Azerbaycan Cumhuriyeti’nin Bulgaristan Cumhuriyeti Büyükelçiliği, 17 Ocak 2020’de Sofya Merkez Askeri Kulübü’nde 20 Ocak trajedisinin 30. yıldönümü için bir anma töreni düzenledi.
Törene devlet kurumlarının ve ülkede akredite olunmuş diplomatik misyonların yetkilileri, kamu ve kültürel temsilciler katıldılar.
Etkinlikte konuşan Büyükelçi Nargiz Gürbanova, Azerbaycan’ın modern tarihinin kanlı sayfası olan 20 Ocak trajedisinin 30. yıldönümüne katılımlarından dolayı konuklara teşekkür etti. Trajedi zamanı 137 silahsız kişinin katledildiğini, 744 kişinin yaralandığını ve 841 kişinin yasadışı bir şekilde tutuklandığını söyledi.
Büyükelçi, Sovyetler Birliği Komünist Partisi ve hükümetinin önyargılı iç politikası ve M.Gorbachev’in başarısız perestrojisinin sonucu olarak 1980’lerin sonunda Sovyetler Birliği’nin dağılma sürecine başladığını, Azerbaycan da dahil olmak üzere milli azadlıg harekatının canlandığını kaydetti. Sovyet liderliğinin siyasal yollarla çözümün imkansızlığını anladığını, bunun yerine teröre başvurduğunu ve Azerbaycan’da “Ermeni kartı”nı ustaca kullandığını söyledi. İlave olundu ki, Ermenistan’ın Azerbaycan’a karşı başlattığı temelsiz toprak iddialarını ve 250.000’den fazla Azerbaycanlının Ermenistan topraklarından sınır dışı olunmasını önlemek yerine, Sovyet liderliği silahlı gruplar ve Azerbaycan’daki “milliyetçi aşırılık yanlıları ve mücahitler” tarafından şiddet yoluyla iktidarı ele geçirmeni önlemek bahanesi altında şehre ordu gönderdi. SSCB Devlet Güvenlik Komitesi’nin Alfa grubunun cumhuriyet televizyonunun güç bloğunu havaya uçurduğu, diğer medya kuruluşlarının faaliyetlerini durdurduğu, böylece kamuoyunu ve uluslararası toplumu haberlere erişimden mahrum ettiği kaydedildi.
Operasyon sırasında sivillerin öldürüldüğünü ve hatta ambulansların saldırıya uğradığını belirten N.Gurbanova, 20 Ocak olaylarının o denem Sovyet güçlerinin en acımasız askeri müdahalesi olduğunu söyledi. Katılımcılar 20 Ocaktaki şiddetin İnsan Hakları İzleme Örgütü tarafından Sovyet ordusunun toplu cezası kimi değerlendirildiği ve Azerbaycanlı sivillerin direnişiyle bağdaşmadığı konusunda bilgilendirildi. İfade olundu ki, trajedi SSCB Savunma ve İçişleri Bakanlığı ve Devlet Güvenlik Komitesi özel kuvvetleri tarafından SSCB lideri Mikhail Gorbaçov’un doğrudan talimatı altında SSCB İçişleri Bakanı Dmitry Yazov ve İçişleri Bakanı tarafından organize edildi.
Trajedinin milliyet, yaş, cinsiyet veya sosyal statüden bağımsız olarak silahsız insanların hayatına mal olduğu bildirildi: 13 yaşındaki Larisa Mammadova, üç çocuk annesi Farida Abbasova, yeni evli Ilham ve Fariza. Çiftin kaderi hakkında konuşurken, evlendikleri 30 Haziran’ın daha sonra Azerbaycan’da Sevgililer Günü olarak kutlandığı bildirildi.
N.Gurbanova, bu terör eylemine ilk itiraz ve siyasi değerlendirmesinin Azerbaycan halkının milli lideri Haydar Aliyev tarafından verildiğini söyleyerek Haydar Aliyevin 21 Ocak 1990’da Azerbaycan’ın Moskovadakı Daimi Temsilciliğine geldiğini ve silahsız insanlar için Sovyetler Birliği’ni suçlayan ve trajedinin faillerini ifşa eden bir basın toplantısı düzenlediğini bildirdi. Haydar Aliyev’in Azerbaycan’daki hükümete dönmesinin ardından, Parlamentonun 1994’te onun inisiyatifiyle 20 Ocak trajedisinin siyasi ve yasal değerlendirmesini yayınladığı belirtildi. Daha sonra, N. Gurbanova, 1990 trajedisinin ulusal bir yas günü olmakla birlikte, Azerbaycan’ın bağımsızlık ve toprak bütünlüğü uğrunda mücadele tarihinde kahramanca bir sayfa olduğunu söyledi.
Etkinlikte, 20 Ocak olaylarını tanıkların ifadeleriyle canlandıran “Çalışma Sayısı 2. Kara Ocak” adlı bir belgesel yayımlandı. Daha sonra Bulgar piyanist Ani Lincheva tarafından Azerbaycan, Bulgar ve dünya klasiklerinin eserlerini ifa olundu. Etkinliğin sonunda, 20 Ocak gecesi hayatlarını feda eden Azerbaycanlıların anısına saygı göstermek için ihsan masası açıldı.
Kırcaalihaber