Milletvekili Murat: Türk toplumunun yeni kabineden dışlanması Anayasa’ya ve İnsan Haklarına aykırıdır

Kuzey Makedonya’da 8 Mayıs’ta düzenlenen Parlamento seçimlerinde Avrupa Cephesi İttifakı’ndan milletvekili seçilen Hak ve Özgürlükler Hareketi’nden Salih Murat, Meclis’te yaptığı konuşmada, Hükümette hiçbir Türk Bakan ve Bakan Yardımcısının olmamasını eleştirdi.

Kuzey Makedonya’da 8 Mayıs’ta düzenlenen Parlamento seçimlerinde Avrupa Cephesi İttifakı’ndan milletvekili seçilen Hak ve Özgürlükler Hareketi’nden Salih Murat, Mecliste gerçekleştirdiği konuşmada, Başbakan ve Hükümet ortaklarının yüzüne karşı, Hükümette hiçbir Türk Bakan ve Bakan Yardımcısının olmaması konusunda ki “haksızlığı” ve “ayrımcılığı” ifade etti.

Kuzey Makedonya Cumhuriyeti’nde yeni hükümetin oluşturulmasında ciddi bir soruna dikkat çekmek istediğini kaydeden Milletvekili Salih Murat, “Anayasal olarak güvence altına alınmış adil temsil ilkesine rağmen, Türk toplumunun yeni kabineden tamamen dışlanması kabul edilemez ve Anayasa’ya, insan haklarına ve uluslararası hukuka aykırıdır.” dedi.

– Türk toplumunun tamamen göz ardı edilmesi açık bir ayrımcılık ve çifte standart örneğidir

24 bakan ve 24 bakan yardımcısı arasında Türk toplumundan tek bir temsilcinin bile bulunmamasının, vatandaşların eşitliğini ve toplulukların adil temsilini güvence altına alan Anayasa’nın 8. ve 9. maddelerini doğrudan ihlal ettiğini vurgulayan Murat, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Başbakan ve koalisyon ortaklarının bu ilkelere uyma ve ayrımcı uygulamalardan kaçınma konusunda anayasal bir yükümlülüğü vardır. Özellikle endişe verici olan, Türk toplumundan daha küçük nüfusa sahip diğer topluluklara bakanlık ve bakan yardımcılığı pozisyonları verilirken, Türk toplumunun tamamen göz ardı edilmesidir. Bu, özellikle Türk toplumunun nüfusunun Anayasa’da belirtilen diğer tüm küçük toplulukların toplam sayısına yakın olduğu göz önüne alındığında, açık bir ayrımcılık ve çifte standart örneğidir.”

Bu durumun Avrupa Cephesi’nin meşruiyetini kanıtlama yönündeki uzun mücadelenin haklılığını bir kez daha doğruladığını anımsatan Murat, “İktidara geldiğimizde, ayrımcılığı ortadan kaldırmak ve özellikle Türk toplumu da dahil olmak üzere tüm topluluklar için uygun temsili sağlamak için çalışmak bizim taahhüdümüzdür.” ifadelerini kullandı.

– “Sorumluluk Hristiyan Mickoski ve VLEN ortaklarına aittir”

Türklerin yeni hükümette temsil edilmemesinin sorumluluğunun doğrudan “Senin Makedonya” koalisyonunun başkanı Hristiyan Mickoski ve VLEN ittifakı ortaklarına ait olduğunun altını çizen Milletvekili Murat, “Türk toplumunu yürütme organından dışlama kararları, Türk seçmenlerin gözünde sonuçlar doğuracaktır. Ayrıca, koalisyonun Türk oylarıyla da iktidara geldiği ve TMBH partisinin koalisyon ortağı olduğu gerçeğinin göz ardı edilmesi, sadece Türk toplumuna değil, demokratik temsil ilkesine de saygısızlık teşkil etmektedir.” şeklinde konuştu.

– “TMBH Türk toplumunun gözünde güvenilirliğini önemli ölçüde kaybetti”

Türk Milli Birlik Hareketi (TMBH) partisinin Türk toplumunun gözünde güvenilirliğini önemli ölçüde kaybettiğini söyleyen Murat, “Temsil ettikleri topluluğun haklarını korumadaki başarısızlıkları, meşruiyetlerini sorgulanır hale getirmektedir. Bu durum, pozisyonlarının ve sorumluluklarının ciddi şekilde yeniden değerlendirilmesini gerektirmektedir.” değerlendirmesinde bulundu.

