Balkan Gençliği Stratejik İşbirliği Platformu (BALGENÇ) bildiri yayınladı

Balkan Gençliği Stratejik İşbirliği Platformu’nun (BALGENÇ) kuruluş ve amaçlarını açıkladığı bildirisini ilginize sunuyoruz.

Balkanlar ya da diğer adıyla Rumeli’yi günümüzde salt tarihsel, siyasal, coğrafi, ekonomik, kültürel ve benzeri yaklaşımlar ve geleneksel tanımlamalarla yeterli ölçüde anlamak mümkün görülmemektedir. Mevcut bu gelenekselcilik başta toplumsal olmak üzere bölgesel iç ve dış dinamiklerin, bu dinamikleri belirleyen bölgesel ve uluslararası aktörlerin, bu aktörlerin bölgeye yönelik strateji ve uygulamalarının ve de birbirleri arasındaki ilişkilerin göz ardı edilmesine ya da eksik ve etkisiz analiz edilmesine neden olmamalıdır.

Gelenekler ya da gelenekselcilik, çağa, modernizme ve gelecek perspektifine karşıt olmadığı gibi bunlarda geleneğe, gelenekselciliğe ve de tarihsel kazanımlar ile tecrübeye karşıt ya da rakip değildir. Gelenek ile gelecek arasında uzlaşı inşa etmek, entegrasyon sağlamak, bütüncül bir yaklaşımla köprü kurmak, Balkanlardaki toplumların ve Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşamını sürdüren Balkan/Rumeli kökenli insanlarımızın bir arada yaşayabilmesine imkân sağlayacak refah ve mutluluk adına önem arz etmektedir.

Türkiye ile Balkan ülkeleri arasındaki ilişkileri geliştirmek ve bir arada yaşanmaya devam edilebilir geleceği inşa etmenin yolu ise her şeyden önce toplumlar arasında kuvvetli bir iletişime dayanan işbirliğini tesis etmekten geçmektedir. Balkan Gençliği Stratejik İşbirliği Platformu her şeyden önce bu iletişim ile işbirliğini Balkan toplumları arasında gençler düzeyinde inşa edip, geliştirerek yaymak amacıyla kurulmuştur.

Halihazırda Türkiye Cumhuriyeti devleti yaklaşık 85 milyon nüfusu ile oldukça dinamik bir nüfusa sahipken, benzer şekilde Balkan coğrafyasında da 60 milyonun üzerinde dinamik bir topluluk yaşamaktadır. Bu dinamizmin en temel kaynağı ise gençlerdir. Türkiye’nin yaş ortalaması 33 olup, Türkiye nüfusunun %23’ü 0-14 yaşları arasında, %68’ide 15-64 yaşları arasındadır. Nüfusun %40’tan fazlası yani yaklaşık 40 milyonu ise genç yaş grubuna girmektedir. Balkan nüfusunun da büyük bir çoğunluğu genç nüfus olmasına rağmen bu ülkeler her geçen yıl artan oranda genç nüfustan dış göç vermektedir.

Bugün Balkanlarda yaşayan 60 milyonun üzerindeki nüfusun yaklaşık 10 milyonunu Müslüman topluluklar oluştururken, sayıları henüz çeşitli nedenlerle net olarak tespit edilememiş yaklaşık 1 milyonluk Türk topluluğunda bölgede yaşadığı tahmin edilmektedir. Ayrıca Balkanlarda günümüzde ortak tarihsel hafızamızın yer aldığı birçok akraba toplulukta mevcuttur. Türkiye’de Balkan/Rumeli kökenli nüfusun ne kadar olduğu hep merak celp etmiştir. Osmanlı Devleti’nin Balkanlardan çekilişi sonrasında başlayan göçlerden günümüze kadar birçok ülkeden yaşanan göçler, ayrıca Türkiye’de doğan nüfusla beraber hesaplandığında hep farklı nüfus sayıları dile getirilmiştir. Türkiye’deki Balkan/Rumeli kökenli nüfus ile ilgili yapılan çeşitli hesaplamalarda “6, 15, 20, 28 ve 32 milyon” gibi nüfus sayıları iddia edilmiştir. Türkiye’de Balkan/Rumeli kökenlilerin yaşadıkları şehirlerin (Edirne, Kırklareli, Çanakkale vb.) nüfusları, büyükşehirlerdeki Balkan/Rumeli kökenlilerin nüfusları, Balkanlardan son 50-70 yılda gelen göçlerin miktarları da toplandığında Türkiye’de çok rahat bir hesaplamayla 10 milyonun üzerinde Balkan/Rumeli kökenli nüfusun yaşadığı görülmektedir.

