Donanmamızın gücüne güç katacağız

Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Güçlü ve etkin bir donanmaya sahip olmamız gerektiğinin bilincindeyiz. Proje dahilindeki tüm denizaltılarımızı 2029 yılına kadar hizmete alarak donanmamızın gücüne güç katacağız.” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Muğla’nın Marmaris ilçesinde, Aksaz Tersanesi Komutanlığı Açılış ve Deniz Platformları Teslim Töreni’ne katıldı.

Buradaki konuşmasında, Tersane Komutanlığı ile Türk Silahlı Kuvvetleri için kritik öneme haiz PİRİREİS denizaltının hizmete alınacağını bildiren Erdoğan, şunları söyledi:

“HIZIRREİS denizaltımıza bayrak çekiyor ve seyir testlerini başlatıyoruz. MURATREİS denizaltımızın havuz donatım faaliyetlerine başlıyor, ilaveten iki, üç, dört numaralı akaryakıt gemileri ile 3 bin tonluk denizaltı havuzunu da hizmete veriyoruz. Gemilerimizin ve denizaltımızın inşasında emeği geçen her bir kardeşime kalpten teşekkür ediyor, ülkemiz ve Türk Silahlı Kuvvetlerimiz için hayırlı olmasını diliyorum.”

Vatanın bekası, milletin istiklal ve istikbali uğrunda can veren aziz şehitleri rahmetle yad eden Erdoğan, kahraman gazilere ülke ve millet adına şükranlarını sundu.

“Adımlarımızı dostlarımız gıptayla, muarızlarımız korkuyla takip ediyor”

Kahraman ecdadın emaneti olan Türkiye Cumhuriyeti’ni yüceltmek ve hak ettiği yerlere getirmek için mücadelelerini aralıksız sürdürdüklerini vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:

“Üç tarafı denizlerle çevrili, tüm dünyanın gözü üzerinde olan bir ülkeyiz. Asırlar boyunca küresel güç mücadelelerine sahne olmuş bir coğrafyanın tam merkezinde yer alıyoruz. Bu topraklardaki bin yıllık mevcudiyetini şehitlerinin mübarek kanlarına ve fedakarlıklarına borçlu olan bir milletiz. Topraklarımızda huzur içerisinde yaşamak için hem Mavi Vatanımızda hem de uzak coğrafyalarda güçlü ve etkin bir donanmaya sahip olmamız gerektiğinin bilincindeyiz. Bu anlayışla 2002’den beri ‘Güçlü Türkiye, Güçlü Ordu’ şiarıyla Türk Silahlı Kuvvetlerini her alanda güçlendirmenin çabası içindeyiz.

Bugün burada olduğu gibi, Türkiye’nin attığı adımları dostlarımız gıptayla, kardeşlerimiz minnet ve destek duygularıyla, muarızlarımız ise korkuyla takip etmektedir. Ordumuzu güçlendirme hedefimizin bel kemiğini ise donanmamızın kapasitesini ve caydırıcılığını artırma çalışmalarımız oluşturmaktadır. Deniz Kuvvetlerimizin ihtiyacı olan her türlü platform ve sistemin tedariki için bütün imkanlarımızı seferber etmiş durumdayız. Projesi tamamlanan, yapımına başlanan, modernize edilen veya teslim alınan her bir gemiyle donanmamızı hedeflediğimiz seviyeye bir adım daha yaklaştırıyoruz.”

“Denizaltılarımızı 2029’a kadar hizmete alacağız”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Deniz Kuvvetleri Komutanlığının stratejik unsurlarının başında denizaltıların geldiğini belirterek, şu bilgileri verdi:

“Bugün hizmete giren TCG PİRİREİS, 6 adet havadan bağımsız tahrik sistemine sahip denizaltılarımızın ilkidir. PİRİREİS denizaltımızda şimdiye kadar 380’in üzerinde fabrika, liman ve seyir kabul testi başarıyla icra edildi. Reis sınıfı denizaltılarımız dünyadaki emsallerine kıyasla çok daha üstün özelliklerle donatılmaktadır. PİRİREİS denizaltımız uzun süre satha çıkmak zorunda kalmadan harekat icra edebilecektir. Bayrak çekme ve seyir deneyimleri başlangıcını gerçekleştirdiğimiz HIZIRREİS denizaltımızı 2025 yılında, havuz donatım faaliyetlerini başlattığımız MURATREİS denizaltını da 2026 yılında hizmete almayı planlıyoruz. Dördüncü denizaltımız AYDINREİS’in, beşinci denizaltımız SEYDİALİREİS’in ve altıncı denizaltımız SELMANREİS’in inşa faaliyetleri süratle devam ediyor. Proje dahilindeki tüm denizaltılarımızı 2029 yılına kadar hizmete alarak donanmamızın gücüne güç katacağız.”

