Türkiye Cumhuriyeti Üsküp Büyükelçiliği’nde, bu sabah, “Çanakkale Zafer Bayramı ve Şehitler Günü” münasebetiyle anma töreni düzenlendi.
Hüsamettin Gina / Аydın Davud
Tören bir dakikalık saygı duruşu ve İstiklal marşının okunması ile başladı. Törene Büyükelçilik personelinin yanı sıra Üsküp’in TİKA ve Yunus Emre Türk Kültür Merkezi mensupları da katıldı.
Törende konuşan Türkiye Cumhuriyeti Üsküp Büyükelçisi Ömür Şölendil, şanlı Çanakkale Zaferi’nin 101. yıldönümünde o zaferi bizlere bağışlayan aziz şehitlerimizi andığımız bugün, bütün dünyanın önünde saygı ile eğildiği bu eşsiz zaferin 101. yıldönümünü gururla idrak ettiklerini vurguladı.
“Dünyanın önünde saygıyla eğildiği bu eşsiz zaferin 101. yıldönümünü gururla idrak ediyoruz”
Büyükelçi Şölendil, “Dışişleri Bakanlığı olarak biz de yurt dışı görevleri sırasında 28 ayrı terör saldırısında maalesef 40 görevlimizi şehit verdik. Ancak hiçbir menfur saldırı devletimizi ve milletimizi en etkili bir biçimde temsil etme ve koruma hususunda bizleri yıldıramayacaktır. Tarih bilincimiz, vatan ve millet sevgimiz, al bayrağımızın ve şehitlerimizin aydınlattığı yolda, her koşulda ülkemizi canımız pahasına savunmayı sürdürmemiz için gerekli irade ve gücü bize vermektedir” şeklinde konuştu.
Büyükelçi Şölendil, “Şanlı Çanakkale Zaferi’mizi ve o zaferi bizlere bağışlayan aziz şehitlerimizi andığımız bugün, tüm dünyanın önünde saygıyla eğildiği bu eşsiz zaferin 101. yıldönümünü gururla idrak ediyoruz. Ülkemizin bağımsızlığı, vatanın, milletin bütünlüğü ve Türkiye Cumhuriyeti’nin hak ve menfaatlerini koruma uğruna hain saldırılar sonucu hayatlarını kaybeden tüm şehitlerimizi topluca anma çerçevesinde bu tarih 4768 sayılı kanunla ‘Şehitler Günü’ olarak kabul edildi” ifadelerini kullandı.
“Tek yürek halinde direnen yüce milletimizin gösterdiği destanlaşmış bir zaferin adıdır Çanakkale”
Türkiye Cumhuriyeti Üsküp Büyükelçiliği Askeri Ataşesi Kurmay Albay Gökhan Yiğittürk, Çanakkale savaşının tarihine değinerek “Bütün isimli ve isimsiz kahramanlar ebedi varlığımızın teminatı olmuştur” dedi.
Kurmay Albay Gökhan Yiğittürk, “Uğrunda büyük bedeller ödenen aziz vatanımız ve göklerde hür bir şekilde dalgalanan şanlı al bayrağımız, şehitlerimizin ve gazilerimizin bizlere bıraktıkları kutsal emanetlerdir. Canları pahasına mücadele ederek bu toprakları vatan yaparak isimli isimsiz bütün kahramanlar ebedi varlığımızın teminatı olmuşlardır. Bugün aynı zamanda bir ulusun küllerinden yeniden dirilerek, varoluş mücadelesi verdiği, yenilgiler ve toprak kayıplarıyla uzun yıllar süren umutsuzluğa ve kötü gidişe son vererek yeniden itibar kazandığı, harp tarihine altın harflerle yazılmış bir kahramanlık destanı olan Çanakkale Zaferi’nin 101. yıldönümü kutlamalarının da haklı gururunu yaşıyoruz” şeklinde konuştu.
Çanakalle Zaferi’nin tarihine değinen Kurmay Albay Gökhan Yiğittürk, Balkan savaşlarından gururu kırılmış olarak çıkan Mehmetçik, Çanakkale’de vatanı uğruna ortaya koyduğu eşsiz kahramanlık ve fedakarlıkla “Çanakkale Geçilmez”i tüm dünyaya haykırdığını hatırlattı.
Gökhan Yiğittürk, “Dönemin süper güçlerinden oluşan düşmanın sayı ve teknik üstünlüğüne rağmen, vatan ve bağımsızlık söz konusu olduğunda, canı dahil bütün varlığını ortaya koyarak, yediden yetmişe birlik ve beraberlik duygusuyla kenetlenip, tek yürek halinde direnen yüce milletimizin gösterdiği destanlaşmış bir zaferin adıdır Çanakkale. Gecenin karanlığında Erenköy Koyu’nda döşediği mayınlarla deniz savaşının kaderini değiştiren Nusret mayın gemisinin, ‘Bir hilal uğruna Ya Rab ne güneşler batıyor’ mısralarına ilham kaynağı olan ve sancağını korumak uğruna tüm personeliyle şehit olan 57. alayın, insan üstü bir güçle tek başına kaldırdığı 215 kilogramlık mermiyle düşman gemilerini boğazın serin sularına gömen Seyyid Onbaşı’nın, menüsü sadece üzüm hoşafı ve ekmek olan kınalı kuzuların, ‘Ben size taarruz etmeyi değil, ölmeyi emrediyorum’ diyerek harbin kazanılmasında önemli rol oynayan Mustafa Kemal Atatürk’ün efsaneleştiği bir destandır Çanakkale” ifadelerini kullandı.