Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) tarafından Bursa’da düzenlenen “Süleyman Çelebi ve Mevlit Geleneği Sempozyumu”na Kalkandelen Devlet Üniversitesi Öğretim Üyeleri Prof. Dr. Süleyman Baki ve Prof. Dr. Metin İzeti katıldı.
Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) tarafından düzenlenen “Süleyman Çelebi ve Mevlit Geleneği Sempozyumu” 16-18 Eylül’de Bursa’da gerçekleştirilecek.
TÜBA’dan yapılan açıklamaya göre, Cumhurbaşkanlığı Genelgesi ile 2022 yılı “Süleyman Çelebi Yılı” ilan edildi ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın himayelerinde ulusal ve uluslararası etkinliklerin düzenlenmesi kararlaştırıldı.
Bu kapsamda Kültür ve Turizm Bakanlığı, Atatürk, Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu, Türk Dil Kurumu, Bursa Büyükşehir Belediyesi ve Bursa Uludağ Üniversitesinin de katkısıyla, Süleyman Çelebi’nin vefatının 600. yılında “Süleyman Çelebi ve Mevlit Geleneği Sempozyumu” yapılacak.
Sempozyumda açılış panelinin ardından “Süleyman Çelebi ve Vesiletü’n-necat”, “Mevlid Edebiyatımız Şerhler, Nazireler ve Yansımalar”, “Mevlid Geleneği: Kültür ve Sanat Dünyamızda İzler”, “Gönül Coğrafyamızda Mevlid: Türk Dünyası ve Rumeli’ye Açılan Pencere”, “Şehre Dönmek: Bursalı Mevlit Şairleri”, “Şairler ve Eserler, Yeniden Okumak: Sosyal ve Beşeri Bilimler Penceresinden Vesiletü’n-necât” başlıklı altı oturum düzenlenecek.
Açıklamada görüşlerine yer verilen TÜBA Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Şeker, sempozyumla Türk kültürünün belirleyici unsurlarından mevlit geleneği ve bu gelenek içinde kurucu şahsiyet olarak varlığını devam ettirmiş Süleyman Çelebi’nin uluslararası düzeyde tanınırlığının sağlanmasını amaçladıklarını anlattı.
Süleyman Çelebi gibi önemli bir şahsiyet üzerine faaliyet icra etmenin büyük sorumluluk olduğunu belirten Şeker, vefatının üzerinden 600 yıl geçmiş olmasına rağmen bilgeliğinin insanlık üzerindeki etkisine dikkati çekti.
Şeker, sempozyumun tüm detaylarına incelikle çalışılarak hazırlandığına işaret ederek şunları kaydetti:
“Bu özenle hazırladığımız sempozyum, bir yandan günümüzde geniş bir coğrafyada yaşayan mevlit geleneğinin tarihi süreçte ele alınıp işlenmesine, inançla donatılmış yeni eserlerin ortaya çıkarılmasına, bir yandan da toplumsal hafızanın yenilenmesine, geçmişin hatırlanmasına, hatırlatılmasına ve bu kültürel unsurun yaşanmasına ve yaşatılmasına katkı sağlayacak. Ayrıca Türk dünyasında kültürel kimliğin belirleyici unsurlarından olan mevlit geleneğinin çevre kültürlerdeki yansımaları da işlenecek. Sempozyumda emeği geçen tüm bilim insanlarımıza şimdiden teşekkürlerimi sunuyorum.”
Kaynak: AA