“Dünyadaki lider ülkeler arasına girmiş olacağız”

Yeni tip denizaltı projesinin sözleşmenin ötesinde bir muhteviyata sahip olduğuna dikkati çeken Erdoğan, şöyle devam etti:

“Bu projemiz, Silahlı Kuvvetlerimizin, kamu ve özel sektörümüzün ahenk içerisinde çalıştığı teknik personel yetiştirme, ürün yerlileştirme ve sanayileşme gibi çok boyutlu hedefleri içeren örnek bir projedir. Biliyorsunuz halihazırda kendi savaş gemisini tasarlayan, inşa eden ve idamesini gerçekleştirebilen sayılı ülkeler arasındayız. Tabii ki bununla yetinmiyoruz. Yaklaşık 138 yıllık hayalimiz olan kendi denizaltımızı inşa etme hedefimize MİLDEN Projemizle ulaşmayı ümit ediyoruz. Böylece kendi denizaltısını dizayn edip, inşa edebilen dünyadaki lider ülkeler arasına girmiş olacağız. MİLDEN Projemizle ilgili çalışmalarımız da kendi mecrasında ilerliyor.”

PİRİREİS denizaltısının inşasında birçok savunma sanayi firmasının alt yüklenici olarak görev aldığını aktaran Erdoğan, “Böylece MİLDEN için büyük bir birikim elde edilmiştir. PİRİREİS, kendi güdümlü mermilerimiz Atmaca ve Gezgin’in yanı sıra, kısa süre önce harp atışıyla etkisini gördüğümüz gururumuz AKYA torpidomuzu da kullanacaktır. Milli denizaltımızı, milli sistem ve cihazlarla donatıp tamamen milli silahlarla kullanmayı hedefliyoruz.” diye konuştu.

Deniz Kuvvetlerinin ihtiyaç duyduğu imkan ve kabiliyetlere erişebilmesi için Savunma Sanayii İcra Komitesi’nde alınan kararlarla çok önemli projeleri hayata geçirdiklerini belirten Erdoğan, milli hücum bot, yeni tip mayın avlama gemisi, İstif sınıfı fırkateyn, açık deniz karakol gemisi, yeni tip çıkarma aracı gibi önemli platformların inşasının devam ettiğini söyledi.

Deniz Kuvvetlerinde çığır açacak TF-2000 Hava Savunma Harbi Muhribi, milli denizaltı ve milli uçak gemisinin dizayn çalışmalarının sürdüğünü ifade eden Erdoğan, “İstanbul Tersanesi Komutanlığında yakın zamanda inşasına başlanacak TF-2000 Hava Savunma Harbi Muhribi ile ülkemizin hava savunmasını denizden itibaren kademeli olarak sağlayacağız. Hava tehdidine karşı TCG Anadolu ve Milli Uçak Gemisi gibi kritik kabiliyetlerimizin korunmasını temin edeceğiz. Milli Uçak Gemimizde HÜRJET, KIZILELMA, TB3 ve ANKA-3 yerli ve milli hava araçlarımız ile deniz aşırı etki alanlarındaki hak ve menfaatlerimiz korunacaktır.” diye konuştu.

“Mavi Vatan’daki haklarımız etkin şekilde savunulacak”

Milli gemileri, yerli ve milli imkanlarla geliştirilen Milli Dikey Atım Lançer Sistemi ile (MİDLAS) donattıklarını dile getiren Erdoğan, “Bu sayede Atmaca, Sapan ve Gezgin gibi güdümlü mermilerimizi kendi lançerlerimizden atma kabiliyeti kazanıyoruz. Deniz Kuvvetlerimizin tüm yüzer, dalar, uçar ve karada konuşlu platformlarını ADVENT Savaş Yönetim Sistemi ile teçhiz ediyoruz. Tüm bu projelerimizin devreye girmesiyle Deniz Kuvvetlerimiz çok daha üstün kabiliyetlere kavuşacak, Mavi Vatan’daki haklarımız daha etkin bir şekilde savunulacaktır.” ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sadece deniz platformlarına sahip olmanın güçlü bir donanma için yeterli olmadığına dikkati çekerek şöyle devam etti:

“Gerçek bir deniz kuvveti demek, bu platformları inşa edecek, bakımını ve onarımını yapabilecek, modernizasyonlarını gerçekleştirecek tersanelere de sahip olmayı gerektirir. Şanlı tarihimizde donanmamızın en güçlü zamanları aynı zamanda güçlü bir tersanecilik kültürüne sahip olduğumuz dönemlerdir. Bugün, bu anlayışla tersane altyapımızı güçlendiren kritik bir adım daha atıyoruz. MİLGEM, korvet ve fırkateynlerimizi bağrından çıkaran İstanbul Tersanesi, REİS sınıfı denizaltıları inşa eden Gölcük Tersanesi ve Ege’deki İzmir Tersanesinden sonra hamdolsun şimdi dördüncü tersanemize kavuşuyoruz.”

