“Bir Rüyanın İnşası: Arnavutluk Sanatında Toplumcu Gerçekçilik” başlıklı sergi Pera Müzesi’nde ziyarete açıldı.
Arnavutluk sanatının toplumcu gerçekçilik dönemiyle sanatçıları buluşturan sergi basına tanıtıldı.
Suna ve İnan Kıraç Vakfı Kültür ve Sanat İşletmesi Genel Müdürü Özalp Birol, basın mensuplarına sergiyi gezdirerek, seçkideki eserlere, dönemin toplumsal yapısına ve eserlerin özelliklerine ilişkin bilgi verdi.
Toplumcu gerçekçilik sanat akımının 1934 yılında gerçekleştirilen 1. Sovyet Yazarlar Birliği Kongresinde gündeme getirildiğini ve Sovyetler Birliği rejiminin resmi sanat akımı olarak deklare edildiğini anlatan Birol, bu akımın Arnavutluk sanatında da 1940’lı yıllardan Enver Hoca’nın öldüğü 1985 yılına kadar etkili olduğunu dile getirdi.
Serginin Artan Shabani’nin küratörlüğünde gerçekleştirildiğini dile getiren Birol, şunları kaydetti:
“Toplumcu gerçekçi resimlerin en klasik örneklerinde temelde bir yeni insan figürü var. Çoğunlukla yalnız, genelde yarım ve çeyrek profille gösteriliyor. Sade ve alçak gönüllü ancak sosyalizmin inşasında kendisine güvenildiğinin de farkında. Fotoğrafı andıran birçok resimde mesleği tanıtan iş aletleriyle insanlar gösteriliyor.”
– “Ziyaretçilerimizle buluştuğumuz için çok heyecanlıyız”
Pera Müzesi Süreli Sergiler Yönetici Begüm Akkoyunlu Ersöz de salgın döneminin sanat çevresi için de unutulmayacak bir dönem olduğunu söyledi.
Ersöz, “Sergilerimizi tam hazırlamakta olduğumuz dönemde pandemi nedeniyle müzemizi ziyarete kapatmak zorunda kaldık. Çalışmalarımız yarım kaldı. Mart sonu için hazırladığımız bu sergimizi, zorunlu ayrılığımızın ardından şimdi açabiliyoruz. Ziyaretçilerimizle buluştuğumuz için de çok heyecanlıyız.” şeklinde konuştu.
Serginin, Arnavutluk sanatının yaklaşık yarım yüzyılını konu aldığını belirten Ersöz, “Arnavutluk için 1950-1990 arası sembolik bir dönem.” dedi.
Arnavutluk’un tarihsel gelişiminin çok ilginç olduğunu ifade eden Ersöz, “Osmanlı’ya dayanan ilişkilerimizden itibaren tarihsel gelişim çok ilginç sürüyor. Uzun süre komünist rejimle idare edilmiş, bu da sanata çok yansımış. Komünist rejim bazen sanatçıları zorunlu kılmış. Bir yandan da çıkan ürünlere ve sanat eserlerine baktığımızda bir dönemin tarihçesini okumamıza yardımcı oluyor.” değerlendirmesini yaptı.
Arnavutluk İstanbul Başkonsolosluğu’nun desteğiyle ve Artan Shabani küratörlüğünde gerçekleştirilen süreli sergi, 20. yüzyılın ikinci yarısında Arnavutluk görsel sanatlarına egemen olan komünist ideolojinin etkilerini resim, afiş ve çizimlerle sunuyor.
Arnavutluk sanatının 40 yılına damgasını vuran “toplumcu gerçekçilik” anlayışını, devletin sanat ve edebiyat başta olmak üzere, kültürel hayatın hemen her alanına hakim olduğu bir dönem olarak tanımlayan sergide Guri Madhi, Safo Marko, Pandi Mele, Pellumb Bylyku, Robert Permeti, Agim Faja, Zef Shoshi, Dhimiter Theodhori, Skender Kamberi, Ramazan Memishi, Kristofor Naslazi ve Lumturi Blloshmi’nin de arasında bulunduğu sanatçıların eserleri yer alıyor.
Seçkide dönemi belirleyen askeri ve politik olayların yorumlamaları, gündelik hayat ve işçi sınıfı gibi çeşitli konularda çalışmalar yer aldığı seçki 15 Kasım’a kadar Suna İnan Kıraç Vakfı Pera Müzesi’nde görülebilecek.
AA
AA