Avrupa Birliği (AB) ülkeleri, hükümet krizleri, aşırı sağın yükselmesi, İslam ve yabancı karşıtlığı, sığınmacılar, işsizlik, ekonomik krizler, terör gibi sorunlar, ayrılıkçı hareketler, Brexit ve güçlenen AB karşıtlığı gibi ciddi istikrarsızlık sorunları ile karşı karşıya.
AB ülkelerinin kendi içlerinde yaşadıkları bu sorunlar, küresel meselelerden daha fazla gündemi meşgul ediyor. Bu ülkelerden biri de Yunanistan.
Yunanistan’da yaklaşık 8 yıldır devam eden ekonomik durgunluk ve ekonomik kriz, ülkedeki en önemli sorun olarak öne çıkıyor. Ülkenin makroekonomik göstergeleri toparlanma emareleri gösterse de yıllardır uygulanan kemer sıkma politikaları, gelir seviyesi oldukça düşen Yunan halkını olumsuz etkiliyor.
İki yıl önce şu anki hükümet yönetiminde Avro Bölgesi’nden çıkma arifesine gelen ülke, kurtarma paketi programlarından çıkamayan tek AB üyesi ülke konumunda. Üçüncü kurtarma paketi programındaki son dönemeçte, kreditörler ile Yunan hükümeti arasında yeniden sancılı bir müzakere sürecine giriliyor.
Kriz döneminde, ülkede işsizlik yüzde 28’lere ulaşırken, bu durumdan en kötü etkilenenler yüzde 60’lara varan oranla 15-24 yaş arası gençler oldu.
İstihdamda özellikle yarı-zamanlı iş olanaklarıyla son yıllarda olumlu bir eğilim yaşansa da ülke halen Avro Bölgesi’ndeki en yüksek işsizlik oranına sahip.
Ayrıca Yunan halkı yaşlanmaya devam ediyor. Ülke nüfusunun 2050 yılına gelindiğinde yüzde 30’undan fazlasının 65 yaş üzerinde olması beklentisinin yanı sıra işsizlik ve kriz nedeniyle yaşanan beyin göçü, demografik açıdan Yunanistan’ı dezavantajlı bir durumda bırakıyor.
Pek çok alanda arttırılan vergiler, özellikle dar gelirli vatandaşların omuzlarındaki yükü arttırırken, karlılığı düşürmesiyle ülkeye gelen yatırımlar için de engel teşkil ediyor.
Yunanistan’ın göçmen krizinde ise Avrupa’ya açılankapılardan biri. 2015 yılında zirveye çıkan krizde, ülke üzerinden geçen sığınmacıların sayısı bir milyonu aşmıştı. Sınırların kapatılmasının ardından ülkede mahsur kalan yaklaşık 60 bin sığınmacı ise hükümeti zorluyor.
EKONOMİK KRİZİN EN ÇOK ETKİLEDİĞİ BÖLGE: BATI TRAKYA
Avrupanın en geri kalan bölgesinde yaşayan Batı Trakya Türk Azınlık mensupları bu krizden en fazla etkilenen topluluktur. Batı Trakya’daki Türkler de kriz nedeniyle göç etmek zorunda bırakılıyor. Azınlık önde gelenleri ve uzmanlar, “Nüfusumuz azalıyor. Batı Trakya’daki azınlık nüfusu son yıllarda giderek azalıyor ve bu da geleceğimiz açısından tehlikelidir” değerlendirmesinde bulunuyorlar.
Milletgazetesi.gr