Yıl boyunca Kuzey Makedonya’nın doğu kesiminde, özellikle İştip, Koçana ve Delçevo şehirlerinde 10’dan fazla konfeksiyon atölyesi faaliyetlerine son verdi.
Bu veriler, ülkedeki tekstil sektörünün içinde bulunduğu ciddi ve alarm verici durumu gözler önüne seriyor.
Emek yoğun sektörlerde yaşanan kriz, Avrupa’daki ekonomik koşulların kötüleşmesi ve moda markalarının üretimi daha ucuz iş gücüne sahip ülkelere kaydırmasıyla doğrudan bağlantılı olarak değerlendiriliyor.
“Birçok moda markası iflas etti ya da faaliyetlerini durdurdu. Ancak daha da önemlisi, büyük bir kısmı Balkanlar’ı artık yatırım yapılacak bir bölge olarak görmüyor. Üretimlerini Mısır ve iş gücünün daha ucuz olduğu ülkelere kaydırıyorlar. Öte yandan, Avrupa Birliği’nde hazırlanan yeni düzenlemeler, Hindistan ve Bangladeş gibi ülkelerde yalnızca ucuz emek sömürüsü amacıyla üretim yapan markaların önünü kesebilir” diyen Glasen Tekstilets (Sesli Tekstilci) girişiminden Kristina Ampeva, sektörün geleceğine dair değerlendirmelerde bulundu.
Sektördeki bir diğer önemli sorun ise kapanan konfeksiyonların büyük bölümünün yabancı sermayeli şirketler olması. Bu firmaların ülkede taşınmaz mal varlığı veya kayıtlı sermayesinin bulunmaması, ödenmeyen maaşların tahsil edilmesini son derece zorlaştırıyor. Bu nedenle çok sayıda işçi, hem işini hem de emeğinin karşılığını kaybetmiş durumda.
Ampeva, “Firmalar kiralık binalarda faaliyet gösteriyordu, üzerlerine kayıtlı neredeyse hiçbir şey yok. Vergi İdaresi ve Çalışma Müfettişliği birlikte sahaya çıksa bile tahsilat çok zor, çünkü makineler satılamıyor. Şu anda 35 belirsiz süreli çalışana sahip bir firmanın daha kapatılması söz konusu. Bu çalışanların 5, 6 hatta 7 maaş alacağı var; maaş, ihbar ve kıdem tazminatlarının ödenmesi için mücadele ediyoruz” dedi.
Uzmanlara göre, yabancı yatırımcılar için daha güçlü kurumsal denetim ve net sorumluluk mekanizmaları oluşturulmadığı sürece, benzer vakaların tekrarlanması kaçınılmaz olacak ve yüzlerce aile geçim kaynaklarını kaybetme riskiyle karşı karşıya kalacak.








