“Halkbank Halk’ın Bankasıdır”

Makedonya’da 40’ın üzerinde şubesi bulunan ve Makedonya Bankacılık sektöründe 4.cü büyük banka olma başarısına ulaşan Halkbank Makedonya Genel Müdürü Sayın Bilal Sucubaşı ile Halkbank’ın Makedonya serüvenini, başarılarını, sosyal sorumluluk projelerine katkılarını, Makedonya – Türkiye arasındaki yatırımları ve bankacılık sektöründeki yenilikçi gelişmeleri konuştuk. Bir şirketin başarısının, içinde çalışan ve kendini şirkete adayan çalışanlara bağlı olduğunu ve elde edilen sonuçların, belirlenen gerçek hedefler ve sağlam temeller üzere tesis edilen bir ekip çalışmasının neticesinden kaynaklandığının altını çizen Sucubaşı, “Halkbank Halk’ın Bankasıdır. Halkbank Halk’tan oluşmuştur. Her zaman insanların gerçek ihtiyaçlarını karşılamak için çalıştık” dedi.

Seyyid EMİN / TİMEBALKAN

Okuyucularımızın sizi daha yakından tanıması için kendinizi tanıtır mısınız?

Malatya Derende’de doğdum. Evli ve dört çocuk babasıyım. 20 yıl Bankacılık görevini sürdürüyor olup İşletme Ana Bilim Dalı yönetim üzerinde doktor’um. Türkiye Halkbank ailesindeki farklı yönetici poziyonlardaki görevim yanı sıra 4 yıldır Halkbank Makedonya Yönetim Kurulu üyesi olarak sıkça ülkeye gelme fırsatım oldu. Bu sebepten dolayı ülkeyi, insanları, dinamikleri yakından takip etmekteydim. Halkbank Türkiye Kurumsal ve Ticari pazarlama Daire Başkanlığı ve Makedonya Yönetim Kurulu görevim ardından geçtiğimiz yıl Ekim ayında Halkbank Makedonya İcra Kurulu Başkanı olarak atanmış olup bir önceki yıllardaki tecrübelerimden sevdiğim kendime yakın gördüğüm Makedonya’nın bir ferdi, neferi olarak görevimi devam ettirmekteyim.

Halkbank Makedonya genelinde 40 şube, 500 çalışan, 123 ATM, 5815 POS’tan oluşan dağıtım ağı ile sektörün öncü bankaları arasındadır. Geçtiğimiz yılda aktif büyüklüğü bakımından %18 artış ile 582,5 milyon EURO’dan 687,5 milyon EURO büyüklüğe ulaşan bankanız Makedonya Bankacılık sektörünün 4.cü büyük bankası olma başarısına ulaşmıştır. Bu başarınızın sırrını nasıl açıklarsınız?

Bir sır yoktur. Bir şirketin başarısı, içinde çalışan ve kendini şirkete adayan çalışanlara bağlıdır. Elde edilen sonuçlar, belirlenen gerçek hedefler ve sağlam temeller üzere tesis edilen bir ekip çalışmasının neticesidir. Tabii ki, dış çevre, yani faaliyet gösterdiğimiz piyasadaki genel durum da bir faktördür, ancak iyi kurulmuş bir strateji ve iyi bir uyumluluk derecesiyle çalışılırsa, bu etki kolayca tahmin edilebilir ve kontrol edilebilir diye düşünüyorum.

Vurgulamak istiyorum. Halkbank Halk’ın Bankasıdır. Halkbank Halk’tan oluşmuştur. Her zaman insanların gerçek ihtiyaçlarını karşılamak için çalıştık. İçeriden başlayarak, çalışanlarımızın her birinin memnun olmasına dikkat ve özen gösteriyoruz. Müşteriye tatmin edici ve kaliteli bir hizmet ancak bu şekilde verilebilir diye düşünüyorum.

