Kuzey Makedonya’nın başkenti Üsküp’te İsrail’in saldırılarına maruz kalan Filistin halkına destek için “Katliama Sessiz Kalma” mottosuyla protesto gösterisi düzenlendi.
TİMEBALKAN
Türk, Arnavut ve Boşnak dernekleri tarafından oluşturulan Filistin’e Destek Platformu tarafından cuma namazının ardından Üsküp Murat Paşa Meydanı’nda protesto gösterisi gerçekleştirildi.
Protestoya, Türk Demokratik Partisi (TDP) Genel Başkanı ve milletvekili Beycan İlyas, milletvekili İskender Recepi, parti başkanı Munir Koloşinac, Kalkandelen Devlet Üniversitesi Şarkiyat Bölümü Başkanı Adnan İsmaili, Ensar Derneği Başkanı Süleyman Baki, Köprü Derneği Başkanı Hüsrev Emin, Merhamet Derneği Başkanı Ridvan Caferi yanı sıra yüzlerce vatandaş katıldı.
Meydana toplanan farklı milletlerden yüzlerce kişi, “Özgür Filistin”, “Katliama Son Verin”, “Katliama Sessiz Kalma”, “Free Palestine” gibi farklı pankartlar taşıdı.
Üç dilde okunan basın açıklamasında, uzun yıllardan beri mazlum ve mağdur Filistin halkına yönelik yapılan sistematik insan hakları ihlallerine göz yuman uluslararası caminanın bu ikircikli tavrının Kuzey Makedonya’nın vicdanlı vatandaşlarının görüşünü asla yansıtmadığı belirtildi.
İnsanlık onurunu yerle yeksan eden bu saldırıların bir an önce durdurulması adına gerekli adımların acilen atılması çağrısında bulunduklarını kaydedilen açıklamada, “Özellikle 20. Asrın sonunda bir sürü katliam ve soykırıma maruz kalan bölge toplumları olarak Filistinli kardeşlerimizle dayanışma içinde olduğumuzu bir kez daha vurgulamak isteriz.” denildi.
– “İnsan olarak yapılan bu vahşete sessiz kalamayız”
İşgalci İsrail devleti, 1948 yılından itibaren günümüze kadar zorla göç ettirme, kısıtlamalar, ambargo, baskılar, tacizler, katliamlar gibi çeşitli insanlık dışı yöntemlerle Filistin halkına yönelik kontrollü katliam uyguladığını ifade edilen açıklamada, “İsrail uzun yıllardan beri bölgede işgalci konumundadır ve her zaman olduğu gibi bugünlerde de başta Gazze’de olmak üzere Filistin’deki Müslümanlara yönelik baskı ve şiddet eylemlerinde bulunmaktadır. Yaklaşık 12 gündür devam eden Gazze saldırılarıyla çocuk ve kadınlar başta olmak üzere masum sivilleri hedef alan İsrail’in, son yapılan El-Ehli Baptist Hastanesi bombardımanı insanlık adına kabul edilemezdir. Bizler insan olarak yapılan bu vahşete sessiz kalamayız.” ifadeleri kullanıldı.
Bugün itibariyle başta çocuklar olmak üzere 3.500’ün üzerinde sivilin katledildiği bu barbarca saldırılar son bulması gerektiğini yinelenen açıklamada, “Üzülerek belirtmeliyiz ki başta Birleşmiş Milletler (BM) olmak üzere uluslararası camia bu konuda sadece seyretmekle yetinmekte ve masum insanlar üzerinde uygulanan katliam eylemlerine karşı hiçbir önlem almamaktadır.” denildi.
Dünyanın çatışmaların ve trajedilerin sürmesine tahammülü olmadığı bir ortamda, maalesef Gazze’de yaşanılan son olaylarda insanlık olarak iyi bir sınav verilmediğinin altı çizilen açıklamada, “Filistin meselesi dünyanın tamamının, küresel yönetim ve güvenlik düzeninin, sorumluluk ve yetki sahibi tüm kurumların haysiyet sorunu olmasına rağmen ısrarla görmezden gelinmeye devam ediliyor. Başta bölge ülkeleri olmak üzere barış ve refahı tesis etmek için bir an önce gerekli adımların atılmasını bekliyoruz. Öte yandan Amerika, Avrupa ve diğer bölgelerdeki devletleri, taraflar arasında hakkaniyetli, adil ve insani dengelere dayalı bir tavır takınmaya çağırıyoruz.” değerlendirmesinde bulunuldu.
Açıklama şu sözlerle son buldu:
“Son olarak; bugün Filistin devleti ve Filistin halkının yanında olduğumuzu gösterdiğimiz bu destek mitinginde bizlerle birlikte olan vicdan sahibi siyasilere, destek veren Arnavut, Türk, Makedon, Boşnak ve Romen sivil toplum kuruluşlarına ve Kuzey Makedonya’nın farklı şehirlerinden gelen değerli vatandaşlarımıza sonsuz şükranlarımızı arz ederiz. İsrail’in bu insanlık dışı politikaları her kesim tarafından en sert biçimde kınanmalıdır. Zalimin ve zulmün safında yer alan her anlayış yok olmaya mahkûmdur. Ne pahasına olursa olsun, daima mazlum ve mağdur Filistin halkının yanındayız.”
Basın açıklaması Türkçenin yanı sıra Arnavutça ve Makedonca olmak üzere 3 dilde okundu.
Basın açıklamasının ardından Kur’an-ı Kerim tilaveti ve duanın ardından gıyabi cenaze namazı kılındı.