IBU Prof. Dr. Mehmet Dursun Erdem, “Balkanlar dışından gelen öğrencileri ve başka desteklerde bulunduğumuz öğrencilerimizi de dahil ettiğimiz takdirde, üniversitemizde yüzde 90’a yakın bir bursluluk oranımız var” dedi.
Uluslararası Balkan Üniversitesi (IBU) Rektörü Prof. Dr. Mehmet Dursun Erdem, IBU’da okuyan öğrencilerin yüzde 90’ına burs imkanı sağladıklarını belirterek, ‘Bütün kaynaklarımız Balkanlı öğrencilerin iyi şartlarda okutulması ve yetiştirilmesi için kullanılıyor. Yani şunu rahatlıkla söyleyebiliriz ki Osmanlı dönemi vakıf anlayışının Üsküp’te bir örneğini, nüvesini görmek isteyen olursa üniversitemize gelebilir.’ ifadelerini kullandı.
IBU’dan yapılan açıklamaya göre, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın himayelerinde 2006 yılında Kuzey Makedonya’nın başkenti Üsküp’te kurulan IBU, dünyada öğrencilerine en fazla burs imkanı sağlayan vakıf üniversitelerinden biri olarak öne çıkıyor.
Akademik başarısı ve yaptığı çalışmalarla son yıllarda dikkatleri üzerine çeken Balkan Üniversitesi, üniversite bünyesinde okuyan öğrencilerine verdiği hem maddi, hem manevi destekler ile Balkanların en çok tercih edilen üniversite olmasının yanı sıra paydaşı olduğu 150’den fazla uluslararası anlaşma ile mezun olan öğrencilerini de başarılı bir kariyere hazırlıyor.
– ‘Beş yıldır yapılan çalışmaların neticesinde, burslu öğrenci sayımız on kat arttı’
Prof. Dr. Mehmet Dursun Erdem’in rektör olarak görevlendirilmesinin ardından yapılan çalışmalarla üniversitede burs verilen öğrenci sayısı on kat artarken, Kuzey Makedonya ve Balkanlardaki her şehir ve köy tek tek dolaşılarak, okuma isteği olan ama maddi durumlarından ötürü okuyamayan öğrenciler tespit edildi ve üniversite bünyesinde eğitim hayatlarına devam etmeleri sağlandı.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Prof. Dr. Mehmet Dursun Erdem, gelinen noktada bu durumun en önemli ve en çok gurur duyduğu başarısı olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
‘Türk ve Müslüman öğrencilerin okuması için her türlü fedakarlığa hazırız. Üniversitemizde okuyan öğrencilerimizin yüzde 90’ına burs imkanı sağlıyoruz. Üniversiteye özellikle Balkanlardan kaydolan öğrencilerin statüsüne, ülkesine, dinine bakılmaksızın, asgari şartları sağlayan herkese tam burs veriyoruz. Göreve geldikten sonra üzerinde itinayla çalıştığımız ve en çok mesai harcadığımız konu, okumaya ilgisi olan ama maddi imkansızlıklardan dolayı okuyamayan öğrencilerin tespit edilmesi ve onlara burs imkanı sağlanması oldu. Beş yıldır yapılan çalışmaların neticesinde ise burslu öğrenci sayımız on kat arttı.
Güncel verilerimize göre, üniversitemize kaydolan öğrencilerimizden yüzde 70’i direkt olarak burslu. Balkanlar dışından gelen öğrencileri ve başka desteklerde bulunduğumuz öğrencilerimizi de dahil ettiğimiz takdirde, üniversitemizde yüzde 90’a yakın bir bursluluk oranımız var. Öğrenci oranına bakılarak yapılan sıralamalarda, vakıf üniversiteleri içerisinde dünyada en fazla burs veren üniversitelerden biriyiz, hatta ilk 10’da olduğumuzu düşünüyoruz. Bu bakımdan, statü olarak bir vakıf üniversitesi olmamız sadece şeklen veya ismen değil, altı da doldurulmuş vaziyette. Yani rahatlıkla bu sıfata en uygun hareket eden, en kapsamlı üniversiteyiz diyebiliriz.’
– ‘Şehit ve gazi çocuğu veya engellilik gibi özel durumu olan öğrencilerimize de burs imkanları sağlıyoruz’
Erdem, durumu iyi olmayan öğrencilere verdikleri katkıların yanı sıra, Balkanlardan IBU’ya kaydolmak için gelen ve asgari şartları sağlayan öğrencileri de burslu olarak okuttuklarını bildirdi.
Ayrıca yurt dışından ve Türkiye’den gelen öğrencilere de çeşitli imkanlar sağladıklarının altını çizen Erdem, şu bilgileri verdi:
‘Bunun yanı sıra, şehit ve gazi çocuğu veya engellilik gibi özel durumu olan öğrencilerimize de burs imkanları sağlıyoruz. Nihai olarak şunu diyebiliriz ki üniversitemizde okuyan öğrencilerimizin yüzde 70’i neredeyse sıfır ücretle okuyor. Geriye kalan kısmı da çok temsili rakamlarla okuyorlar. Öğrencilerimiz de mezun olup hayata atıldıkları zaman bu durumun kıymetini pekala çok iyi anlıyorlar. Aslına bakılırsa IBU tüm bu özellikleri ile tam bir vakıf işletmesi olarak olaylara yaklaşıyor.
Kar amacımız yok, böyle bir amaç gütmüyoruz. Kar payı alan hiçbir üyemiz, sahibimiz veya iştirakimiz yok. Bütün kaynaklarımız Balkanlı öğrencilerin iyi şartlarda okutulması ve yetiştirilmesi için kullanılıyor. Yani şunu rahatlıkla söyleyebiliriz ki Osmanlı dönemi vakıf anlayışının Üsküp’te bir örneğini, nüvesini görmek isteyen olursa üniversitemize gelebilir. Çünkü bizim en temel misyonumuz bu.’
AA