29 Kasım 2017 Çarşamba’yı Perşembe gününe bağlayan gece, alemlere rahmet olarak gönderilen Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa’nın (S.A.V.) dünyaya gelişinin 1446.cı yıldönümü dolayısıyla başkent Üsküp’te Mevlit Kandili kutlanacak.
29 Kası 2017, Çarşamba’yı Perşembe gününe bağlayan gece Üsküp Murat Paşa Camii’nde yatsı namazını müteakiben (18:00) , T.C. Üsküp Büyükelçiliği Din Hizmetleri Müşavirliği ve Makedonya İslam Birliği ortaklığında Mevlit Kandili programı düzenlenecek. Kuran-ı Kerim, ilahilerin okunacağı programda, Eyüp Sultan Camii Baş İmam – Hatibi Metin Çakar ve Tasavvuf Musikisi Sanatçısı Naci Bülbül hazır bulunacak.
T.C. Üsküp Büyükelçiliği Din Hizmetleri Müşavirliği tarafından yayınlanan Mevlit Kandili mesajında şu ifadelere yer verildi:
“Hz. Peygamberi ifade eden en güzel kavram, rahmet ve merhamettir…”
Hz. Âdem’den başlayarak ilahi vahyi biz insanlara ileten Peygamberlik silsilesinin sonuncusu olan Sevgili Peygamberimizi anlatan en güzel kavram şüphesiz rahmet ve merhamettir. Nitekim Kur’an-ı Kerim’de Rasûl-i Ekrem’e hitaben: “Biz seni ancak âlemlere rahmet olarak gönderdik.” buyrulmuştur. Peygamber Efendimizin rahmet, merhamet ve adalete dayalı kuşatıcılığı ümmetini olduğu kadar bütün insanlığı da kapsamaktadır. Onun bize öğrettiği af, şefkat, insaf, vicdan, sabır ve hoşgörü içimizde bir yerlerde sönmeye yüz tutmuş insanlık kandilini yeniden tutuşturan ve bizi en temel halinde insanlığımıza geri çağıran bir duygu, düşünce, tutum ve davranışlar manzumesidir.
Bugün, tüm insanlık Peygamberin çağlar üstü örneklik ve rehberliğine her zamankinden daha fazla muhtaçtır. Rasûl-i Ekrem’in rehberliğini tüm insanlığa tanıtacak olanlar da hiç şüphesiz Müslümanlardır. Ancak üzülerek belirtelim ki bugün, Müslümanların en büyük sorunu örnekliklerini yitirmiş olmaları, Peygamberimizin getirdiği rahmet ve merhamet mesajını hakkıyla temsil edememeleridir.
“Nübüvvetin şifa dağıtan pınarları kıyamete kadar kurumayacaktır…”
Bu Mevlid kandili vesilesiyle bir daha hatırlamalıyız ki, nübüvvetin şifa dağıtan pınarları kıyamete kadar kurumayacaktır. Server-i kâinat Efendimizin sünneti, cahiliye karanlığında boğulan sahipsiz bir toplumu nasıl ihya ettiyse, bugünün insanını da öylece sahil-i selamete ulaştıracak kudrettedir. Yeter ki bizler, onu mukaddes bir hatıra olarak sevgi ve hürmetle yâd etmekle yetinmeyelim; örnek alma çabasında olalım. Onun hayatını erişilmez bir serap gibi hayranlıkla seyretmek yerine, model almayı deneyelim. O gün, bir baba, bir eş, bir komutan, bir imam, bir devlet başkanı ya da bir muallim olarak konuşan Rahmet Elçisinin sözleri, nasıl dört koldan akarak hayata karışmışsa bugün de hayatımızın içinde onun örnekliğine yer açalım. Unutmayalım ki; o bizim için her şeyiyle örnektir.
Peygamberimizi anmak bu duygu ve düşünceleri hatırlamaktan bağımsız düşünülemez. Bugün körelmeye yüz tutmuş hassasiyetler, ubudiyeti unutmuş zihinler, hırs, tamah, kibir ve güç tutkusuyla kararmış kalpler, belleğini yitirmiş, medeniyetinin değerlerini heba etmiş toplumlar onun mevlidini idrak ederek Peygamber Efendimiz’in örnekliği ve rehberliğiyle yeniden bir doğuşa muhtaçtır.
Bu duygu ve düşüncelerle tüm kardeşlerimizin Mevlid Kandilini tebrik ediyor, başta milletimiz, gönül coğrafyamız ve İslâm dünyası olmak üzere tüm insanlığın Peygamber Efendimizin yüce örnekliğinden hakkıyla nasibdar olmasını Cenab-ı Mevlâ’dan niyaz ediyorum.
Bu vesileyle aşağıdaki afişte görülen program tertip edilmiştir. Tüm kardeşlerimiz davetledir.”