Türkiye Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu, “Harita sınırlarımız 786 bin kilometrekare olabilir ama bizim gönül sınırlarımız tarihimizin, medeniyetimizin ulaştığı noktaya kadar genişleyen sınırlardır. Biz onun için Türkiye, sadece Türkiye’den ibaret değildir diyoruz ki gerçek budur.” dedi.
Çavuşoğlu, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığında, Batı Trakya Azınlığı Yüksek Tahsilliler Derneğinin girişimleriyle Yunanistan’dan gelen Batı Trakyalı öğrencilerle buluştu.
Salona gelişinde öğrencilerle tek tek tokalaşan Çavuşoğlu, gençlerle bir arada olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Batı Trakya’nın tarihi hakkında bilgi veren Çavuşoğlu, buradaki toplumun, bir taraftan kendi gelenek ve göreneklerine bağlı hak ve hukukunu kullanmak suretiyle varlık mücadelesi verdiğini, diğer taraftan da ana vatanı olarak bildiği Türkiye ile yakın bağını devam ettirdiğini söyledi.
Türkiye’nin Batı Trakya, Balkanlar ve diğer gönül coğrafyasındaki kişileri uzaktaki soydaşları olarak görmediğini vurgulayan Çavuşoğlu, bu kişilere bulundukları yerde özgüven içerisinde ayaklarını yere sağlam basmaları, milli ve manevi değerlerini yüksünmeden yaşayıp, bunlara karşı çıkanlara anlatmaları konusunda çok büyük yardımlar sağlandığını belirtti.
Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığının 2010’da Türkiye ile bağın daha da kuvvetlendirilmesi için kurulmuş kurumsal bir yapı olduğuna değinen Çavuşoğlu, “6 milyon vatandaşımız var. Bir kere her şeyden önce onları yalnız hissettirmiyoruz. Bugün onlar da zor durumda, ayrımcılığa maruz kalıyorlar. İslamafobi dediğimiz bir süreç var maalesef, ne yazık ki onların orada yaşamış oldukları bu problemlere karşı bir hem hukuki, hem sosyal hem de diğer alanlarda yapabileceğimiz destekleri bu kurumumuz vasıtasıyla sağlamaya çalışıyoruz.” diye konuştu.
“TÜRKİYE SADECE TÜRKİYE’DEN İBARET DEĞİLDİR”
Çavuşoğlu, Türkiye’nin köklü bir devlet geçmişi olduğuna işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bir dönem olmuş 22 milyon kilometrekarelik bir gönül coğrafyasının sınırlarına ulaşmış milletiz biz. Adriyatik’ten Orta Asya steplerine kadar çok büyük bir coğrafyada bir medeniyet havzası kurmuş bir milletin fertleriyiz. Dolayısıyla tarihin bir cilvesi olarak ne yazık ki Balkan Savaşları’nda esasen o tarihteki Osmanlı coğrafyası 4 milyon 500 bin kilometrekareymiş. Sadece birkaç yılda 780 bin kilometrekareye bu millet adeta küllerinden doğarak kendisine burası da dar edilmek istendiği halde, büyük bir mücadele, Kurtuluş Savaşı’nı vererek, Türkiye’yi kendisine vatan kılmış ama tarihin bir cilvesi yakınlarımız, dostlarımız, kardeşlerimiz bugün kimisi Balkanlar’da kimisi Afrika’da, kimisi Orta Doğu’da, kimisi Orta Asya’da ama bizim onlara olan sorumluluğumuz aramıza sınırlar çizildi diye bitmiyor. Harita sınırlarımız 786 bin kilometrekare olabilir ama bizim gönül sınırlarımız tarihimizin, medeniyetimizin ulaştığı noktaya kadar genişleyen sınırlardır. Biz onun için Türkiye, sadece Türkiye’den ibaret değildir diyoruz ki gerçek budur, Türkiye sadece Türkiye’den ibaret değildir.”
