Timebalkan’ı ziyaret eden AK Parti Bursa milletvekili, TBMM Bosna-Hersek Dostluk Grubu Başkanı, TBMM Kosova Dostluk Grubu Başkan Vekili ve TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkan Vekili Refik Özen ile Türkiye – Balkanlar ilişkileri, Bursa’daki Rumelili vatandaşları ve Balkanlardaki FETÖ yapılanmasının durumunu konuştuk.
Seyyid EMİN / TİMEBALKAN ÖZEL
Kosovalı göçmen bir ailenin çocuğu olan AK Parti Bursa milletvekili Refik Özen, ekonomik yatırım yapmak isteyen bir iş adamının görüşmelerine katkı koymak amacıyla Kuzey Makedonya’ya geldiklerini söyledi.
Bursa milletvekili ve Rumeli çocuğu olarak en önemli misyonlardan birinin Türkiye ile Rumeli coğrafyası arasındaki ilişkilerin gelişmesine katkı koymak olduğunu belirten Özen, “Kuzey Makedonya, Bosna Hersek, Kosova, Arnavutluk, baktığımızda bizim tarihsel, kültürel birçok alanda gönül coğrafyamızda çok geniş yer tutan bölgeler. Bu anlamda da 1958’de Kosova’dan Türkiye’ye göç etmek zorunda kalan bir ailenin evladı olarak da bugün böyle bir görevi üstlenmekten büyük bir onur duyuyorum.” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin TİKA, Diyanet Vakfı, Maarif Vakfı, Yunus Emre Enstitüsü, YTB gibi kurumlarla bölgedeki varlığını hissettirmesinin oldukça önemli olduğuna dikkati çeken Özen, “Bu da sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın özellikle Balkanlara, Rumeli’ye göstermiş olduğu öneminin bir göstergesi. Bizler de bu anlamda hem siyasal anlamda hem kültürel anlamda hem ekonomik anlamda da bu ilişkilerin sürekli gelişmesi için çaba sarf ediyoruz.” şeklinde konuştu.
– Balkanlar en parlak dönemlerini Osmanlı döneminde yaşamış
Tarihsel sürece bakıldığında Balkanların en parlak dönemlerini Osmanlı döneminde yaşadığını kaydeden Özen, Balkan coğrafyasında ortaya konan imaret, han, hamam, cami gibi tarihi eserlerin Türkiye ve Osmanlı’nın her gittiği yerdeki ihya etme anlayışını gösterdiğini belirterek şöyle konuştu:
“Bugün belki Batı ile bizim bu emperyalist anlayışla en büyük farkımızda o. Batı’nın anlamadığı ya da anlamak istemediği bir mesele de bu. Bizler fethi anlayışı derken ihya etmekten kaynaklanan bir anlayıştır. İşgal etmek, sömürmek demektir ama feth etmek ihya etmek demektir. Dolayısıyla Osmanlı’nın yaklaşık 400-500 yıl hüküm sürdüğü bu coğrafya o dönemlerde en parlak dönemlerini yaşamıştır, barış getirmiştir, huzur getirmiştir. Ne zaman ki Osmanlı bu coğrafyadan 1912’den sonra çekilmiş, maalesef huzur da kalmamış, barış da kalmamış.”
Balkan ülkeleriyle siyasi anlamda ilişkileri “oldukça iyi düzeyde” olarak nitelendiren AK Parti Bursa milletvekili Refik Özen, “Bunu ekonomik anlamda da geliştirelim istiyoruz. İş adamlarımızla da gerek burdaki yatırımlarla, ticaretle daha üst seviyeye getirelim istiyoruz. Kurumlarımızla da tarihsel, kültürel bu uzun yıllara dayanan birlikteliğimizin devamını arzu ediyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.
– “Rumeli insanı zanaatkardır”
Bursa’nın özellikle ticari ve sanayi alanında gelişmesinde Rumeli’den göç eden insanların çok büyük katkısı olduğunu söyleyen Özen, “Çünkü Rumeli insanı zanaatkardır. Mutlaka elinden bir iş gelir ve bugün gerek makine sanayinde gerek otomotiv yan sanayinde ve gerek diğer alanlarda Bursa, Türkiye’nin ihracatta ikinci büyük şehri ise burada Rumeli insanının çok büyük katkısı vardır. Biz arzu ediyoruz ki bu ilişkileri göç ettiğimiz bu coğrafyada katkı koyma anlamında bir katma değer oluşturalım.” ifadelerini kullandı.
