Hırvatistan’ın ev sahipliğinde gerçekleştirilen Avrupa Birliği (AB) Dışişleri Bakanları (Dış İlişkiler Konseyi) Olağanüstü Toplantısı’nda Suriye’deki son gelişmeler, Türkiye-Yunanistan sınırındaki sığınmacı hareketliliği ve AB’nin Türkiye ve Rusya ilişkileri ele alındı.
AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell ile AB Konseyi Dönem Başkanlığını yürüten Hırvatistan’ın Dış ve Avrupa İşleri Bakanı Gordan Grlic Radman, başkent Zagreb’deki toplantının ardından açıklamalarda bulundu.
Borrell, AB üyesi ülkelerin toplantıda bir kez daha Yunanistan’a desteklerini yinelediklerini belirterek, bugünkü toplantıda özellikle AB’nin dış sınırlarında yaşanan yeni gelişmelere odaklandıklarını aktardı.
Sığınmacıların AB’ye yasa dışı yollardan girmelerinin kabul edilemeyeceğini kaydeden Borrell, AB’nin uluslararası hukuk ve AB hukuku çerçevesinde gerekli tüm tedbirleri alacağını söyledi.
Borrell toplantıda ayrıca İdlib’deki son gelişmelerin de ele alındığını aktararak, bölgedeki ağır insani krizin çözümü için bir an önce harekete geçilmesi gerektiğini ifade etti.
Suriye’nin geleceğine dair 29-30 Haziran’da Brüksel’de konferans düzenlenmesi kararı aldıklarını bildiren Borrell, bu toplantının Suriye’de barışçıl bir çözüm bulmak adına uluslararası toplumun büyük bir kısmını aynı masada toplayacağını aktardı.
Toplantının ortak bildirisinde çatışmaların bir an önce sonlandırılması gerektiğine de vurgu yaptıklarını kaydeden Borrell, Türkiye ile Rusya’nın uzlaşma sağladığı ateşkesin, bölgeye insani yardım ulaştırılmasına daha iyi imkan sağlamasını temenni etti.
Türkiye-AB ilişkilerine de değinen Borrell, Türkiye’de 4 milyon sığınmacının bulunduğunu anımsatarak, Türkiye’nin dünya üzerinde en fazla sığınmacıya ev sahipliği yapan ülke olduğunu anımsattı.
Borrell, “Türkiye’nin üzerindeki baskıyı anlamalıyız. Suriye tarafından Türkiye’ye gelmek için bekleyen çok sayıda insan da var. Bu sorunu görmeli ve çözümüne katkı sağlamalıyız.” değerlendirmesinde bulundu.
– “21. yüzyılda hala savaşların yaşanıyor olması düşünülemez”
Radman ise toplantının çok kapsamlı ve etkili olduğunu belirterek, Suriye’deki ve özellikle de İdlib’deki mevcut durumu ele alma imkanı bulduklarını aktardı.
İdlib’de yaşananları endişe verici şeklinde nitelendiren Radman, “Yaşanan insani kriz trajik bir hal aldı. 21. yüzyılda hala savaşların yaşanıyor olması düşünülemez.” dedi.
Radman, dün akşam duyurulan ateşkesin Yunanistan sınırındaki sığınmacı hareketliliğinde de kilit role sahip olabileceğini belirterek, AB’nin dış sınırlarındaki ülkelere destek vermeye devam edeceklerini söyledi.
AB’ye “aday ülke” statüsündeki Türkiye’nin 4 milyon sığınmacıya ev sahipliği yaptığını hatırlatan Radman, “Türkiye ile siyasi diyaloğun sürdürülmesi son derece önemli.” dedi.
Radman, sığınmacı sorununun üstesinden gelebilmek için Güneydoğu Avrupa ülkeleri ile AB arasındaki iş birliğinin artırılması gerektiğini vurguladı.
– Ortak açıklama yayınlandı
Öte yandan, Suriye’deki son gelişmeler, Türkiye-Yunanistan sınırındaki sığınmacı hareketliliği ve AB’nin Türkiye ve Rusya ilişkileri ele alındığı toplantının ardından yapılan ortak açıklamada da Esed rejimine acilen müzakere masasına geri dönme çağrısında bulunuldu.
Açıklamada, “Sağlık kurumları ve okullara, rejim ve destekçilerinden kaçanların bulunduğu bölgelere gerçekleştirilen ve sivilleri de hedef alan saldırılar asla kabul edilemez. Bu saldıralar sona ermeli. AB’nin tüm savaş suçluları ve insanlığa karşı suç işleyenlerin cezalandırılması gerektiği yönündeki görüşünü tekrarlıyoruz.” ifadelerine de yer verildi.
AA