15 Temmuz darbe girişiminde yaşananlara değinen Çavuşoğlu, “786 bin kilometrelik bu haritada binlerce gencimiz, milyonlarca insanımız çıplak bedenlerini vatan savunması için o kahpe kurşunların önüne siper etti, teslim etmediler bu ülkeyi. Ben o akşam Meclis çatısı altındaydım. O akşam aldığım telefonlarla Balkan coğrafyasını ve sair gönül coğrafyasından kardeşlerimiz, ‘Allah rızası için gümrükten geçerken bize yardımcı olun, biz de gelip mücadele vermek istiyoruz.’ dediler. Demek ki Türkiye sadece Türkiye’den ibaret değil. Türkiye’nin harita sınırları bu olabilir ama gönül coğrafyası, Türkiye aşkı, Türkiye sevdası ve Türkiye’yi vatan, anavatan kabul eden çok daha geniş bir coğrafyaya sahibiz biz.” ifadelerini kullandı.
Çavuşoğlu, 15 Temmuz’da Batı Trakyalı Mustafa Canbaz’ın da vatan ve bayrak için seve seve canını feda ettiğini vurgulayarak, aynı şeyi tüm soydaşların yapacağını söyledi. “Tarih bizi bir tezahürü olarak farklı farklı noktalarda bırakmış olabilir ama bizim nüvemiz, cevherimiz aynı ve Türkiye bizim anavatanımız” diyen Çavuşoğlu, Türkiye’nin asla soydaşlarını sahipsiz bırakmayacağını vurguladı.
Kendisinin de Batı Trakyalı olduğunu, öğrenciyken Çanakkale Biga’ya geldiğini anlatan Çavuşoğlu, “Meslek hayatımdan sonra siyasi yaşama atıldım. Bugün Batı Trakya’nın evladı olarak, orada Yunanistan’da doğmuş, Yunanistan vatandaşlığına sahip iken Türkiye’ye gelmiş Başbakan Yardımcısı sıfatıyla karşınızda bulunuyorum. Bu bile başlı başına size bir çok mesaj veriyor. Bunun için çok çalışacağız. Bir kere birliğimizi beraberliğimizi muhafaza edeceğiz. Eğer biz birliğimizi beraberliğimizi muhafaza eder ve birbirimize daha sıkı sıkıya bağlanır ve kenetlenirsek, hiçbir güç bize zarar veremez. Gerek kültürel yapımıza, milli ve manevi değerlerimize hiç zarar veremez.” ifadelerini kullandı.
Batı Trakyalı gençlerden milli olmalarını ve Müslümanca yaşamı hayatlarından çıkarmamalarını isteyen Çavuşoğlu, “Birisinden yoksun kalırsak diğerini elimizde tutmamız mümkün değil hem bir taraftan manevi ve dini ilkelerimize sıkı sıkı tutunacağız diğer taraftan da etnik kimliğimize karşı girişilen saldırılara hep birlikte cevap vereceğiz.” dedi.
“TÜRKİYE, HER ZAMAN SİZE KAPILARINI SONUNA KADAR AÇMIŞTIR”
Çavuşoğlu, bu coğrafyadaki sorumluluklarının çok büyük olduğunu belirterek, geçmişte bu coğrafyadaki kişilerle uzak düşüldüğünü ancak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın sadece soydaşların değil, bütün bir ümmetin umudu haline geldiğini vurguladı.
Öğrencilerden topluma, ailelerine ve millete yararlı olmaları için çok çalışmalarını isteyen Çavuşoğlu, “Türkiye, her zaman size kapılarını sonuna kadar açmıştır. Bitti, son söz bu. Bundan sonra bu kapılar ardına kadar hepinize açıktır.” değerlendirmesini yaptı.
Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanı Mehmet Köse de Türkiye’nin geliştikçe, siyasi istikrarını muhafaza ettikçe etrafındaki kardeş topluluklara, kendi sorumluluğundaki bütün coğrafyalara elinden gelen her türlü gayreti gösterdiğini söyledi.
Batı Trakya’nın tarihsel özelliklerini anlatan Köse, öğrencilere, “Batı Trakya’daki Müslüman Türk toplumunun geleceği sizlersiniz. Sizin dilinizi, kültürünüzü muhafaza etmeniz, binlerce yıllık oradaki varlığımızı devam ettirecek en önemli çalışmamızdır.” diye seslendi.
Milletgazetesi.gr