Bu adaletsiz durumun ülkede ciddi sonuçlara yol açabileceğini kaydeden Murat, bu sonuçlardan bazıları olarak şunları sıraladı:

  1. Etnik gruplar arası uyumun bozulması
  2. Türk toplumunun siyasi sistemden uzaklaşması ve entegrasyon sürecinin zarar görmesi
  3. İç siyasi istikrarın tehlikeye girmesi ve kutuplaşmanın artması
  4. Çoğulcu demokrasiye ve seçmen iradesine önemli bir darbe vurulması
  5. Kuzey Makedonya Cumhuriyeti’nin uluslararası itibarının zedelenmesi
  6. Türkiye Cumhuriyeti ile Kuzey Makedonya Cumhuriyeti arasındaki ikili ilişkilerin potansiyel olarak olumsuz etkilenmesi
  7. Ülkenin Avrupa entegrasyonu sürecinde ek engellerin ortaya çıkması”

Avrupa Konseyi Ulusal Azınlıkların Korunmasına İlişkin Çerçeve Sözleşmesi’nde belirtildiği gibi, toplulukların entegrasyonu ülkenin sosyal uyumu ve ekonomik kalkınması için hayati önem taşıdığına değinen Murat, “Konsey’in tavsiyelerine uygun olarak, toplulukların karar alma süreçlerine etkin katılımının sağlanması ve kamu kurumlarında adil temsillerinin garanti altına alınması gerekmektedir. Ne yazık ki, bu ilkelere en üst düzey yürütme kurumunda uyulmazsa, diğer kurumlardaki uyum düzeyinin daha da düşük olacağını varsayabiliriz.” değerlendirmesinde bulundu.

Toplulukların entegrasyonunun, çeşitliliği bir zenginlik olarak tanıyan kapsayıcı ve çoğulcu bir toplum yaratmanın temeli olduğunu belirten Murat, bu entegrasyon sürecini şu maddelerle açıkladı:

  1. Sosyal uyumu güçlendirir
  2. Ekonomik kalkınmayı teşvik eder
  3. Kültürel çeşitliliği zenginleştirir
  4. Ülkenin uluslararası itibarını artırır
  5. Demokrasi ve hukukun üstünlüğünü pekiştirir”

– “Hükümete Türk toplumunun haklarını koruma çağrısında bulunuyorum”

Kuzey Makedonya Cumhuriyeti Hükümetine bu ayrımcı tutumu gözden geçirme, Anayasa’ya saygı gösterme ve Türk toplumunun haklarını koruma çağrısında bulunan Milletvekili Salih Murat, “Aynı zamanda, TMBH partisini sorumluluklarını yerine getirmeye, konumunu eleştirel bir şekilde gözden geçirmeye ve Türk toplumuna uygun bir açıklama yapmaya davet ediyorum.” dedi.

Uluslararası topluma, özellikle Avrupa Birliği ve Avrupa Konseyi’ne, demokratik kuruluşlara, insan hakları kurumlarına, Ombudsmana, Ayrımcılığı Önleme ve Koruma Komisyonu’na ve Kuzey Makedonya Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı’na bu duruma tepki göstermeleri ve ülkemizde demokratik ve insan haklarını ve standartlarını korumak için gerekli adımları atmaları için çağrıda bulunan Murat, sözlerini şöyle noktaladı:

“Bu konunun ciddiyeti nedeniyle, Anayasa’da öngörülen Topluluklar Arası İlişkiler Komitesi’nin acilen toplanması gerektiğini düşünüyorum. Bu Komitenin yetkileri doğrultusunda hareket etmesi büyük önem taşımaktadır. Şahsen bu konunun Topluluklar Arası İlişkiler Komitesi’nin gündemine alınması için girişimde bulunacağım. Bu Komitenin hızlı ve etkili bir şekilde harekete geçmesi, Kuzey Makedonya Cumhuriyeti’nin demokratik değerlerinin korunması ve etnik gruplar arası uyumun sağlanması açısından kritik öneme sahiptir.

Sonuç olarak, Hükümeti kararını gözden geçirmeye ve ülkemizin anayasal ilkeleri ve demokratik değerleri doğrultusunda Türk toplumunun yürütme organında adil temsilini sağlamak için somut adımlar atmaya çağırıyorum.”

Read Previous

Kurti’den “Sırp pasaportuna vize muafiyeti” tepkisi

Read Next

YTB Türkçe Ödülleri başvuruya açıldı