Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Konseyinin Hırvat üyesi Zeljko Komsic’in Dış Politika Danışmanı Slaven Kovacevic, seçim yasasına müdahale edeceği öne sürülen Yüksek Temsilci Christian Schmidt’in bu eyleminin “hukuki şiddet” olacağını belirtti.
Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Konseyinin Hırvat üyesi Zeljko Komsic’in Dış Politika Danışmanı Slaven Kovacevic, seçim yasasına müdahale edeceği öne sürülen Yüksek Temsilci Christian Schmidt’in bu eyleminin “hukuki şiddet” olacağını belirterek, “Bosna Hersek Yüksek Temsilciliği (OHR), savaşı sonlandıran Dayton Barış Antlaşması ışığında ülkede barışı korumakla yükümlü. Entite düzeyindeki anayasa Dayton’un bir parçası değil, dolayısıyla OHR onlarda değişime gidemez.” dedi.
Kovacevic, Bosna Hersek Yüksek Temsilcisi Schmidt’in, ülkedeki siyasilerin uzun süredir çıkaramadığı seçim yasasını “Bonn yetkileri” sayesinde siyasilerin rızasını almadan “dayatmaya” hazırlandığına dair çıkan iddiaları AA muhabirine değerlendirdi.
Bosna Hersek Yüksek Temsilciliğinin ülkedeki iki entiteden biri olan Bosna Hersek Federasyonu’ndaki (FBIH) bazı düzenlemelere “müdahale etmeye” hazırlandığını ileri süren Kovacevic, “Medyadan sahip olduğumuz bilgiler ışığında OHR, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarının uygulanma ihtiyacını değersiz kıldı. Bunlar iyi değil. Bunlar OHR ve temsilcisinin güvenirliğini azaltır.” dedi.
Kovacevic, Schmidt’in FBIH bünyesindeki seçim yasasında yapacağı herhangi bir değişimin yetkilerini ihlal etmek anlamına geldiğine işaret ederek, “OHR, savaşı sonlandıran Dayton Barış Antlaşması ışığında Bosna Hersek’teki barışı korumakla yükümlü. Entite düzeyindeki anayasa Dayton’un bir parçası değil. Dolayısıyla OHR onlarda değişime gidemez.” ifadelerini kullandı.
“OHR, değişim yolunu seçerse hukuki şiddet olur”
OHR’nin değişim yolunu seçmesi durumunda bunun “hukuki şiddet” olacağını söyleyen Kovacevic, “Yüksek Temsilcinin hukuki danışmanı kim bilmiyorum ancak görebildiğimiz bazı belgelerde ciddi yanlışlıklar var, dolayısıyla ‘OHR gerçekten de ne yaptığının farkında mı?’ sorusu geliyor akıllara.” dedi.
Kovacevic, OHR’nin “birine bir şey verme” çabasını doğru bulmadığını belirterek, “Birine bir şey verdiğinizde birinden de bir şey aldığınız anlamına gelir. Bizdeki durumda bu, Bosna Hersek’in demokrasisi, egemenliği, insan hakları ve hukukun üstünlüğünü almak olur. Bir ülkeden bu dört maddeyi alırsanız geriye neredeyse bir şey kalmaz.” şeklinde konuştu.
Bosna Hersek’teki siyasi parti, sivil toplum kuruluşları ve halkın ülkeyi geri dönülemez hasarlardan koruması gerektiğini vurgulayan Kovacevic, “Etnik kota veya etnik seçim barajı Avrupa Birliği’nin (AB) hiçbir ülkesinde yok. OHR’nin yapmaya çalıştığı Bosna Hersek ve halkını küçük düşürmeye çalışmaktır.” değerlendirmesinde bulundu.
Kovacevic, Bosna Hersek’in kendi demokrasisi, egemenliği, insan hakları ve hukukun üstünlüğü için mücadele edeceğine inandığını ifade ederek “Diğer türlüsü etnik koruma alanı olur ve böyle bir durumu kimsenin istediğini sanmıyorum. Bosna Hersek tüm zorluklara rağmen binlerce yıldır ayakta kalmayı başaran bir ülke. Bunu da aşacağımıza inanıyorum.” dedi.
Bosna Hersek’te seçim yasası reformu talebi
Bosna Hersek’te 1992-1995’te yaşanan savaşı sonlandıran Dayton Barış Antlaşması gereği ülkede Boşnak, Hırvat ve Sırp üç kurucu halk bulunuyor.
Devlet Başkanlığının biri Boşnak diğeri Hırvat halkından olmak üzere iki üyesi, ülkenin iki entitesinden biri olan Bosna Hersek Federasyonu’ndaki, üçüncü üye ise Sırp Cumhuriyeti entitesindeki vatandaşlar tarafından seçiliyor.
Son seçimlerde Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Konseyinin Hırvat üyesi Komsic’e karşı kaybeden Hırvat Demokrat Birliği Bosna Hersek (HDZ BIH) lideri Dragan Covic, Komsic’in FBIH’teki Boşnakların oylarıyla seçildiğini iddia ederek ülkede yeni bir seçim yasası reformu talebinde bulunmuştu.
Buna göre, Hırvat üyenin FBIH’te Hırvatların çoğunlukta yaşadığı kentlerden seçilmesi talep ediliyor.
Bosna Hersek’te bir kez daha etnik ayrımı gündeme getiren bu seçim yasası reformu, Schmidt’in yasaya müdahale iddiasıyla son günlerin en önemli gündem maddelerinden biri oldu.
Müzakerelerden sonuç alınamamıştı
Bu arada, Bosna Hersek’in başkenti Saraybosna’da AB delegasyonu eşliğinde başlatılan seçim yasası reformu müzakereleri, Boşnak ve Hırvat partileri arasında uzlaşı sağlanamadığı için sonuç alınamadan sona ermişti.
22 Mart’ta düzenlenen Bosna Hersek seçim yasası reformu görüşmelerine Bosna Hersekli siyasi parti temsilcileri, arabulucu olarak da AB Dış İlişkiler Dairesi (EEAS) Direktörü Angelina Eichhorst ve ABD’nin Saraybosna Büyükelçisi Michael Murphy katılmıştı.
Bosna Hersek Yüksek Temsilciliği nedir?
Dayton Barış Anlaşması ile oluşturulan OHR, uluslararası toplum adına Bosna Hersek’te barış anlaşmasının uygulanmasını denetliyor. Yüksek Temsilcilik aynı zamanda ülkede faaliyet gösteren uluslararası kurumların etkinliklerini koordine ediyor.
Birleşmiş Milletlere her yıl Bosna Hersek’teki gelişmeler ve sorunlarla ilgili rapor sunan Yüksek Temsilci, “Bonn yetkileri” olarak bilinen geniş yetkilere sahip. Yüksek Temsilci, Devlet Başkanlığı Konseyinin üyeleri dahil olmak üzere ülkede barışın uygulanmasına engel olan kişileri görevden alabiliyor, ihtiyaç durumunda yasa çıkartabiliyor.
Barışı Uygulama Konseyinin (PIC) sahip olduğu olağanüstü yetkiler, 1997’de Almanya’nın Bonn kentinde yapılan toplantıyla “Bonn yetkileri” adıyla OHR’ye verildi.
AA