Sırbistan’a vizesiz seyahat eden Burundililer, buradan AB’ye geçiyordu. Ancak göçmen sayısı artınca AB, Belgrad’ı vize rejimini değiştirmeye zorladı.
Giderek artan sayıda sığınmacının vizesiz girişten faydalandığı Balkan ülkesi Sırbistan, AB baskısı üzerine bu politikasından geri adım attı ve Burundililer için yeni giriş kuralları getirdi.
Assu, 16 yaşında. Genç Burundili Brüksel’deki göçmen merkezinde yaşıyor. Diğer birçok memleketlisi gibi o da daha iyi bir yaşam umuduyla Avrupa’ya erişmek için Sırbistan’a vizesiz seyahat hakkından yararlandı.
Kendini en sonunda Belçika’da bulduğu tehlikeli yolculuk için Assu, “Gece Sırbistan’a vardım, ertesi sabah insan kaçakçılarının olduğu bir yere gittim” diyor. Assu, “Oradan Bosna’ya geçmemize yardım ettiler. Bir ülkeden diğerine geçmek isteyen herkes 250 Euro ödemek zorundaydı” diye devam ediyor.
Kaçış: Tehlikeli Balkan rotası
Balkan rotası riskli ve pahalı. DW’nin çoğu Brüksel’e varmadan önce Bosna, Hırvatistan, Slovenya, İtalya, İsviçre, Almanya veya Fransa’dan geçen göçmenlerden edindiği bilgilere göre, her biri son duraklarına varmak için yaklaşık 3000 dolar ödemek zorunda.
Assu, büyük bir Burundi göçmen ve sığınmacı topluluğuna ev sahipliği yapan Brüksel’e gitmeyi seçti. Belçika’nın başkentine yaptığı yolculuğun “travmatik” olduğunu söylüyor.
Bir grup gençle haftalarını yolda geçirdi. Şiddetli soğuğa dayanmaya çalışarak ormanlar ve engebeli arazilerde yürüdü, terk edilmiş binalarda uyudu. DW’ye konuşan Assu, “Geride kalırsanız, arkada bırakılırsınız” diyor. Hırvatistan’a vardıklarında, ülkeye girmelerine izin verilmeden önce Hırvat polisi tarafından dövüldüklerini iddia eden Assu şöyle devam ediyor:
“Sonuna kadar azmettik. Slovenya’ya vardığımızda tren yolunda terk edilmiş birkaç kişinin bedenlerini gördüm. Korkunçtu.”
İltica başvurusu: Duruşma bekleniyor
Assu hâlâ duruşmasını bekliyor.
Belçika’ya sığınma başvurusu süreci, Suriyeli, Afgan ve şimdilerde Ukraynalı mültecilerin artan gelişleriyle tıkanmış durumda.
DW’ye konuşan mülteciler, kalacak yer, yiyecek ve yasal yardım sıkıntısı olduğunu söyledi. Belçika’nın sığınmacı kabulünden sorumlu federal kurumu Fedasil de bu eksiklikleri kabul ediyor. Göçmenler için kurulan merkezlere rağmen yaşanan kapasite yetersizliği yüzünden öncelik kadın ve çocuklara veriliyor.
Bir barınak bulamayan pek çok sığınmacının, Avrupa başkentinin göbeğinde sokakta uyumaktan başka seçeneği olmuyor. İki aydır Brüksel’deki kuzey tren istasyonu yakınındaki parkta yaşayan Tony de istisna değil. Şimdi yaklaşan soğuk havalar için endişeleniyor.
DW’ye verdiği demeçte Tony, “Buradayım çünkü ülkemde bir çok sorunum var, güvenliğimden endişe etmek dahil. Profesyonel kariyerime Brüksel’de devam etmek istiyorum” diyor.
Henüz bir duruşmaya davet edilmediğini söyleyen Tony’nin parkta kalmasına izin verilmiş. Arada bir yardım görevlileri onu kontrole gelirken kabul merkezinde bir yer bulmayı umuyor.
AB’ye büyük baskı
Burundi dünyanın en fakir ülkelerinden biri. BM kurumlarına göre ülkede insan hakları ihlalleri ve sivillere yönelik şiddet olayları yaşanıyor. Halk, ekonomik çöküş, şiddetli gıda kıtlığı ve salgınlar yüzünden insani krizle karşı karşıya.
Avrupa sınır ajansı Frontex’e göre, 2022’nin ilk dokuz ayında 228 binden fazla “düzensiz” göçmen AB’ye giriş yaptı. Bu, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 70 artış anlamına geliyor.
En büyük pay 106 binden fazla girişle Balkan rotasına ait. Göçmenlerin çoğu Suriye, Afganistan, Türkiye, Hindistan, Küba ve Burundi’den geliyor.
Avrupa Birliği İçişleri Komiseri olan İsveçli politikacı Ylva Johansson durumdan hoşnut değil.
Johansson, “Balkan güzergahındaki göçmen sayısında önemli bir artış var. Bunlar özellikle Batı Balkan ülkelerine vizesiz seyahat edenler. Bu bizi endişelendiriyor” diyor.
Vizesiz seyahat eleştirisi
Sırbistan göçmenler için bir geçit görevi görüyor. Sırbistan’ın vize politikası, Kosova üzerindeki egemenlik iddiasıyla yakından ilişkili. Belgrad’ın vize politikasında muhatap ülkelerin, 2008’de bağımsız olan Kosova’yı tanıyıp tanımadıkları etkili oluyor.
Burundi, 2018’de Kosova’yı tanımaktan vazgeçti. Bunun karşılığında Sırbistan, Burundililer için vize gerekliliğini kaldırdı.
Sırbistan merkezli siyasi analist Jaksa Scekic, “AB bunu fark ettiğinde, mültecilerin gelmeye devam etmesi halinde Sırplara yeniden vize uygulayacağı tehdidinde bulundu” diyor.
Sırbistan AB baskısına boyun eğdi
21 Ekim’de Sırbistan Dışişleri Bakanlığı, bundan böyle Burundi ve Tunus’tan gelenlerin vize almak zorunda olduğunu duyurdu.
DW’ye yaptığı açıklamada, “Tüm bu yoksul insanlar AB’ye göç etmeye çalışacaklar” diyen Scekic, “Sırbistan bir geçiş ülkesi. Bu insanlar burada kalmak istemiyor. Ayda 500 Euro’ya burada çalışmak istemiyorlar. Ayda 2000 Euro için AB’de çalışmak istiyorlar” yorumunu yaptı.
Sırp avukat ve mülteci aktivisti Nikola Kovaceviç de “Sırbistan’ın vize rejimini kendi çıkarlarına göre belirleme hakkı var ancak bununla gelen göç akınını kontrol edemiyor” diyor.
Sırbistan AB baskısına boyun eğdi
21 Ekim’de Sırbistan Dışişleri Bakanlığı, bundan böyle Burundi ve Tunus’tan gelenlerin vize almak zorunda olduğunu duyurdu.
DW’ye yaptığı açıklamada, “Tüm bu yoksul insanlar AB’ye göç etmeye çalışacaklar” diyen Scekic, “Sırbistan bir geçiş ülkesi. Bu insanlar burada kalmak istemiyor. Ayda 500 Euro’ya burada çalışmak istemiyorlar. Ayda 2000 Euro için AB’de çalışmak istiyorlar” yorumunu yaptı.
Sırp avukat ve mülteci aktivisti Nikola Kovaceviç de “Sırbistan’ın vize rejimini kendi çıkarlarına göre belirleme hakkı var ancak bununla gelen göç akınını kontrol edemiyor” diyor.
DW