Makedonya’da, uzun zamandır devam eden hükümet-muhalefet krizini, geçen yıl 11 Aralık’ta yapılan erken genel seçim de çözmedi.
Makedonya’da, uzun zamandır devam eden hükümet-muhalefet krizini, geçen yıl 11 Aralık’ta yapılan erken genel seçim de çözmedi.
Uzun yıllar devam eden ancak son olarak muhalefetin “Makedonya gerçekleri” sloganıyla kamuoyuna açıkladığı telefon dinlemeleri ile derinleşen kriz, uluslararası toplumun da müdahalesi ile sakinleştirilmeye çalışıldı. Bu kapsamda, Başbakan Nikola Gruevski istifa etti, geçici hükümet kuruldu ve erken genel seçime gidildi.
Ülkedeki iktidar ile muhalefet arasındaki krizi sonlandırmak amacıyla imzalanan Prjino Antlaşması’nda öngörülen bazı koşulların zamanında yerine getirilmemesi nedeniyle erken seçim tarihi iki kez ertelendikten sonra, 11 Aralık 2016’da yapıldı.
Seçimden çıkan sonuç, ülkeyi daha karmaşık bir duruma soktu. Ülkedeki iki büyük siyasi parti birbirine çok yakın oy oranı ve milletvekili sayısı çıkarınca, iki taraf da mecliste çoğunluğu sağlayamadı.
Seçimin kazananı İç Makedon Devrimci Örgütü-Makedonya Ulusal Demokratik Birliği (VMRO-DPMNE) 51, Makedonya Sosyal Demokratlar Birliği (SDSM) ise 49 milletvekili çıkardı.
Makedonya Anayasası’na göre, hükümeti kurma görevi en fazla milletvekili çıkaran partinin liderine verilir. Hükümeti kurmakla görevlendirilen ismin 20 gün içinde hükümeti kurması gerekir.
Cumhurbaşkanı Gyorge İvanov tarafından hükümeti kurmakla görevlendirilen VMRO-DPMNE lideri Gruevski, Arnavut partisi Demokratik Bütünleşme Birliği (BDI) ile koalisyon hükümeti konusunda anlaşamayınca öngörülen yasal süre içinde hükümeti kuramadı.
Uluslararası toplum ve komşu ülkelerden, hükümetin bir an önce kurulması için yapılan çağrılar ve tepkiler, Makedonya halkını derinden sarstı.
Bu tepkilerden bazıları ABD ve diğer bazı Batılı ülkeleri, STK’lar aracılığıyla iç siyasete karışmakla suçlarken, VMRO-DPMNE’nin iktidardaki döneminde işlediği suçların ifşa edilmemesi için ne pahasına olursa olsun iktidarda kalmak istediği öne sürüldü. Bu dönemde Üsküp yönetimi, bazı komşu ülkeleri de iç politikaya karışmakla suçladı.
SDSM lideri görev bekliyor
İvanov tarafından hükümeti kurmakla görevlendirilen Gruevski’nin süresi 29 Ocak’ta sona erdi. Öngörülen yasal sürenin sona ermesinden iki gün sonra İvanov ülkedeki siyasi parti liderleri ile ayrı ayrı bir araya geldi.
Seçimde en çok oy alan ikinci parti olan SDSM’nin lideri Zoran Zaev, Gruevski’nin hükümet kurma görevinde başarısız olmasının ardından bu görevin kendisine verilmesi gerektiğini açıklarken, İvanov, yeni hükümeti kurma görevini, 120 sandalyeli mecliste çoğunluğu sağladığını kanıtlayan partinin liderine vereceğini bildirdi.
VMRO-DPMNE lideri Gruevski, Makedonya’da oluşan siyasi durum hakkında başta ABD’nin Üsküp Büyükelçisi Jess Baily olmak üzere ülkedeki bazı yabancı büyükelçileri sürekli eleştirirken, altı ABD’li kongre üyesinin, Soros vakıfları ile bağlantılı STK’ların etkinliklerine ve yeni hükümetin kurulmasına mali destekte bulunduğu iddiasıyla Büyükelçi Baily hakkında soruşturma açılmasını istemesi de beklenmedik bir eylem oldu.
İvanov’un parti liderleriyle görüşmesinden bir gün sonra, ABD’li kongre üyesi Christopher Smith, ABD’nin Üsküp Büyükelçiliğinin rolünün siyasallaşmasına ilişkin soruşturma yürütüleceği uyarısında bulunurken, yeni ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson’u ise Büyükelçi Baily’i görevden almaya çağırdı.
Smith, yaptığı açıklamada, “ABD büyükelçisinin, hükümet kurma sürecinde bir role sahip olması gerekmediği gibi oluşacak koalisyonda da taraf tutmaması gerekir. Söz konusu büyükelçi taraf tuttu, bu nedenle derhal görevden alınmalı.” dedi.
Kongre üyesi Smith’in iddialarına, ABD Dışişleri Bakanlığı yanıt verdi. Bakanlığın açıklamasında, ABD’nin Makedonya’da yürüttüğü politikanın, ülkenin Avrupa-Atlantik entegrasyon sürecine ve bu amacın gerçekleştirilmesi için gerekli reformların uygulanmasına destek vermeye odaklı olduğu bildirildi.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mark Toner de Büyükelçi Baily ve ekibinin ABD’nin politikalarını ve hedeflerini ilerletmek için çalışmalar yaptığını belirterek, “Makedonya’daki büyükelçiliğimiz ve büyükelçimize güvenimiz tam.” dedi.
Öte yandan, 9-10 Şubat tarihlerinde Üsküp’ü ziyaret ederek, cumhurbaşkanı, geçici hükümetin başbakanı ve siyasi parti liderleri ile görüşen AB Komisyonunun Komşuluk Politikası ve Genişleme Müzakerelerinden Sorumlu Üyesi Johannes Hahn da verdiği mesajlarda, yeni hükümetin acilen kurulmasının önemine işaret etti.
Kaynak: AA