Friedrich Ebert Vakfı ve Ekonomi ve Uluslararası İlişkiler Enstitüsü tarafından ortaklaşa yürütülen sosyolojik bir çalışmanın sonuçlarına göre 30 yaşına kadar her üçüncü Bulgaristan vatandaşı yurtdışında çalışma olasılığını düşünüyor. Araştırma sonuçları Vakfın Program Koordinatörü Dr. Penço Hubçev tarafından tanıtıldı. Çalışmanın amacı yurtdışında iş arayanların profilini ve amaçlarını belirlemektir.
Bazı işveren örgütlerine göre işgücü göçü, ekonominin daha hızlı gelişmesinin önündeki temel nedendir.
Eski Başbakan Yardımcısı ve Çalışma ve Sosyal Politikalar Bakanı İvaylo Kalfin, “Önceki araştırmalardan biliyoruz ki Bulgaristan’daki işgücü piyasası durumunun çok yüksek gelir maliyetleri, çok büyük eşitsizlikler ve yoksulluk için önkoşullar yaratıyor” diye kaydetti.
Ankete katılan kişilerin yüzde 83’ünün ana gelir kaynağı Bulgaristan’da ekonomik faaliyetlerden elde edilen gelirlerdir.
Kalfin,”İşgücü piyasasının teşvik edilmesine yönelik politikalar, işsizlik oranı yüzde 15 iken ve yüzde 5 olduğu zaman enstrüman olarak büyük ölçüde bir fark yaratmamıştır. Şimdi nedenler, iç motivasyon ve insanların işgücü piyasasına aktif olarak katılma isteği ile ilgilidir” diye ekledi.
Sova Haris Sosyolojik Ajansı İcra Müdürü Vasil Tonçev,”Ankete katılan 18-64 yaş grubundakilerin yüzde 23’ü göç etme eğilimindedir” diye kaydetti.
Tonçev, ”Bu insanların yüzde 54’ü zaten yurt dışında çalışma tecrübesine sahip olduklarını söylüyor. Katılımcıların yaklaşık dörtte biri, yabancı dil sorununu çözdüklerini söyledi” dedi. Onun ifadesine göre gençlerin ülkeden gitme eğilimi korunmuyor.
Anket sonuçlarına göre ülkeden gitmek isteyenlerin yüzde 85’i Avrupa Birliği (AB) ülkelerini tercih etmektedir.
Yurtdışında iş arayanların yüzde 74’ü, 1000 ve 3000 leva arasında bir maaş aldıkları takdirde ülkede kalacaktır.
Ulusal İstatistik Enstitüsü (NSİ) verilerine göre çalışma çağındaki nüfus 4 milyon kişi civarındadır, onların 1 milyonu ülkeyi terk etmek istiyor.
Tonçev,”Bu bilgi toplumunda Sofya’dan Pazarcik’e veya Sofya’dan Berlin’e gitmek çok farklı bir adım sayılmaz. Veriler benim için şaşırtıcı, ama sürpriz değil” dedi.
Tonçev, “Bu adım verimliliği artırmaya yöneliktir, ülkede çok işçi aranıyor, ancak ülkede kalanların yüzde 10-20 daha fazla ücret almak zorundadırlar” dedi.
Sağlık sigorta sisteminde değişiklikler yapılmasına yönelik önerilerle ilgili olarak Hubçev, ”Sağlık Bakanlığı tarafından önerilen alternatifler sadece zor olan durumu daha da derinleştirecek. Sorun esas olarak sağlık sigortası fonunun hortumlanmasından kaynaklanıyor ve sadece kontrolün sıkılaştırılmasıyla çözülebilir” diye yorumda bulundu.
Hubçev, ”Benim düşünceme göre insanlardan ek sağlık sigortası ödemelerini istemek ve diğer taraftan tedavi için fazladan ödeme yapmalarını istemek onlarla alay etmektir” diye ifade etti. Hubçev’in ifadelerine göre Ulusal Sağlık Sigorta Kasası’nın (NZOK) tekelinin kaldırılması, NZOK çalışanlarının daha iyi maaş ve koşullardan dolayı sigorta şirketlerinde çalışmayı tercih etmelerine yol açacaktır ve böylece özel sigorta kasalarının yanı sıra NZOK da iflas edecektir.
Kircaalihaber.com