Açılışı yapılan tersanenin 13 bin metrekaresi kapalı olmak üzere toplam 113 bin metrekare alana sahip olduğunu bildiren Erdoğan, “Bu tersanemiz Ege ile Akdeniz’in kesiştiği konumda bulunması, doğal yapısının elverişliliği ve korunaklı bir limana sahip oluşuyla stratejik açıdan fevkalade önemlidir. Aksaz Tersanesi, uhdesinde bulunan 11 fabrika, ambarlar, 7 bin 500 tonluk yüzer havuz, 450 tonluk çekek yeri, 100 tonluk yüzer vinç ile Deniz Kuvvetlerimize önemli onarım ve inşa kabiliyetleri sağlıyor.” dedi.

“Savarona’yı baştan aşağı yeniledik”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, nitelikli mühendislik gücü ve tecrübeli işçiler sayesinde gemilerin burada istenilen performans ve maliyette inşa edildiğini belirterek şunları söyledi:

“Ayrıca yaşanan arızalara dünyanın neresinde olursa olsun 7/24 esasına göre süratle müdahale edebiliyoruz. Buna en güzel örnek, Cumhuriyet’imizin banisi Gazi Mustafa Kemal’in emaneti olan Savarona gemimizdir. Yıllarca kaderine terkedilen, hatta bir dönem kumarhane olarak kullanılan, ismi utanç verici olaylarla gündeme gelen Savarona gemisini aslına sadık kalarak kısa sürede ve düşük maliyetle baştan aşağı yeniledik. Gazi Mustafa Kemal’in, ‘bir çocuğun oyuncağını beklemesi gibi bekledim’ dediği Savarona’yı bakımsızlıktan kurtarıp, Cumhuriyet tarihimizin 86 yılına şahitlik eden bir eser olarak milletimize kazandırdık. Birileri sadece Gazi’nin ismini kullanarak siyasi rant peşinde koşarken, biz, binlerce yıllık tarihimizin tamamını bir bütün olarak kucaklıyoruz.”

Tersane altyapısının güçlendirilmesi için çalışmaların devam edeceğini vurgulayan Erdoğan, “İleride inşallah Mersin’de de bir tersanemiz olacak. İstanbul ve Gölcük Tersanelerimize ilaveten Ege ve Akdeniz kıyılarımızda da Mavi Vatan’ın muhafızlarının her türlü bakım, onarımını yapabileceğiz.” ifadesini kullandı.

“Denizlere hakim olan cihana hakim olur” prensibiyle bu alandaki kapasiteyi sürekli ileriye taşımayı sürdüreceklerinin altını çizen Erdoğan, “Nitekim bugün Deniz Kuvvetlerinin muharip unsurlarına harekat alanında lojistik destek sağlayacak, milli tersanelerimizde dizayn ve inşa edilen her biri 200’er tonluk 3 adet yakıt gemisini de hizmete alıyoruz. Bundan sonra Deniz Kuvvetlerimiz ile Sahil Güvenlik Komutanlıklarımıza bağlı yüzer unsurlar ve dost, müttefik unsurların lojistik ihtiyaçlarını daha rahat karşılayabileceğiz.” diye konuştu.

“Savunma sanayii projelerinin toplam büyüklüğü 96 milyar doları aştı”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, savunma sanayinin asla ihmale gelmeyen, duraksamayı kabul etmeyen, sürekli ve yüksek tempolu çalışmayı gerektiren bir alan olduğuna dikkati çekerek şunları ifade etti:

“Şöyle geriye doğru baktığımızda, çok kısa sürede nasıl büyük mesafeler katettiğimizi hepimiz görebiliyoruz. Son 22 yılda savunma sanayinde özellikle vakıf ve özel şirketleri, KOBİ’leri, araştırma kuruluşları, teknoloji merkezleri, askeri, özel sektör tersaneleriyle adeta bir devrim gerçekleştirdik. 2002’de ülkemizde 62 olan savunma sanayi projesi sayımız 1013’e, 56 olan savunma sanayi firmamız 2 bin 500’e çıktı. Savunma sanayii projelerinin toplam büyüklüğü 96 milyar doları aştı. Daha önce askeri gemilerimizi yurt dışından hazır alım veya yabancı tasarımla, yurt içinde üretim yöntemiyle temin ederken bugün farklı kategorilerde pek çok ürünü tasarlıyor, üretiyor ve ihraç ediyoruz.

