İstanbul’daki Rum Patrikhanesine bağlı Metropolit Türkiye’de Rum Azınlık okulları açmak için Yunan Ordu Fonu’ndan destek talep etti.
Türkiye’de Lozan Antlaşması ile Batı Trakya Türklerinin karşılığında bırakılan Rum Patrikhanesi’ne bağlı Metropolitler anlaşmalarla kendilerine belirlenen sınırların dışında hareket etmeye devam ediyor. İstanbul ve Bozcaada ile Gökçeada dışında kendilerince belirledikleri kilise ve taş kalıntılarına dahi Metropolit atadıkları haberlere sıkça yansımaktadır.
Çanakkale’ye bağlı Bozcaada ve Gökçeada Patrikhanenin dini ve milli yapılanmasının faaliyetlerine ilişkin yakın takipte olan canakkaledemokrat.com haber sitesinin haberine göre, Patrikhaneye bağlı Gökçeada ve Bozcaada Metropoliti Yunan Ordu Fonu’ndan Gökçeada’da Rum Okulları açmak için bağış talep etti.
Batı Trakya’da azınlık olarak adeta esir bırakılan mazlum Batı Trakya Türklerinin her yıl onlarca okulu hukuksuz ve Lozan’a aykırı bir şekilde kapatılırken, Patrikhane Türkiye’de kendisine tanınmış hakların üstünde dahi hak talep ediyor ve faaliyetlerde bulunuyor.
Yunanistan Savunma Bakanlığı’na bağlı Ordu Hisse Fonu, Gökçeada ve Bozcaada’nın “Yunan okullarına” yardım etme girişimlerine desteğini, bir bütün olarak Rum toplumuna destek vermek ve özellikle Helenizmi desteklemek için asil çalışmasına finansal olarak (banka sponsorluklarından) katkıda bulunarak kanıtladı. Adaların İlkokullarının çocuklarını yetişirecek (İmbros’ta 7 ve Bozcaada’da bir Rum okulu).
Gökçeada’da 7 ve Bozcaada bir Rum Okulu açmak için girişimlerin devam ettiği açıklandı.
İŞTE O HABER:
“Bozcaada’ya geçtiğimiz günlerde 10 yıl sonra yeniden papaz atanması adada Rum cematinin sayısının 15 kişi olduğunu bu sayı için neden papaz atanıyor sorusunu gündeme getirmişti.
Oysa Gökçeada Metropoliti Kyrillos Sykis’in Atina’da yaptığı toplantıda Savunma Bakanlığı’na bağlı Ordu Fonu’ndan aktarılan kaynaklar ile Bozcaada’da bir Rum İlkokulu açmayı hedefledikleri öğrenildi. Gökçeada’ya ise 7 yeni ilkokul açılmasının planlandığı ortaya çıktı.
BATI TRAKYA’DA TÜRK OKULLARI PEŞ PEŞE KAPATILIYOR
Gökçeada merkezli Rum Okullarının ise Atina’dan aldıkları gayri resmi fonlar ile yeni yeni okulların açma girişimleri sürüyor. Geçtiğimiz ay 12 Türk Okulunu kapatan Yunan hükümeti Türkiye’de ise yeni okullar açarak (adalarda) nüfus çoğunluğunu ele geçirme hedefenin peşinde olduğu ileri sürülüyor.
Batı Trakya’da ki Türk azınlığa ısrarla Yunan Müslüman ve Türkçe Konuşan Müslüman azınlık gibi en temel insan hakkını ihlal etmeyi pervazsızca sürdürüyor. AİHM’in verdiği 7 ihlal kararının hiçbirisini uygalamayan Yunan Hükümeti’ne en iyi yanıt sanırız Gökçeada’da yaşayan Türk Yurttaşı Rumça konuşan gayrimüslümler, demek olacak.”
CEVAP BEKLEYEN SORULAR
Batı Trakya’da Türk Azınlık ilkokulları keyfi olarak kapatılmaktadır. Liselerde bina yetersizliği nedeniyle azınlığın yeni bina ve ek sınıf talepleri duymazlıktan geliniyor. Anaokulları açmak için yapılan başvurular yıllardır cevapsız bırakılıyor. Lozan Antlaşması’na göre AZINLIK KURUMLARI keyfi müdahalelerle DEVLET KURUMLARI’na dönüştürülüyor. Yönetim dilediğini müftü, imam, din öğretmeni, vakıf mütevellisi, müftütük sekreteri ve danışman olarak atıyor ve Kilise’ye bulunamadığı müdahalelerde bulunuyor. Oysa Yunanistan Kilisesi kendi içinde muhtardır. Devletin en ufak bir müdahalesi söz konusu değildir.
Yunanistan’ın Batı Trakya bölgesinde durum böyleyken Türkiye’de Gayrimüslim Rum Patrikhanesine bağlı azınlık fertleri Lozan’dan doğan haklarını kullanmak için canla başla çalışmaktadırlar. Patrikhaneye bağlı metropolitler kendi kurum ve kuruluşlarını ihya etmek ve yenilerini eklemek için sınırları zorlamaktan çekinmemektedirler. Yeni Rum okulları inşa etmek için Yunan Ordu Fonu’ndan yardım talep ederek bunun haberini internet sayfalarında yayınlıyorlar. Yunanistan’da Türk Azınlığın Türk Silahlı Kuvvetleri Vakfı’ndan yeni okul için maddi yardım talebinde bulunduğu haberi yayılsa ortalık fena halde karışır. Medya hedef gösterir, soruşturmalar, mahkemeler, cezalar ardı ardına gelir.
Ancak Türkiye’de böyle bir şey olmaz. Yıllardır olmadığı görülüyor. Patrikhane adeta devlet içinde devlet gibi hareket ederek hedeflerini adım adım gerçekleştirmektedir. Türk medyası Patrikhaneyi ve Azınlığını hedef göstermiyor ve devlet Azınlık Kurumlarını devlet kurumlarına dönüştürmüyor.
Akıllarda doğal olarak birçok soru işaretleri beliriyor. Azınlıklara AB üyesi Yunanistan mı daha demokratik davranıyor yoksa AB ve Yunanistan tarafından bir diktatör tarafından baskı ile yönetildiği iddia edilen Türkiye mi?
milletgazetesi.gr