Aslında önemli olan Balkan/Rumeli kökenlilerin nüfusu değil bu nüfusun toplumsal düzeyde siyasette, akademide, ekonomide, sporda, sanatta, bilim ve teknolojide olan yansıması ya da diğer bir ifadeyle nüfuzudur. Bu nüfuzu sağlamanın yolu olarak önerimiz ise mikro milliyetçilik ya da bireyci vitrin çalışmaları değil bölgesel düzeyde Balkan/Rumeli aidiyetine sahip çıkıp kolektif bir bilinç ile hareket etmektir.

Balkan/Rumeli aidiyetine sahip çıkmanın en temel şartı köken, siyasal görüş, düşünce, sosyal yaşam, dini kaygı gibi farklılıkları bir tartışma konusu etmemektir. Bu farklılıklara saygı duymak ve bu farklılıklara sahip çıkanları dışlamamak Balkan/Rumeli aidiyetini güçlendirecek ve her bir üyenin birbirini benimsemesine katkı sağlayacak tek akılcı ve vicdani formüldür. Balkan Gençliği Stratejik İşbirliği Platformu’nun tercih ettiği tek yolda bu aklın ve vicdanın ve de samimiyetin yoludur. Platformun faaliyetleri boyunca kabul ettiği, öne süreceği ve de önceleyeceği tek yol Balkan/Rumeli aidiyetine ve gençliğine hizmet etme yoludur.

Balkan/Rumeli aidiyetine Balkan/Rumeli kökenliler gibi bu bölgeye ve Balkan/Rumeli gençliğine ömrünü adamış hatta harcayacak olanlarda aynı oranda gönülden sahip ve bağlıdır. Bu aidiyet sadece doğum ve kan bağıyla sahip olunacak bir aidiyet değildir. Samimiyet ve dava bilincini hisseden ve bu hislerle bölgeye ve Balkan/Rumeli gençlerine hizmet edenlerde Balkan/Rumeli aidiyetinin en doğal sahiplerindendir.

Balkan Gençliği Stratejik İşbirliği Platformu’nun en temel amacı Balkan/Rumeli aidiyetinin gençler düzeyinde sahip çıkılarak benimsenmesi, kolektif bilincin oluşması, gençlerin sıkıntılarının tespiti, raporlaştırılması, projelendirilerek uygulamaların gerçekleştirilmesidir. Platformun bir diğer önemli amacı da Balkan/Rumeli aidiyetine sahip Türkiye’deki gençler ile Balkanlardaki gençler arasında bir işbirliği köprüsü olmaktır. Platform hem bölgesel düzeyde gençler arasında bir işbirliği zeminin oluşmasına katkı sunacağı gibi bölgesel gelişmelerin gençler tarafından takibine ve buna uygun hareket edilmesine imkân sağlayacaktır.

Platform geleneğin en samimi savunucusu, geleceğin en değerli teminatıdır. Aynı zamanda Platform gelenek ile gelecek arasındaki en verimli bağdır. Platformun en temel değerleri dışlayıcı değil bütünleştirici olmak, bireyci değil kolektif bilinçle hareket etmek, mikro milliyetçiliği değil aidiyeti savunmak, vitrini değil samimiyeti öne çıkarmak, söylemi değil uygulamayı önemsemektir.

Platform toplumsal ve siyaset üstü yapısıyla siyasi, ekonomik ve benzeri çıkarlardan kendini münezzeh tutarak Balkan/Rumeli aidiyetinin ve bu aidiyet sahiplerinin ihtiyaçlarını bütüncül bakış açısıyla hep beraber savunmayı bir elzem görmektedir.

Balkan Gençliği Stratejik İşbirliği Platformu, Balkan/Rumeli aidiyetinin üstünlüğünü değil, güçlülüğünü ve değerini taşımayı, vurgulamayı ve benimsetmeyi savunmaktadır. Bu aidiyeti yaşayan ve yaşatarak geleceğe taşıyacak olan en değerli varlıkların başında gençleri görmektedir. Platform ömrünü enerji ve faaliyetlerini Balkan/Rumeli aidiyetine ve gençlere hizmet etme noktasında harcayacaktır.

Read Previous

Alman askerleri Kosova’da kalıyor

Read Next

Priştine “Adem Jashari” Uluslararası Havalimanı’nda yeni rekor