermiş olduğu anlaşılmaktadır.

Bu bağlamda dernek olarak Yunanistan Kültür ve Spor Bakanı Sayın Lina Mendoni’ye kaleme aldığımız mektupta bu tutumunu, öncelikle vakıf mallarının satışının Yunan makamlarınca teşvikini, en iyi ihtimalle Yunanistan’ın ülkesindeki tarihi ve kültürel eserleri koruma bağlamındaki yükümlülüklerini kendi kaynaklarıyla yerine getiremediğini teyit ettiğini ve de olumsuz bir yaklaşımla söz konusu tutumunu, Yunan makamlarının vakıf mallarının eritilmesine ilişkin politikayı sürdürdüklerinin aleni bir göstergesi olarak değerlendirdiğimizi bildirdik. Sayın Bakana Türkiye’nin Balkanlar’da ve diğer ülkelerde Osmanlı döneminden kalan vakıf mallarının korunması konularında işbirliği içinde olduğunu ve Türkiye’nin Yunanistan’dan gelecek işbirliği taleplerine de açık olacağı kanaatinde olduğumuzu ve dernek olarak da olası böyle bir işbirliğinde maddi ve manevi her türlü katkıyı vermeye hazır olduğumuzu da ifade ettik.

Ayrıca, İstanköy Vakıf Malları Yönetim Kurumu Başkanlığı’na da yazdığımız mektupta, dernek olarak, Rodos ve İstanköy’e ait aidiyetimiz ve tüzüğümüzün amaçları doğrultusunda konuyla ilgilenmek durumda olduğumuzu ve atalarımızdan bize vakıflar yoluyla kalan mirasın korunması, derneğimiz kadar, onların da sorumluluğunda olduğunu kaleme aldık.
Durumu, dünya ve Türk kamuoyunun bilgilerine sunuyoruz.”

Milletgazetesi.gr

Read Previous

PISA: Bulgar çocukları dünyada en hoşgörüsüz çocuklar arasında

Read Next

İzmir’deki depremde yaralanan 999 kişinin tedavisi tamamlandı