Sadece 2023 yılı başından bu yana MİLGEM İstif Sınıfı gemilerimizin ilki olan İstanbul, çok amaçlı amfibi hücum gemimiz Anadolu, denizde ikmal muharebe destek gemimiz Derya, lojistik destek gemileri Yüzbaşı Güngör Durmuş ve Üsteğmen Arif Ekmekçi ile ilk insansız ve otonom deniz aracımız Mardin’in kabulleri yapıldı. Gemilerimiz ihtiyaç duyduğu farklı özellikteki radarların geliştirilmesi, yakın hava savunma sistemimiz GÖKDENİZ’in üretiminin tamamlanarak gemilerimize entegrasyonu, helikopter yakalama ve transfer sistemimizin yerli ve milli imkanlarla üretilerek gemilerimize entegrasyonu gibi pek çok faaliyeti aynı anda ve büyük bir kararlılıkla yürütüyoruz.”

“Türkiye Yüzyılı hedeflerimiz doğrultusunda emin adımlarla yürüyeceğiz”

Geçmiş yıllarda tamamlanan birçok projeye ek olarak 200 deniz platformu ile 40 su üstü ve su altı otonom ve insansız deniz aracı projesinin halen devam ettiğini belirten Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Hepimiz biliyoruz ki tüm bunlar sadece birer başlangıçtır. Türkiye çok daha fazlasını başaracak kapasiteye sahiptir. Yaptıklarımızı yapacaklarımızın, başardıklarımızı yeni zaferlerin birer müjdecisi olarak görüyoruz. Karşılaştığımız nice ambargoya rağmen elde ettiğimiz neticeler inancın, azmin ve gayretin neleri başarabileceğini hepimize göstermiştir. Karada, havada, denizde ve her yerde güçlü bir Türk Silahlı Kuvvetleri için gerekeni yapmaya devam edeceğimizden kimsenin şüphesi olmasın. Mavi Vatan’a masal diyen bedhahlara aldırmadan, bizi yolumuzdan çevirmeyi amaçlayan engellere takılmadan, yılmadan, yorulmadan, kesinlikle geri adım atmadan Türkiye Yüzyılı hedeflerimiz doğrultusunda emin adımlarla yürüyeceğiz.”

Temel hedefin güçlü ve tam bağımsız bir savunma politikası, güçlü ve tam bağımsız bir savunma sanayisi olduğunu vurgulayan Erdoğan, “Ülkemizin kaynaklarını en etkin şekilde kullanarak, vakit ve nakit kaybına mahal vermeden inşallah savunma sanayisindeki hedeflerimize ulaşacağız. Rabbim, yolumuzu, bahtımızı açık etsin. Bu düşüncelerle yeni deniz platformlarının ve Aksaz Tersanesinin ülkemize ve Deniz Kuvvetlerimize hayırlı, uğurlu olmasını diliyorum.” dedi.

Savunma sanayisi alanında görev yapanları tebrik eden Erdoğan, deniz platformları ve tersanede devlete sadakatle hizmet edecek tüm askerler, mühendisler ve işçilere başarılar diledi.

Notlar

Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan törene, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Ercüment Tatlıoğlu ve davetliler katıldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından TCG PİRİREİS denizaltısı ve TCG Yakıt-2 akaryakıt gemisinin hizmete giriş ve kurulu belgesi ile komutan flandraları verildi.

TCG PİRİREİS denizaltısı, TCG Yakıt-2, TCG Yakıt-3 ve TCG Yakıt-4 akaryakıt gemilerinin komutanlarının ant içtiği törende, HIZIRREİS denizaltısının bayrak çekme ve seyir deneyimleri ile MURATREİS denizaltısının havuz donatım faaliyetleri başlatıldı. Ayrıca, 3 bin tonluk denizaltı havuzu ile TCG Yakıt-3 ve TCG Yakıt-4 hizmete alındı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’a tören anı objesi takdim edildi. Aksaz Tersane Komutanlığının açılışını kurdele keserek yapan Erdoğan, komutanlar ve tersane işçileriyle ayrı ayrı hatıra fotoğrafı çektirdi.

Read Previous

Dünyanın en iyi 100 limanının arasında 4 Türk limanı yer aldı

Read Next

Saraybosna Film Festivali’nde ödül kazananlar belli oldu