Kendine has ritüelleriyle 656 yıllık bitmeyen güreşin efsanesi Kırkpınar, gelenekleriyle mirası geleceğe taşımaya devam ediyor.
Kendine has ritüelleriyle 656 yıllık bitmeyen güreşin efsanesi Kırkpınar, gelenekleriyle mirası geleceğe taşımaya devam ediyor.
Türk güreşinin en büyük organizasyonu olarak kabul edilen Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nin 656.’sı Edirne’de yarın başlayacak ve 3 gün sürecek.
Kırkpınar, Rumeli fethine akıncı olarak giden 40 akıncıdan Ali ile Selim kardeşlerin, fetih yolunda birbirleriyle saatlerce güreşleri sonrası can verdikleri bir efsanenin adı.
Galibi belli olmayan bir güreşte can veren iki akıncıya vefa olarak 656 yıldır devam eden tarihi güreşlerin, asırlardır bazıları değişime uğrasa da gelenekleriyle geleceğe taşınan “olmazsa olmazları”, Kırkpınar’ı efsane yapmaya devam ediyor.
Yağlı güreş oyunları
Ayakta ve yerde yapılan güreşlerde oyunlar, “elense, tırpan, kaz kanadı, ayakta güreşi bağlama, budama, paça, kazık, kepçe, kemane, kolbastı, köstek, künde, boyunduruk, kurt kapanı, yanbaş, sarma” olarak sıralanıyor.
Yağlı güreş kurallarına göre, rakibi sırt üstü getirmek, rakibini kucaklayıp, ayağını yerden kesmiş vaziyette en az üç adım taşımak, rakibi pes ettirmek, rakibin ayağından kispetini çıkarmak ya da boydan boya kispetin yırtılması yenilmenin işareti anlamına geliyor.
Yağlı güreşlerde hakeme, seyirciye veya rakibe söz ya da işaretle hakaret etmek, rakiple tartışmak, güreşi sulandırmak, şike yapmak, güreş kurallarına uymamak, hakeme riayet etmemek ceza gerektiriyor.
AA