ABD Dışişleri Bakanlığının Batı Balkanlar Özel Temsilcisi Gabriel Escobar, Bosna Hersek’te savaşın olmayacağını söyledi.
Bosna Hersek’te devam eden siyasi krizi görüşmek üzere başkent Saraybosna’ya gelen Escobar, Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Konseyi Başkanı Zeljko Komsic, Konseyin Boşnak üyesi Sefik Dzaferovic ve Sırp üyesi Milorad Dodik ile ayrı ayrı görüştü.
Görüşmelerin ardından açıklamalarda bulunan Escobar, Dodik’in ayrılıkçı söylemleriyle büyüyen krize ilişkin, “Bosna Hersek’teki liderlerden duyacağınız tek şey burada savaş olmayacağıdır.” dedi.
Dodik ve Sırp yetkililerin, eski Yüksek Temsilci Valentin Inzko’nun soykırım inkarını suç sayan bir yasa çıkartmasını boykot etmeleri kararıyla başlayan ve Sırp lider Dodik’in Bosna Hersek’in iki entitesinden biri olan Sırp Cumhuriyeti’nin (RS) bağımsızlığını ilan edeceğini söylemesiyle büyüyen krizi değerlendiren Escobar, “Dodik ile oldukça verimli bir görüşme yaptık. Aldığı kararlardan dönme ihtimali yüksek. Ülkedeki siyasi kriz yatırımcıların gelişini de olumsuz etkiliyor.” ifadesini kullandı.
Komsic de ABD’nin Bosna Hersek’te 1992-1995’te yaşanan savaşı sonlandıran Dayton Barış Antlaşması’na aykırı hiçbir adımı kabul etmeyeceğini ifade ederek “Escobar, Bosna Hersek’te savaş olmayacağını söyledi. ABD, krizin suni olduğu görüşünde.” diye konuştu.
Dzaferovic de ABD’nin Bosna Hersek’in toprak bütünlüğü ve egemenliğini desteklediğini belirterek bu gerilimlere en güzel cevabın Bosna Hersek’in Avrupa Birliği’ne (AB) entegrasyonu olacağını kaydetti.
Krizin baş aktörü Dodik’ten “Müslüman ordu” açıklaması
Bosna Hersek’te siyasi krize neden olan Dodik de görüşmenin ardından yaptığı açıklamada, ülkedeki çatışma söylemlerinin hiçbir dayanağı olmadığını söyleyerek Escobar’ı kendi siyasi seçenekleri ile 6 ayda hazırlamayı planladıkları mevzuata ilişkin bilgilendirdiğini belirtti.
Bosna Hersek Ordusunda Sırp ve Hırvat asker kotalarının doldurulamadığını savunan Dodik, “Çünkü bu orduya tabi olmak istemiyorlar. Bizim isteğimiz asker sayısının düşürülmesi, zira Müslüman bir ordu istemiyoruz.” dedi.
Dodik, Dayton’a karşı çıkmak yerine antlaşmanın gereğine uygun hareket ettiklerini ifade ederek “sorgulayıcı” kararlara karşı olduklarını sözlerine ekledi.
Bu arada Dodik’in hafta sonu Macaristan Başbakanı Viktor Orban ve Slovenya Başbakanı Janez Jansa ile görüşmesi de dikkati çekti.
Bosna Hersek’teki siyasi kriz
Dodik ve Sırp yetkililerin, eski Yüksek Temsilci Valentin Inzko’nun 23 Temmuz’da soykırım inkarını suç sayan bir yasa çıkartmasını boykot etmeleri kararıyla başlayan siyasi kriz, Sırp lider Dodik’in RS’nin bağımsızlığını ilan edeceğini söylemesiyle giderek büyümüştü.
Yüksek Temsilcilik Ofisinin (OHR) yürürlüğe koyduğu tüm yasal değişiklikleri inkar eden Dodik, savaşı sonlandıran Dayton Antlaşması’nın özüne dönülmezse ordu, yargı ve vergilendirme sistemlerinde radikal adımlar atacağını ifade etmişti.
Dodik, ulusal düzeyde yetkili Bosna Hersek İlaç ve Tıbbi Malzeme Kurumunun yetkilerini RS bünyesinde kurulacak yeni bir kuruma devretmeye ilişkin kanun teklifinin RS Meclisinde kabul edilmesini sağlamıştı.
Entite düzeyinde kurulacak bir kurumun varlığı RS’nin “paralel” bir devlet hazırlığında olduğu şeklinde nitelendirilirken, Dodik’in bu ayrılıkçı söylemleri ve hareketleri Bosna Hersek’te yeniden savaş olur mu sorularını gündeme getirmişti.
AA