Bir fotoğraf, bin sözcüğe bedeldir. Hangi açıdan bakarsanız bakın geçerli bir söz. İşte objektife yakalanan “O an” bazen gündem oluşturabiliyor, bazen de tartışmalara yol açabiliyor. Basit bir fotoğraf, çok büyük analizler de yaptırabilir.
Hüsamettin GİNA / TİMEBALKAN
Pazar günü, seçim kampanyasının yedinci gününde, VMRO DPMNE’nin başını çektiği “Daha İyi Makedonya İçin” koalisyonunun düzenlediği mitingde, basına öyle bir kare yansıdı ki, Makedonya Türkleri’nde gündeme oturdu. Sosyal medyada tartışmalara ve yorumlara neden oldu. Peki o fotoğrafta neler vardı? Şanlı Türk Bayrakları ikonlar arasında gizlenmiş, TDP Geçici Başkanı ise ikonlar önünde durmuş, Avrupa’nın ayrımcı tutumunun öncüsü olan Türk düşmanı Sebastian Kurz konuşma yaparken önünde duruyordu.
İşte bu fotoğraf, Makedonya Türkleri, daha doğrusu, Makedonya Türkleri’nin siyasi tarihine kara bir leke olarak geçti. Sosyal medyalarda yapılan onlarca yorumdan TİMEBALKAN olarak birkaç yorumu sizlerle paylaşıyoruz.
“Haçlı seferi”
Labunista.mk portalı, Makedonya’da yaşayan Türklerin, Boşnakların ve Romenlerin de yer aldığı “Daha İyi Makedonya İçin” koalisyonunun Üsküp’teki mitingini tek sözle özetledi: “Miting mi, haçlı seferi mi?”
Labunista.mk portalı, hazırladığı haberde, “Bugün sosyal medyada VMRO DPMNE mitinginden haçlar ve birçok dini sembollerin, ikonların yer aldığı foroğraflar yayınlandı. Bununla iktidardaki parti Makedonya vatandaşlarına ne gibi bir mesaj göndermek istedi?” ifadeleri yer aldı.
“Hüzünlüyüm hem de çok hüzünlüyüm”
Genç hukukçu İbrahim Murat, kişisel facebook hesabından yaptığı paylaşımda, fotoğrafı yorumlayarak, “Hüzünlüyüm hem de çok hüzünlüyüm” ifadesini kullandı.
İbrahim Murat, paylaşımı bir Türk Demokratik Partisi sempatizanı, mensubu ve bir Makedonya Türkü olarak yaptığını vurgulayarak, “Belki de bu yazdıklarımdan sonra bazı kesimler, beni yine muhalif ve düşman ilan edecek, olsun değerleri savunmak ve o değerlere sahip çıkmak muhaliflik ve düşmanlık ise buna da çok şükür” ifadelerine yer verdi.
İbrahim Murat, paylaşımında, “Üsküp meydanında gerçekleşen mitingde gördüğünüz bu fotoğraf çekilmiş ve hayret içinde bunu görmüştüm. Elbette siyaseti de, koalisyon ortaklığını da anlar ve bunun için bir şey söyleyemem ama Bizim hiç mi değerlerimiz yok, hiç mi kırmızı çizgilerimiz yok, hiç mi mensubu olduğumuz milli ve manevi görevlerimiz yok. Bizler ne için mücadele ediyor hangi değerleri savunuyoruz? Atalarımız şehit düştüğü bu topraklarda, geçmişimizin karalandığı bir platformda nasıl böyle sessiz kalabiliyoruz?” şeklindeki soruları dile getirdi.
İbrahim Murat paylaşımın devamında şunları ifade ediyor:
“Merak ettiğim ne zaman bir tutumumuz olacak, durmadan Türkiye Cumhuriyeti devleti ve lideri Sn. Recep Tayyip Erdoğan’a saldıran, 15 Temmuzda darbeye destek çıkan ve Avrupa’nın ayrımcı tutumunun öncüsü olan Türk düşmanı Şoven Sebastian Kurz’a alkış tutmak, hangi değere yakışır.
