Bulgaristan Başbakan Boyko Borisov, Capital Gazetesi tarafından düzenlenen hükümetin iş dünyasının temsilcileri ile buluşma toplantısında gelecek Avrupa Birliği (AB) Parlamentosu seçimleriyle ilgili ilginç bir yorum yaptı.
Başbakan, “Seçimler seçimdir ve seçimlerde halkın tutumu ve her partinin ne teklif ettiği belli olacaktır. Şundan eminim ki bize karşı para harcayan insanlar olacak. Bankerler bile bize karşı hareket edebilirler, ancak biz doğru şeyleri yapmak zorundayız, bundan sonra ne olursa olsun” diye kaydetti.
Borisov, Bulgaristan halkının içgüdüsüne inandığını ve bu içgüdünün her zaman onları doğru şekilde yönlendireceğini söyledi.
Başbakan, toplantıda AB Komisyonu Başkan Yardımcısı Valdis Dombrovskis’in huzurunda hükümetin başarılarıyla övündü.
Borisov, şunları belirtti: “Vergi gelirleri % 50 arttı. Bu, vergi dairelerinin çok daha iyi çalıştıkları anlamına gelir. 2019 için dış borcumuz gayri safi yurtiçi hasılaya (GSYİH) oranı % 18,6 olacak ve bizi Avrupa’nın en düşük borçlu ülkelerinden biri haline getirecek. 2014 yılına göre ortalama işçi ücreti % 47,5 arttı, GSYİH değeri 2014 yılına göre % 39 arttı. Bulgaristan’ın turizmden elde ettiği gelir rekor seviyededir”.
Başbakan’ın ifadesine göre Bulgaristan Merkez Bankası’nın verilerine göre yatırımlarda artış var.
Borisov, “İlk kez Bulgaristan’ın Almanya’ya ihracat oranı ithalat oranından daha yüksek. Fabrikalar % 100 ihraç edilen ürün üretiyor” dedi.
Başbakan, ”Maritsa, Struma, Trakya otoyollarının geçtiği yerlerde arka arkaya fabrika kuruluyor. Mart ayının sonunda Hemus otoyolunun en az üç kesiminin inşaatına başlayacağız. Bu otoyol Kuzey Bulgaristan’a yatırımları arttıracak” dedi.
Borisov’un ifadesine göre AB demokrasisinin daha yüksek bir derecesi yok. Başbakan, ayrıca ülkemizin avroyu kabul etmesi gereğini de dile getirdi.
Başbakan, “Avro konusu neden önemlidir? Eleştirmenler, fiyatların artacağını söylüyor, ancak yaşam standardına ulaşmak istediğimiz ülkelerin hepsi avro kullanıyor. Ben buna karşı bir soru soracağım: Kimler ve neden avronun kabul edilmesinden korkuyor? Çünkü Bankacılık Birliği’ne katıldığımızda ne merkez bankaların ne de AB ülkelerindeki bankaların herhangi birisi, keyfi hareket edemez. O zaman bu sektörü disipline etmekten neden korkuyoruz? Oysa bu sektör her birimiz için çok önemli. Amaç, bir banka sahibinin bankayı iflasa götürmesi halinde bedelini mükelleflerin ödememesi ve insanların paralarını kaybetmemesi ve sorumluluğunu banka sahibinin üstlenmesi ve iflasın bedelini onun ödemesidir” dedi.
Borisov, avronun kullanılmaya başlanmasının avantajları arasında kredilerde daha düşük faiz oranları, istikrarlı bir bankacılık sistemi ve finansal krizler yaşandığında ülkelere yardım edilebileceğini saydı.
Başbakan, ”Bankacılık sektörünü disipline etmemiz önemli, Kurumsal Ticaret Bankası (KTB) gibi başka bankalar da iflas etmesin. Oysa Bulgaristan bu birliğe katıldığında bu olmayacak” diye sözlerine ekledi.
Kircaalihaber.com