Yunanistan’da azalan nüfus ekonomi, sağlık ve emeklilik sistemleri için sorun oluşturuyor

Yunanistan’da istatistikler 11 milyonun altında nüfusa sahip Yunanistan’ın azalan ve yaşlanan nüfusunun ekonomi, sosyal güvenlik, sağlık ve emeklilik sistemleri için tehdit oluşturduğunu ortaya koydu.

Yunanistan Ekonomik ve Sosyal Konseyinin ülke nüfusu ve demografik yapısı üzerine yaptığı araştırma ile Yunanistan İstatistik Kurumunun (ELSTAT) orta koyduğu veriler, ülke nüfusunun hem azaldığını hem de yaşlandığını gösterdi.

ELSTAT’ın ekim raporuna göre, 2023’te Yunanistan’da yeni doğan sayısı, 2022’ye göre yüzde 6,1 düşüş göstererek 71 bin 455 oldu.

2023’teki ölüm sayısı 2022’ye göre yüzde 9 azalsa bile 2023’teki yeni doğan sayısının neredeyse iki katına çıktı.

Öte yandan 1980 sonrası veriler incelendiğinde annelerin doğum yapma yaşlarında da artış gözlendi. 1983’te en çok doğum yapan anne yaş aralığı 20-24 iken bunun, 2023’te 30-34 olduğu görüldü.

Yunanistan Ekonomik ve Sosyal Konseyinin verilerine göre kadın başına düşen çocuk sayısı 2,1’in altına düştüğünde nüfus azalmaya başlarken bu rakam 1,5’in altına düştü.

Sosyal Uyum ve Aile Bakanlığı, demografi sorunuyla mücadele adına alınacak tedbirler için 20 milyon avroluk bir plan açıkladı.

Program içerisinde, gebelik öncesi ücretsiz doğurganlık testleri, çalışan annelerin çocuklarına bakım için daha çok imkan ve ekonomik destek sağlanması, çocuk yardımının artırılması, vergi kolaylıkları, kamuda çalışan çok çocuklu ailelere kolay tayin imkanı verilmesi gibi tedbirlerin bulunduğu görüldü.

Yasa tasarıları meclise sunulmadan önce bilim insanlarından oluşan heyetler ile konuya ilişkin araştırma yaparak ve rapor düzenleyerek hükümete sunan bir kurum olan Yunanistan Ekonomik ve Sosyal Konseyinin Başkanı Yannis Paidos, Yunanistan’ın ve genel olarak Avrupa Birliği’nin (AB) yaşadığı azalan ve yaşlanan nüfus sorununu AA muhabirine değerlendirdi.

“Yaşlı kıta” Avrupa

Paidos, demografi sorununun artık önemli bir jeostratejik ve sosyoekonomik bir mesele olarak görüldüğünü vurgulayarak bu konunun sadece Yunanistan değil, tüm Batı dünyasının sorunu olduğunu ifade etti.

Bu bağlamda Avrupa’nın “yaşlı kıta” tanımına artık daha fazla uyduğunu söyleyen Paidos, Yunanistan’da da nüfus sorununun 30 yıldır var olduğunu ancak son 10 yıldır bu sorunun çok daha görünür hale geldiğini belirtti.

Paidos, son 10 yıldır ülkedeki doğum sayılarının, ölüm sayılarının çok gerisinde kaldığına hatta son iki yıldır neredeyse yarısı kadar olduğuna dikkati çekti.

Küçülen nüfus sorununun ekonomide, sağlık, emeklilik ve sosyal güvenlik sistemlerinde sorunlara yol açtığının altını çizen Paidos, nüfusun yaş ortalamasının yükselmesi halinde sağlık sistemi üzerindeki yükün daha da artacağını vurguladı.

Paidos, Yunanistan ve Avrupa’nın bu soruna çözüm getirecek bir yola girmesi gerektiğini belirterek “Bu, ne bir iki senede ne de on senede çözülecek bir sorun. Genel stratejik bir plan yapılmalı. Hem Yunanistan hem AB bunu yapmalı, ortak bir strateji geliştirmeli ki en azından 30 veya 50 yıl içerisinde en azından küçük bir ilerleme kaydedilsin. Böylelikle, AB’de yaklaşık 1,45 olan doğurganlık oranı, optimum seviye olan 2,1’e ulaşmasa da belki 1,85’lere ulaşabilir. Dolayısıyla hem AB üye devletleri bireysel olarak hem de AB genel olarak önlemler almalı.” diye konuştu.

Doğurganlığın artırılmasına yönelik devlet teşvikinin önemli olduğunu belirten Paidos, nüfus konusunda alınacak önlemlerin ve nüfus politikaları için mali kaynağın önemini vurguladı.