Özellikle en büyük değerimiz olan TDP’nin bu şekilde milli ve manevi değerlerde, Türkiye Cumhuriyeti devleti söz konusu olduğunda büyük tavizler vermesi bizleri çok fazla üzmüştür. Diğer Türk partisini ciddiye almadığım için, bunu mensubu olduğum partimiz kesinlikle kendine yakışır bir şekilde protesto etmeliydi.
Şunu söylemek isterim ki, ne pahasına olursa olsun, asla değerlerimizden taviz vermemeliyiz çünkü bizleri ayakta tutan bu değerlerdir.”
“Son dönem rahmetli babamı daha iyi anlamama yardımcı oldu”
Makedonya’nın tanınmış Türk yazar, araştırmacı ve ve gazetecilerden rahmetli Alaettin Tahir’in oğlu Doğan Tahir ise, yaptığı paylaşımda, son dönemde yaşananların rahmetli babasını çok daha iyi anlamaya yardımcı olduğunu vurguladı.
Babasının, o dönemde Makedonya’daki Türklerin hakları ile ilgili etkinlikler yapan küçük bir Sivil Toplum Kuruluşu olan Türk Demokratik Birliği’nin kurucularından biri olduğunu hatırlatan Doğan Tahir, “Babam söz konusu derneğin partiye dönüşme kararı aldığı ilk günde istifa etti. Bugüne kadar istifasının nedenini anlayamadım. Şimdi insanlara yalanların, daha kötü, daha ayrımcı geleceğin vaat edildiği mitinglerde ne yazık ki, babamın kurucusu olduğu eski derneğin de bayrağı sallanıyordu” ifadelerini kullandı.
Babasına bu kararından dolayı gururlu olduğunu ve kendisine minnettar olduğunu kaydeden Doğan Tahir, “Aksi takdirde bugün gururunu satan, iki yüzlü, mevsimsel yurtsever olan bir adamın oğlu olacaktım. Bugün tüm Türklere yalancı diyen kişi ile beraber bayrak sallayan bir çocuk olacaktım. Gençliğin keyfini çıkarmak yerine, partiler ve sahte umutlarla dolu siyaset için bayrak sallayan bir çocuk olacaktım ” diye yazdı.
“Asıl komik ve trajik olan ise, miting alanında Türk bayraklarının olması idi”
Almanya’da doktorasını yapan Yaşar Destanoğlu ise, yaptığı paylaşımda, Avusturya Bakanı Kurz’un iktidardaki VMRO DPMNE mitingine katılmasını ve mitingde Türk bayraklarının dalgalanmasına değindi.
Yaşar Destanoğlu, yorumunda, “Almanya’nın kitapçılarına bazen Erdoğan düşmanlığını görmek ve gülmek için uğrarım. Adamların müthiş bir Erdoğan ve Türkiye takıntısı var. Acaba neden? Türkiye’de işlerine gelmeyen şeyler yapılıyor da ondan.
Der Spiegel (Dö Şpigıl) dergisini hatırlamayan yok sanırım. Hani 2013’te “Diren Gezi” kapağıyla çıkmıştı. Geziciler iyi destekçi bulmuştu vesselam. İşte bu dergi Erdoğan’ı diktatör görüp, Sultanahmet Camii minarelerini de füze yapacak kadar ileri gidebiliyor.
Avusturya Bakanı Kurz’un Türkiye karşıtlığı röportajını da yayınlamıştı bu mübarek dergi.
Komik olan ise, Makedonya’nın iktidar partisi seçim mitingine bu edepsiz bakanı çağırıp katılımcılara sürpriz yapması. Asıl komik ve trajik olan ise, miting alanında Türk bayraklarının olması idi.” ifadelerine yer verdi.
Yaşar Destanoğlu, paylaşımın sonunda Yunus Emre’den de alıntı yaptı:
Ne demiş Yunus:
Mal da yalan, mülk de yalan.
Var biraz da sen oyalan…
Tüm yapılan bu eleştirilere şimdiye kadar Türk Demokratik Partisi ve TMBH’den herhangi bir yanıt gelmedi. Sadece, Türk Demokratik Partisi Gençlik kolları başkanı, kişisel facebook profilinden TDP’nin katıldığı mitinglerden fotoğraflar yayınlayarak “Çamur at izi kalsın değil de, ŞANLI Bayrağımızı Makedonya’nın her yerinde gururla Ak yüzle kaldıracağız.” ifadelerine yer verdi.