Arnavutluk Başbakanı Edi Rama: Göç anlaşması İtalya’ya özel

Euronews’e konuşan Rama, Arnavutluk’un İtalya’ya duyduğu koşulsuz sevgiden ötürü göç anlaşmasının yapıldığını vurguladı.

Perşembe günü Euronews’e açıklamalarda bulunan Arnavutluk Başbakanı Edi Rama, İtalya ile Arnavutluk arasındaki göç anlaşmasının sadece İtalya’ya “özel” olduğunu, Tiran’ın göç sorunu yaşayan başka ülkelere kapılarını açamayacağını tekrar etti.

Gün içerisinde Avrupa Parlamentosu’nda (AP) bir konuşma yapan Rama, “Bu İtalya ile yapılmış, sadece onlara özel olan bir anlaşma. Çünkü İtalya’ya karşı koşulsuz bir sevgimiz var,” vurgusunda bulundu.

Rama’nın bu açıklaması, İngiltere Başbakanı Keir Starmer’ın İtalya ile Arnavutluk arasındaki anlaşmaya “büyük ilgi” duyduğunu söylemesinden sonra geldi.

Ülkesinin pragmatik bir çözüm sunduğunu belirten Rama, anlaşmanın Avrupa Birliği’ne (AB) katılım sürecini hızlandırma maksadıyla yapılmadığını belirtti.

Arnavutluk, 10 yıldır AB’ye katılabilmek için resmi aday statüsünde.

“Bu göç anlaşmasını komşuluğun getirdiği sorumluluk hissiyle yaptık,” dedi ve ekledi, “Bu konuda ideoloji çatışmalarına girmek veya hiçbir şey yapmamaktan daha iyi olduğu kesin.”

Geçtiğimiz Kasım ayında Tiran ile Roma arasında imzalanan beş yıllık anlaşma uyarınca, İtalyan yetkililerin denizde yakaladığı göçmenler, Arnavutluk’un Shengjin limanı yakınlarındaki kabul merkezlerine gönderilecek ve iltica başvuruları İtalyan personeli tarafından hızlı bir şekilde işleme konulacak.

Başvuruları olumlu sonuçlanan göçmenlere İtalya’da sığınma hakkı verilecek. Başarısız olanlar da ülkelerine geri gönderilecek.

İtalya’nın inşasını üstlenip kontrolünde tutacağı merkezlerin 2024 baharında açılacağı söyleniyordu fakat henüz faaliyete geçmedi. Roma, Arnavutluk’taki kabul merkezlerinde her yıl 36.000 iltica başvurusunu işleme koymayı hedefliyor.

Brüksel’deki yetkililer, “AB hukukunun kapsamı dışında” olduğu gerekçesiyle anlaşmaya itiraz etmedi. Komisyon Başkanı Ursula von der Leyen, insan hakları savunucularının göçmenlerin “uzun süreli tutuklamalara ve diğer ihlallere” maruz kalabileceği ve hukuki bir belirsizlikte sıkışıp kalabileceği konusundaki uyarılarına rağmen anlaşmaya övgüde bulundu.

AB liderlerine yazdığı bir mektupta, anlaşmanın artan göçmen sorunlarını kontrol altına almada yardımcı olabilecek “ezber bozan bir düşünce örneği” olduğunu söyledi. Ayrıca göçmenlik konusundaki yenilikçi operasyonel çözümler üzerinde düşünülmesi için yeni atanan göçten sorumlu komisyon üyesine talimat verdi.

AB ülkeleri anlaşmayı inceliyor

İtalya Başbakanı Giorgia Meloni’nin Arnavutluk ile yaptığı anlaşma, İtalya’daki göçü kontrol altına alma çabalarının bir parçası olarak, blok içinde ve dışındaki başkentlerde merak uyandırdı.

Mayıs ayında Komisyon’a hitaben yazılan ortak bir mektupta, 15 üye devlet, blokun “İtalya-Arnavutluk Protokolü gibi modellere dayalı” bir ortak çaba geliştirmesi çağrısında bulundu.

Son yıllarda göç, AB ülkeleri arasında siyasi öncelikler sıralamasında en üst basamağa yerleşti. Düzensiz göçmen sayısındaki keskin artış, daha önce marjinal kalmış aşırı sağ partilerin siyasi gündemine katkıda bulunuyor.

Almanya’nın göçten sorumlu bürokratı Joachim Stamp, Rishi Sunak hükümeti tarafından finanse edilen Ruanda’daki göçmen tesislerinin, düzensiz sığınmacıları barındırmak için Avrupa planının bir parçası olarak kullanılabileceğini öne sürdü.

Stamp bu ayın başlarında Alman Table Media tarafından yayınlanan bir podcast’te, “Şu anda Ruanda dışında öne çıkan üçüncü bir ülke yok” dedi.

İtalya-Arnavutluk anlaşmasından önemli ölçüde farklı olan tartışmalı İngiltere-Ruanda anlaşması, önceki İngiliz hükümetinin uygun başvuru sahiplerine İngiltere’de sığınma hakkı sunmaya istekli olmaması nedeniyle, Starmer hükümeti tarafından Temmuz ayında iptal edilmişti.





euronews

Read Previous

BM, Srebrenitsa soykırımını dünyaya kabul ettirdi

Read Next

ABD: İsrail-Hamas arasında ateşkes yakın zamanda mümkün gözükmüyor