‘Cumhurbaşkanı Pavlopulos’un menfur açıklamalarını esefle kınıyoruz’

Çınar Derneği, yayımladığı açıklamayla Batı Trakya Müslüman Türk Toplumunun milli kimliğini inkar eden Cumhurbaşkanı Prokopis Pavlopulos’a tepki gösterdi.

Merkezi İskeçe’de bulunan Çınar Derneği’nin açıklamasında “Sayın Cumhurbaşkanı bölgemizde yaptığı açıklamalarla azınlığımızın milli kimliğini inkâr ederek ve ayrıca suni kimlik dayatmasında bulunarak bir kez daha Batı Trakya Türk Toplumu’nun asla kabul etmediği çirkin muamelede bulunmuştur.” ifadelerine yer verildi.

Çınar Derneği’nin konuya ilişkin açıklaması şöyle: “Cumhurbaşkanı Sayın Prokopis Pavlopulos’un geçtiğimiz günlerde Rodop ili ziyareti sırasında Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığı’yla ilgili menfur açıklamalarını esefle kınadığımızı vurgulamak isteriz. Sayın Cumhurbaşkanı Maronya – Şapçı Belediyesi’nin fahri hemşerilik beratını almak üzere geldiği bölgemizde yaptığı açıklamalarla azınlığımızın milli kimliğini inkâr milli kimliğini inkâr ederek ve ayrıca suni kimlik dayatmasında da bulunarak bir kez daha Batı Trakya Türk Toplumu’nun asla kabul etmediği çirkin muamelede bulunmuştur.

Batı Trakya Türk Toplumu, milli kimliğinin tartışma konusu olmadığını, azınlığımızın iradesinin yok sayılamayacağını defalarca dile getirerek bu konudaki kararlılığını her fırsatta ülke ve dünya kamuoyuna duyurmuştur. Bu kararlılığımızı bir kez daha hatırlatıyoruz: Batı Trakya’daki Azınlık Müslüman Türk Azınlık’tır ve bu hep böyle kalacaktır.

Cumhurbaşkanı Pavlopulos, bir kez daha Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığı’nın milli kimliğini inkâr eden açıklamaları  toplumumuzda esefle karşılanmıştır. Sayın Cumhurbaşkanı bu açıklamalarıyla, ülke vatandaşlarının bir kısmının “kendini tanımlama hakkına” tecavüz etmiş ve milli kimliğini inkâr ederek varlığını yok saymıştır.

Ülkemiz Yunanistan’ın Azınlığımıza ilişkin “devlet politikası”nı ortaya koyan Cumhurbaşkanı Pavlopulos’tan, Batı Trakya Müslüman Türk Toplumu’nun “Türk kimliğini inkâr” politikasında ısrar etmek yerine, ifade, örgütlenme, din ve vicdan özgürlüğüyle ilgili Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin Müslüman Türk Azınlığı’nı ilgilendiren kararlarını eksiksiz bir şekilde uygulanması konusuna odaklanmasını bekliyoruz.”