Yeni Akit yazarı Ayhan Demir, Makedonya’da yaşanan son olayları ele alarak “Böyle gitmez” başlıklı bir köşe yazısı yayınladı.
Ayhan Demir köşe yazısın şu ifadelere yer verdi;
“Makedonya, nerdeyse sorunsuz bir şekilde, eski Yugoslavya’dan ayrıldı. Ancak bağımsızlık sonrasındaki yıllar, oldukça sancılı geçti, geçiyor.
Ötelenen sorunlar, her geçen gün, büyüyor. Onuncu yıla gelmeden silahlı çatışmaya dönüşen etnik sorunlar, Ohri Çerçeve Antlaşması ile askıya alındı. Ancak bu anlaşmanın, dertlere derman olmadığı açıkça görülüyor.
Bir türlü neticelendirilemeyen hükümet kurma çalışmaları ve kanlı meclis baskını, eski hastalığın yeniden nüksettiğinin bir işaretidir.
Makedonya Sosyal Demokratlar Birliği-SDSM lideri Zoran Zaev “Mecliste yaşananlar partiler arası çatışma, etnik çatışma ile hiçbir alakası yok” dese de, ülkenin, hem siyasi hem de etnik çatışmanın eşiğinde olduğu aşikâr. Daha doğrusu iktidarlarını kaybetmek istemeyenler; siyasi çatışmayı, etnik eksene taşımak istiyorlar.
Muhammed ikbal ne güzel söylemiş: Aynı gökte uçarlar, lakin karganın dünyası başka, kartalın dünyası başkadır.
Gelinen noktada Makedonlar, Arnavutlar ve Türkler birbirlerini suçluyorlar. Her üç etnik unsur, kendi içlerindeki siyasal rakiplerini de bu suçlamalardan mahrum bırakmıyorlar.
Makedon partileri, hem Arnavut ve Türk partilerine karşı, hem de kendi içlerinde mücadele halindeler.
Arnavut partileri, daha derli toplu görünseler de değişen pek bir şey yok. Makedon partilerine mesafeliler ama onlarsız da kalamıyorlar. Türk ve diğer Arnavut partilerine ise tahammülsüzler.
Türk partileri, garip bir siyasi duruşa sahipler. Makedon partilerine, genellikle, hoşgörülüler. Arnavut ve diğer Türk partilerine ise müsamahasızlar.
Cemil Meriç şöyle der: İnsan, hafızasının gücü nispetinde acı çeker.
O halde, biraz geçmişe gidelim.
Birinci Makedonya Hükümeti, Makedonya Sosyal Demokratlar Birliği-SDSM tarafından kuruldu. Bu hükümette, Arnavut Demokratik Refah Partisi-PDP’den bakanlar da yer almıştı.
İkinci hükümet, SDSM, Liberal Parti ve Makedonya Sosyalist Partisi’nden oluşuyordu.
Üçüncü hükümet, VMRO DPMNE tarafından kuruldu. Demokratik Alternatif Partisi ve Arnavut Demokratik Partisi de bu koalisyonda yer aldılar.
Dördüncü hükümetin ortakları, SDSM ve Arnavut Demokratik Bütünleşme Birliği-BDI oldu. Türk Demokratik Partisi-TDP, SDSM öncülüğündeki seçim koalisyonda yer alarak, iki sandalye elde etti. Türk Hareket Partisi-THP ise VMRO DPMNE öncülüğündeki seçim koalisyonda, bir sandalye kazandı.
Beşinci hükümetin ortakları, VMRO DPMNE, Arnavut Demokratik Partisi-PDSH ve Yeni Sosyal Demokrat Partisi oldu. TDP, SDSM öncülüğündeki seçim koalisyonundan, iki milletvekilliği çıkardı. THP de VMRO DPMNE öncülüğündeki seçim koalisyonunda yer aldı.
Altıncı, yedinci ve sekizinci hükümetlerin ortakları ise VMRO DPMNE ve BDI oldu. TDP, VMRO DPMNE öncülüğündeki koalisyonda yer alarak, birer milletvekili çıkardı.
Yedinci hükümet kurulduğunda, SDSM öncülündeki koalisyonunda yer alan, Türk Milli Birlik Hareketi-TMBH bir sandalye kazandı. Sekizinci hükümet kurulduğunda TMBH’nin yerini Türk Hareket Partisi-THP aldı.
11 Aralık 2016’daki son seçimleri, az bir farkla, VMRO DPMNE kazandı. TDP, VMRO DPMNE’yle ve THP, SDSM’yle seçim ortaklığına giderek, birer sandalye kazandılar.
Müslüm Coşkun’dan önemli bir ikaz: Hesap yapanların dostları yoktur, hesaplarına uyan tanıdıkları vardır.
Yirmi yılın özeti: Türk partileri, Makedon partilerinin şemsiyesinden ayrılamıyorlar. Arnavut partileri ise Makedon partilerini iktidara taşıyan manivela vazifesi görüyorlar.
Cenap Şahabettin’e kulak verelim: Hayatta en zor şey, gayesiz insanlarla birlikte yaşamaktır.
Makedonya’daki Arnavut ve Türk siyasiler, sadece mevzi kapmanın peşindeler. Cephe sahibi olmaktan hiç bahsetmiyorlar. Bu durum ülkedeki Makedonların işine geliyor.
Arnavutlar ve Türkler, ülke nüfusunun yaklaşık yüzde 40’ını teşkil ediyorlar. Buna rağmen, hep Makedon Cumhurbaşkanı ve Başbakan seçiliyor.
Bunun için binlerce bahane sıralanabilir. Ancak bunu da unutmayalım: Cesareti az olanın, bahanesi çok olur.”
Kaynak: Yeni Akit