Osmanlı’nın terk etmek zorunda kaldığı birçok şehir olduğunu fakat içlerinde “bizim” denilen şehir sayısının az olduğunu ifade eden Özen, “Biz ancak bizim Üsküp deriz, bizim Prizren deriz, bizim Kalkandelen deriz. Bu bizim ifadesi aslında bu coğrafyalardan kopmadığımızın da göstergesi. Çünkü buraya kim gelse Türkiye’den farklı bir şehirde olduğunu hissetmez. Bir Anadolu şehrinde gezdiğini hisseder, bu ruhu görür. O yüzden bu ruhun kaybolmaması çok önemli. Bu ruhun kaybolmamasında sizlerin yapmış olduğu çalışmalar çok önemli.” diye konuştu.
Bursa’nın bu coğrafyadaki tarihi eserlerin ihya edilmesinde önemli bir görev üstlendiğini vurgulayan Özen, “Önceki Büyükşehir Belediye Başkanımız Recep Altepe başkanımız başta olmak üzere Bursa Büyükşehir Belediyesi gerçekten buradaki tarihi eserlerin restorasyonunda, ayağa kalkmasında çok büyük görev üstlendi. Bu görev de Bursa’nın olmalıydı.” açıklamalarında bulundu.
– “Buradaki tarihi eserler Osmanlı’nın bu coğrafyadaki mührü niteliğinde”
Balkanlardaki Osmanlı eserlerinin buralardaki var oluşun ispatı olduğunun altını çizen Özen, “Dolayısıyla buradaki tarihi eserler Osmanlı’nın bu coğrafyadaki mührü niteliğinde olan eserler. Bu mühürlerin silinmemesi lazım, yaşatılması lazım. O anlamda da bu restorasyon çalışmaları çok önemliydi. Dolayısıyla hem bunları bir yandan devam ettirmek hem ekonomik ticari ilişkileri geliştirmek, kültürel ilişkileri geliştirmek, siyasi ilişkileri geliştirmek İnşallah bunu hep birlikte devam ettireceğiz.” şeklinde konuştu.
15 Temmuz’da Türkiye’nin acı bir tecrübeden geçtiğini belirten Özen, “15 Temmuz hain darbe girişimi gibi Türkiye’yi işgal etme niyetiyle başlatılan ama hamdolsun milletin ve sayın Cumhurbaşkanımızın dirayetiyle bir şekilde önlenen bu darbe girişimini gerçekleştirmek isteyen teröristlerin Balkan coğrafyasındaki varlığıyla ilgili mücadelemiz devam ediyor.” dedi.
– “Muhataplarımızın bu konudaki hassasiyetlerimizi daha fazla dikkate alacaklarını ümit ediyoruz”
Gerçekleştirilen her resmi ve gayrı resmi ziyaretlerde söz konusu yapının buralardaki varlıklarının bir şekilde sonlandırılmasıyla ilgili ısrarlarını sürekli ifade ettiklerini kaydeden milletvekili Refik Özen, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Diyoruz ki muhataplarımıza ‘Bize bu acı tecrübeyi yaşatanlar, kendi halkına silah doğrultan, bomba atan bu hainler yarın öbür gün aynısını size yapacaklar. Tedbirinizi alın. O yüzden bu hainlere fırsat vermeyin’ diyoruz. İnşallah belli mesafeler katetsek de istediğimiz tam neticeyi alabilmiş değiliz. İnşallah bu ısrarımızı sürdürüyoruz. Muhataplarımızın da bu konudaki hassasiyetlerimizi daha fazla dikkate alacaklarını ümit ediyoruz.”
Timebalkan’a başarılar dileyen Özen, “Ben Balkan coğrafyasındaki birçok haberi Timebalkan sayesinde öğreniyorum. Önemli bir görevi yerine getiriyorsunuz. Hem bu coğrafyanın hem de Türkiye’nin doğru bilgilenmesinde tarafsız, objektif bir yayıncılık politikası izliyorsunuz. O yüzden ben sizleri ekibinizi tekrar kutluyorum. Daha iyi çalışmalara imza atacağınıza inanıyorum.” diyerek sözlerini noktaladı.