Nüfus sorununda, en az doğurganlığın artırılması kadar önemli bir başka konunun ise yaşlı nüfusun sağlıklı yaşamasını sağlamak olduğunu kaydeden Paidos, “Yaşlılar da sağlıklı, kuvvetli olsun ki ülke ekonomisine katkıları olsun, sağlık sistemine daha az yükleri olsun, ortalama yaşam süresi artsın.” ifadesini kullandı.

Çocuk sahibi olmaya teşvik

Paidos, çocuk sahibi olmanın teşviki için kadın ve erkeklerin iş yaşamındaki eşitliğinin de önemli olduğunu vurgulayarak iş hayatında kadın ve erkeğin edindiği gelirin denk olması gerektiğini söyledi.

Eğitimin de nüfus artışında temel bir unsur olduğuna işaret eden Paidos, insanların liseden itibaren ailenin önemine, aile içi ilişkilere, çocuk eğitimine dair bilgilendirilmesi gerektiğini vurguladı.

Paidos, çocuk sayısının artırılması için ailelerin desteklenmesi gerektiğini ifade ederek “Ailelerin üç çocuk sahibi olması için onlara motivasyon sağlamalıyız. Hükümet de şu anda bunu yapmaya çalışıyor. Üç çocuklu aileler için teşvik tedbirleri açıklandı. Sadece mali teşvik değil, başka alanlarda da teşviklere ihtiyaç var. Örneğin, 3 çocuklu ailenin çocuklarına üniversiteye girişlerde fazla puan verilmesi, memur olursa kendi memleketine tayininin sağlanabilmesi, kamu personel sınavında bir puan fazladan verilmesi gibi önlemler olabilir.” değerlendirmesinde bulundu.

İlk anne olma yaşı ortalaması 30,6 olan Yunanistan için çiftlerin evlat edinme yaşının da düşürülmesi gerektiğini kaydeden Paidos, hükümetin nüfus sorununa yönelik açıkladığı tedbirlerden birinin de kadınların 30-35 yaşlarında ücretsiz doğurganlık testleri yapabilmesi olduğuna dikkati çekti.

Azalan nüfus sosyal güvenlik ve emeklilik için sorun

Paidos, Yunanistan’ın 2009 sonrası yaşadığı ekonomik krizde sosyal güvenlik ve emeklilik sistemlerinin iflasın eşiğine geldiğini hatırlatarak artık ne Yunanistan’da ne de Avrupa’da erken emekliliklerin sürdürülebilir olduğunu ifade etti.

Yeni emeklilik sisteminin zorlayıcı olduğunu belirten Paidos, “Çiftçiler, inşaat işçileri, beden gücüyle çalışanlar, madenciler, tersane çalışanları ve buna benzer işlerde çalışanlar 62 yaşından sonra nasıl çalışsınlar? Onlar için sistem biraz daha yumuşak ama bu insanların 67 yaşında emekli olmaması veya o yaşta çalışırken bedenen sakatlanmaması için özel bir dikkat gerekiyor.” dedi.

Paidos, öğretmenlik ve hemşirelik gibi meslekler için de 65 yaşında çalışmanın zor olduğunu vurgulayarak “65 yaşında bir öğretmenin sınıfa girip 7 yaşında bir çocuğa öğretmenlik yapmasını düşünebiliyor musunuz? Psikolojik olarak bile zor. Bir beden eğitimi öğretmeni 65-67 yaşında çocukları çıkarıp spor yaptırabilecek mi? Bir hemşire? Bir fizyoterapist yaşlıları, sorunu olanları nasıl kaldıracak, çevirecek, tedavi edecek? Kendilerinin de sağlık sorunları olacak.” diye konuştu.

Azalan Avrupa nüfusu ve dış göç

Avrupa’da nüfus yaşlanırken Afrika’da ve Asya’da nüfusun hızla artmasına da değinen Paidos, denge sağlanmasında düzensiz göçün bir çözüm olamayacağını söyledi.

Paidos, iş piyasasının ihtiyaçlarının geçen yüzyılda değiştiğine ve bedensel güç isteyen birçok mesleğe artık gerek duyulmadığına işaret ederek “Vasıflı iş gücüne, genç kadın ve erkek çalışanlara, ihtiyacımız var.” ifadesini kullandı.

Göçmenlerin Avrupa’ya gelmesinin belli bir kurala tabi olması gerektiğini belirten Paidos, “Avrupa olarak ‘Bu mesleklerde şu kadar gence ihtiyaç duyuyoruz’ diyeceğiz ki Yunanistan’da, Fransa’da, diğer ülkelerde buna göre istihdam olsun.” dedi.






AA

Read Previous

Gazze’deki Hükümet: İsrail’in hastaneleri kuşatma girişimi nedeniyle 400 bin Filistinli ölümle karşı karşıya

Read Next

Karadağ Teknik Direktörü Prosinecki: Türk Milli Takımı yeni gelen jenerasyonlarla birlikte çok iyi bir hava yakaladı