Müşterilerimizi de unutmuyoruz. Müşterilerimizle uzun vadede sürdürülebilir bir ortaklık ve dostluk ilişkileri kurmaya çalışıyoruz. İhtiyaç ve beklentilerini ancak bu şekilde idrak edebiliyoruz. Bu şekilde  müşterilerimiz için doğru olacak ve doğrudan onlara hitap edecek çözüm ve öneriler oluşturmaya gayret gösteriyoruz.

Hizmetlerimizin kullanılabilirliğine ve verimliliğine sürekli yatırım yapıyoruz. Süreçlerimizi modernize ediyor, yeni şubeler açarak alternatif kanallar ağını geliştiriyoruz. Rakamlarla ve personel kalitesinde de büyüyoruz.

Müşteri dikkatimizin merkezidir. Müşteri için ve müşteri ile birlikte çalışıyoruz. Müşterimizin büyümesini destekleyerek müşteri ile birlikte biz de büyüyoruz.

Güvenilir ve güvenli bir banka olarak adlandırılmamız için hem güce hem de geleneğe sahibiz. Piyasadaki yerini emin adımlarla alan bir banka olmaya devam ediyoruz.

Yıl sonunda elde ettiğimiz neticeler sadece gösterilen gayretlerin ve yürüdüğümüz hedeflerin gayesini yansıtmıyor, bu netice bizim müşteriye gösterdiğimiz özen ve verdiğimiz değerin bir göstergesidir.

Makedonya’daki bankacılık sektörünü değerlendirdiğinizde dünyada yaşanan yenilikçi gelişmelere ayak uydurduğunu düşünüyor musunuz? Bu bağlamda Halkbank’ın izlediği stratejileri nasıl yorumlarsınız?

Küresel finans sektörü son derece dinamik. Bankacılık hizmetinin modernizasyonu ve iyileştirilmesi süreci sürekli güncel ve hızla gerçekleşmektedir.

Trendler, finansal hizmetler sağlamada daha kişiselleştirilmiş bir yaklaşıma yol açar. Dijitalleşmenin gittikçe daha sıklaştığı, dağıtım kanallarının elektronik veya mobil bankacılık ile genişlediği, otomatik banka masaları aracılığıyla self servisin sunulduğu, otomatik banka birimleri ile sanal hizmet performansının bile görüldüğü bir zamana tanık oluyoruz. Ancak kişiselleştirme her durumda insan faktörü tarafından desteklenmektedir. İnsana olan kişisel ilişkiye büyük önem verilir. Bankalar, bankacılık hizmetlerinin uygulanma şeklini değiştirmeye yönelik stratejilere öncülük etmekte, hizmet kalitesini ve müşteri memnuniyetini artırmaya önem vermektedir.

Bu eğilimler elbette bizim piyasalara da değiyor. Değişimlerin yoğunluğu son derece gelişmiş ülkeler gibi değildir, elbette hissediliyor ve görülüyordur.

Çok bilinçli bir nüfus için çalıştığımızın farkındayız. İnsanlar bir servis şirketinden ne beklemeleri gerektiğini bilir ve müşterinin şirketler için ne kadar önemli olduğunu bilir.

Daha fazla değer sunarak tatmin etmek ve cevap vermek bize kalmış bir şeydir.

Halkbank’ın banka olarak zaten yeni trendlere göre çalıştığını memnuniyetle ve gururla söyleyebilirim. Hizmete, personele ve süreçlere sürekli yatırım yapıyoruz. Dışarıdan gelen yenilikçi çözümleri izliyoruz, ancak bunları kendimiz oluşturmaya çalışıyoruz. Bu tür girişimler sayesinde, piyasanın birçok kesiminde en önemli bankalardan biriyiz.

Makedonya ile Türkiye arasında yapılan yatırımları yeterli düzeyde buluyor musunuz? İki ülke arasındaki ticaret hacminin 2018 yılında arzu edilen 1 milyar avroluk seviyeye ulaşması için atılan ve atılması gereken adımları nasıl değerlendirirsiniz?

