15 Kasım 2016 Salı akşamı Priştine Yunus Emre Enstitüsü’nde “2016 Yılı Kosova Türk Yazarlar Derneği Suzi Çelebi Edebiyat Ödülü” töreni düzenlendi.İlk kez dağıtılan ödül, Balkanların yaşayan en büyük Türk romancısı Reşit Hanadan’a Kosova Türk Yazarlar Derneği Başkanı Enver Baki tarafından takdim edildi. Ödül törenine çok sayıda edebiyatsever katıldı.
Zeynel Beksaç
Daha önce de duyurulduğu gibi Enver Baki, İskender Muzbeg, Zeynel Beksaç, Doç. Dr. Rıdvan Canım, Mürteza Büşra, Canan Özer ve Dr. Taner Güçlütürk’ten oluşan Seçici Kurul, 09.04.2016 tarihli toplantıda alınan 89/16 sayılı kararla, “2016 Yılı Kosova Türk Yazarlar Derneği “Suzi Çelebi” Edebiyat Ödülü”ne, 2015 yılında yayımladığı “Rumeli’den Çıktık Yola” adlı romanı yanı sıra eserleriyle Kosova ve Balkanlardaki çağdaş Türk edebiyatına sunmuş olduğu değerli katkılar nedeniye Kosova Türk çağdaş edebiyatının ad yapmış ismi Reşit Hanadan layık görülmüştü.
Aşılışta bir konuşma yapan Priştine Yunus Emre Müdürü Dr. Mehmet Ülker, böyle anlamlı bir etkinliğe ev sahipliği yapmaktan onur duyduklarını ifade etti. Ülker, Kosova’ya geldiği günden itibaren bu coğrafyada Türk kültürünü, sanatını, dilini yaşatmaya çalışan bir ordu emektar ile karşılaştığını, kurumlarının da kültürel diplomasinin bir parçası olarak bu çalışmaları çok yönlü desteklemeye çalıştığını söyledi. Dr.Mehmet Ülker, böyle bir ödülü verdiği için Kosova Türk Yazarlar Derneği’ne ve ödülü alan Reşit Hanadan’a bundan böyle de başarılar diledi.
Yazar Reşit Hanadan’ın yaratıcılığı ve “Rumeli’den Çıktık Yola” adlı son romanı hakkında konuşurken, Kosova Türk Yazarlar Derneği Eşbaşkanı Dr. Taner Güçlütürk, Hanadan’ın eserleriyle hem Kosova’da çağdaş Türk öykücülüğünün edebi nitelikli bir kimlik kazanmasının baş mimarı olduğunu, hem de Türkçe’nin ve Türkçe edebiyat geleneğinin bu coğrafyada devamlılığı sağlamada yola çıkan diğer kalemlerle birlikte üzerine düşen sanatçı duyarlılığını hassasiyetle sergilediğini; bireysel, toplumsal ve sanatsal misyonunu layıkıyla yerine getirdiğini belirtti.
Güçlütürk, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Hanadan, Kosova Türk çağdaş edebi yaratıcılığında roman türündeki eserleriyle, roman teknik ve niteliklerin başarılı bir şekilde kullanmış, edebi sanat ve estetik ölçüleri bakımdan da Kosova Türk çağdaş edebiyatına değerli eserler kazandırmıştır. Birçok yönüyle kendine özgü bir yaratıcılık ve sanat anlayışı geliştirdiği gibi, mensubu olduğu edebiyat ailesinin sanat mücadelesinin izinden giderek, Kosova Türk kültürüne ve sanatına sadık kalmıştır. Sanatını önce toplum için, daha sonra da icra ettiği sanatın edebi niteliklere erişmesi için emek sunmuştur. Nesirde örnek çalışmaların öncüsü olmuş, Kosova Türk çağdaş edebiyatının hak ettiği edebi düzeyine ulaşmasına katkı sunmuş bir edebi yaratıcı olarak, yaşam biçimi ile eserlerindeki bilinçli aydın duruşu, büyük ölçüde paralellikler arz etmiştir” şeklinde ifadeler kullandı.
İbrahim Arslan, Nuhi Mazrek de Reşit Hanadan’ın yaratıcılığı ve gazeteciliği hakkında görüşlerini özlü bir şekilde dile getirdiler.
Ödülü aldıktan sonra bir teşekkür konuşması yapan Reşit Hanadan, daha başta siteme çalan bir iki cümle söyledi. Dedi ki: “Bazan sanatçı yazar, yazdıklarım kimin umurunda ki, yazdığım kitap son olsun…diye düşünmekten kendini alamaz nedense…Lakin işte, gelin görün ki, böyle anlamlı ödüller, böyle güzel tören ve toplantılar yazdıklarının birinin umurunda olduğunu ortaya koyunca mutlu olmamak elde değil.”
Hanadan, büyük şair Suzi Çelebi adına verilen bu ödül, kendisine yeni sorumluluklar yüklediğini, yeni eserler yazıp yaratmanın boyun borcu olduğunun altını çizerek:”Ben yüksek huzurlarınızda bir yazar olarak yazmaya devam ediyorum, bu anlamlı ödülden cesaret alarak” şeklinde ifadeler kullanarak seçici kurula, yazarlar derneğine, geceye katılan edebiyatseverlere teşekkürlerini sundu.
Ödül töreni, Sevim Baki yönetimindeki Kosova’nın Sesi Korosu’nun muhteşem proğramı ve Yunus Emre’nin ikramıyla son buldu.