BM bünyesinde Srebrenitsa’da bulunan Hollandalı bir grup asker, Bosna Hersek’in başkenti Saraybosna’daki İnsanlığa Karşı Suç ve Soykırım Müzesi’ni ziyaret ederek, 1994’te kullandıkları kamerayı müzeye hediye etti.
Bosna Savaşı sırasında Birleşmiş Milletler (BM) bünyesinde Srebrenitsa’da bulunan Hollandalı bir grup asker, Bosna Hersek’in başkenti Saraybosna’daki İnsanlığa Karşı Suç ve Soykırım Müzesi’ni ziyaret ederek, 1994’te kullandıkları kamerayı müzeye hediye etti.
Avrupa’da İkinci Dünya Savaşı’nın ardından yaşanan en büyük insanlık trajedisi olarak kabul edilen ve en az 8 bin 372 Boşnak sivilin katledildiği Srebrenitsa’da görev yapan askerler, soykırımdan bir yıl önce yaşananları kaydettikleri kamerayı müzeye verdi.
Eski Hollandalı asker Serge Janssen, burada yaptığı açıklamada, ailesiyle her yıl ziyaret ettiği müzeye, daha önce Srebrenitsa’ya ilk gelişinde üzerinde bulunan üniforma ile potinleri hediye ettiğini söyledi.
Kamerayla yaptığı kayıtların en akılda kalanının Srebrenitsalı çocuklarla yaptığı sohbet olduğunu belirten Janssen, “O dönemden beri sakladığım kamerayı tarihin parçası olarak görüyorum. Bu nedenle müzede bulunması gerektiğini düşünüyorum. Bu kamerayla 1994’te etrafımızdaki insanların günlük yaşantısını çekiyorduk, bazen de yakınlarımıza göndermek üzere kendimizi çekerdik.” diye konuştu.
Müze Müdürü Suada Nozic de Janssen’in müzeye kişisel eşyalarını hediye eden ilk Hollanda askeri olduğunu aktararak, Janssen ile çocuk yaşta Srebrenitsa soykırımına şahitlik eden Osman Avdic vasıtasıyla tanıştıklarını ifade etti.
Janssen ile 1994’te tanışan Avdic, “Konuşmayı bilmediğim halde İngilizce anlaşıyorduk. Aradan yaklaşık 18 yıl geçtikten sonra tekrar görüşmeye başladık. Janssen sık sık Bosna Hersek’i ziyaret etmeye başlayınca bazı kişisel eşyalarını müzeye hediye etmeye karar verdi.” dedi.
Müzenin kurucularından olan Jasmin Meskovic de savaşta Birleşmiş Milletler bünyesinde görev yapan askerlerin daha sonra Bosna Hersek’e gelip 1992-1995’te yaşananları anlatmalarından duyduğu memnuniyeti dile getirerek, “Birkaç tane soykırım müzemiz daha olsa mutlaka onları da dolduracak parçalar bulunurdu.” değerlendirmesinde bulundu.
AA