Makedonya’da çok sayıda Türk şirketi halihazırda faaliyet göstermektedir, ancak Türk yatırımlarını arttırmak ve bu iki ülke arasındaki işbirliğini ilerletmek için büyük bir potansiyel mevcuttur. Her iki taraf, ortak bağlantılara olumlu yaklaşım sergilemekte olup karşılıklı desteğin geliştirilmesi yönünde geleneksel olarak büyük iradeye sahiptir.

Makedonya Cumhuriyeti Hükümeti, Türk şirketleri tarafından memnuniyetle karşılanmasını beklediğim Türk yatırımlarına olan desteği artırma doğrultusunda çalışmalarını sürdürmektedir. Kesinlikle, ticaret alanında hedeflere  ulaşılması için potansiyel vardır.

Makedonya ile Türkiye arasındaki serbest ticaret anlaşmasının yenilenmesi, vergi teşvikleri ve ticari işbirliğindeki dengenin vurgulanması ile, 2018’in öngörülen gerçekleşmelerin yer alacağı bir yıl olabileceğini düşünüyorum.

Üsküp’te düzenlenen Anadolu Ateşi gösterisine sponsorluk yaptınız. Banka olarak bu tür farklı kültür ve sanat faaliyetlerine sponsorluk desteği sunduğunuz biliniyor. Makedonya’da kültür, sanat ve medya alanlarının gelişmesi adına yapmış olduğunuz katkılar hakkında bilgi verir misiniz?

Halkbank, sosyal sorumluluk sahibi bir şirkettir. Bizler büyümemizin her zaman, bulunduğumuz toplumda bıraktığımız etki tarafından desteklenmesi doğrultusunda çaba sarfetmekteyiz.
Çok sayıda eğitim, kültür, spor, sosyal ve eko projelere yatırım yapıyoruz.

Makedonya’daki üniversitelerin birçok etkinliğini desteklemiş bulunmaktayız. Çeşitli bağışlarla sosyal olarak sorunlu grupların gerçek bir arkadaşı olarak ortaya çıktık. Spor aynı şekilde önem verdiğimiz bir alandır hatta Makedon milli takımlarının genel sponsorluğunu da yaptık. Ayrıca birçok kültürel ve sanatsal etkinliği de ele aldık. Tüm topluma katkı sağlayan kişisel çevre projelerine de yatırım yaptık.

Bu uygulamayı gelecekte de devam ettireceğiz, hatta bu ülkede diğer şirketler için bir örnek olacağını umuyorum.

Halkbank olarak 2018 yılından beklentileriniz ve hedefleriniz nelerdir?

2018 yılından beklentilerim, bankanın uzun vadeli planlarının yerine getirilmesi yönündedir. Biliyorsunuz, bankamız sadece yıllık bazda hedeflerin gerçekleştirilmesine yönelik değildir. Uzun vadede stratejik büyüme ve kalkınmaya da odaklanmaktadır. Banka personelinin bu yolun en iyi şekilde yürünmesine katkıda bulunacağından eminim.

Son olarak TİMEBALKAN aracılığıyla Makedonya ve Balkanlarda yaşayan okuyucularımıza neler söylemek istersiniz?

Balkanlar ve Makedonya ‘nın Türkiye ile kültürel ve tarihsel bağları oldukça kuvvetlidir. İpek yolunun önemli bir güzergahı olan Balkanların göbeğindeki Makedonya önümüzdeki süreçte doğru yatırım ve politikalar ile hak ettiği daha üst seviyeye geleceğine inanmaktayım. Bu bağlamda Halkbank olarak gelişimi sağlayacak, standardları yükseltecek projelerde yer almaya devam edeceğiz. Ticari ve bireysel tarafta ülkeye katma değer üreten çalışmalarda, Makedonya ile Türkiye arasındaki ticareti artırma yanı sıra iki ülke arasındaki bağı güçlendirmek adına farklı sosyal sorumluluk  projelerinde olmayı Banka olarak devam ediyor olup bu bölgede var olmaktan mutluluk duyduğumu ifade etmek isterim.

 

Read Previous

Zaev ve Çipras Sofya’da görüşecek

Read Next

Üsküp’te metrekareye düşen yağış miktarı açıklandı

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *