Dünyada ender görülen bir şeyi yine Türkiye başardı. Evet, Fransa’ya direkt olarak katılabilmemiz için Kazakistan’ın Letonya’dan galibiyet almasını bekliyordu milyonlar. Başta Türkiye’de olmak üzere, Balkan ülkeleri (Makedonya, Kosova, Arnavutluk), Azerbaycan bir de en önemlisi Kazakistan.
Tek yürek olmuştuk ne güzel. Maçın başlama düdüğüyle, Üsküp Türk Çarşısı, Türkiye Türkiye diye inliyordu adeta, Prizren’de de aynı heyecan yaşanıyordu. Gostivar, kırmızı beyaz diye ışınlandırıyordu her yeri. Karşılaşmalar başlamıştı, heyecanlıydı milyonlar. Gözümüz Türkiye’de olmasına rağmen aklımız Kazakistandaydı. İlk yarıda gol sesi duyamamıza rağmen umutlarımızı tüketmemiştik. İkinci yarı başlamıştı, aynı tempoda gidiyordu herşey, derken 65’te Kazakistan’ın golü bizi coşturdu. Deplasmanda öne geçmişti Kazakistan, İslambek Kuat’ın sol ayağı ne güzel ayak, ne güzel gol.
Bir de kaptan Arda’nın takım arkadaşlarına Kazakistan’ın 1-0 öne geçtiğini söylerken gördüğümüz o görüntü. Ne güzel görüntü. Gol gerekiyordu artık Fransa’ya gidebilmemiz için. Sadece bir gol, yemeden atarak Fransa’ya gitmemiz için gelmeliydi artık o gol. Gökhan Töre’nin kırmızı kart görmesi golü atamayacağız anlamına gelmiyordu. 89’da gelen serbest vuruş. Selçuk İnan sahnedeydi. Kalbimiz durmuştu, heyecan doruktaydı yine. ’’Selçuk geliyor gol de geliyor’’. Atmıştık golü artık, Kazakistan maçının bitmesini bekliyordu herkes. Türkiye kazandı, bütün takım oyuncuları Kazakistan maçının bitmesini beklerken yardımcı antrönör’ün bitti bitti sözü, ayağa kaldırmıştı Dünya’nın her bir yanını. Selçuk’un ve Arda’nın sevinci, takımın bir kerekten zıplaması, Arda’nın gözyaşları ve en önemlisi Kazakistan’ın galibiyeti. Fransa yolcusu kalmasın. Teşekkürler İslambek Kuat, teşekkürler Kazakistan.
Hakan Ali / TİMEBALKAN
