Şentop, 21 Aralık Türkçe Eğitim Günü vesilesiyle düzenlenen sempozyuma katıldı

21 Aralık Türkçe Eğitim Günü kutlamaları çerçevesinde başkent Üsküp’te “Balkanlar ve Doğu Avrupa’da Türk Kültürü’nün Kaybolan Değerleri” Sempozyumu düzenlendi.

Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığının (TİKA) ile Yunus Emre Enstitüsü destekleriyle Makedonya Türk Sivil Toplum Teşkilatları Birliği (MATÜSİTEB) tarafından düzenlenen sempozyumun açılışına TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Kuzey Makedonya Meclis Başkanı Talat Caferi, Kuzey Makedonya Kültür Bakanı Hüsni İsmaili, Kuzey Makedonya Anayasa Mahkemesi Başkanı Salih Murat, Türkiye’nin Üsküp Büyükelçisi Hasan Mehmet Sekizkök, MATÜSİTEB Genel Başkanı Hüsrev Emin, Türk kurum ve kuruluşların temsilcileri, milletvekilleri, akademisyenleri iş adamlarının yanı sıra çok sayıda davetli katıldı.

TBMM Başkanı Şentop yaptığı konuşmada, önemli toplantıda olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, “Sizlere, Rumeli ve evladı-ı Fatihan sevdalısı Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın selam ve muhabbetlerini iletmek istiyorum.” dedi.

1926 yılında bu topraklardan, Gevgeli’den Türkiye’ye hicret etmiş bir ailenin mensubu olarak, ata topraklarında nezih bir topluluğa seslenme bahtiyarlığından duyduğu memnuniyeti belirterek, “Bu sempozyum, çok önemli bir başlığı tartışmak üzere gerçekleştiriliyor. Verimli müzakerelerin gerçekleşeceğine, önemli neticelere ulaşılacağına inanıyorum. Bütün katılımcılara ve dinleyicilere başarılı bir toplantı temenni ediyorum.” şeklinde konuştu.

Çağın en temel fikrî açmazlarından, meselelerinden birisinin kavramları yerli yerine oturtamamak olduğunu ifade eden Şentop, Kültür kavramı üzerinde durarak, “Yani kültür, hem sabit, hem değişken; hem toplumu şekillendiren, hem de toplum tarafından şekillendirilen bir niteliğe sahiptir.” değerlendirmesinde bulundu.

Dilin kültürü inşa eden kurumlar arasında olduğunu kaydeden Şentop, dilin bir özelliğinin de, hem kültürü inşa eden, hem de onu sonraki nesillere aktaran bir işleve sahip olması olduğunu söyledi.

Bir düşünürün insanların hem bir coğrafyanın hem de bir çağın mensubu olduğu sözünü anımsatan Şentop, “Bizler, hem Türkiye’nin, Kuzey Makedonya’nın, Arnavutluk’un, Bulgaristan’ın; hem de içinde yaşadığımız modern çağın, küresel zamanın mensubuyuz. İşte kültürü, kültürel değer adını verdiğimiz prensipleri ve öncelikleri, bu iki zaviyeden değerlendirmeliyiz.” diye konuştu.

Sempozyumun başlığı olan Türk kültürünün hangi değerleri kaybettiği konusunda aşağı yukarı bir mutabakat olduğunu kaydeden Şentop, bu değerlerin kaybına nelerin sebep olduğunun tefekkür edilmesi gerektiğini söyledi.

Türk yemeklerinin önemine dikkati çeken Şentop, Türk mutfağının bu kadar zengin olmasının sebebinin hazza ve yemeye düşkünlükten gelmediğini belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:

“Kanaatimce bunun açıklaması başka yerde aranmalı. Türkler, en güzel yemeklerini kendileri için değil, misafirleri için hazırlar. Misafir ağırlamayı çok seven, misafiri Tanrı’nın lütfu ve bereket kaynağı olarak gören Türklerin zengin bir mutfağa sahip olması gayet tabiîdir. Fakat tek sebep bu da değildir. Mutfağımızın zengin olmasının bir diğer sebebi de, farklı kültürlerle temas konusunda istekli ve iyi niyetli olmamızdır.”

Modern anlayışın cemiyeti parçalayan, aileyi bölen ve bireyi sadece kendi menfaati için acımasızca rekabet eden bir hale büründürdüğünü ifade eden Şentop, bu egosantrik, ben-merkezci ahlakın insanı sürüklediği yerin derin ve trajik bir yalnızlık olduğunu söyledi.

Sadece Türk toplumunun değil, bütün toplumların en temel sorunlarından birinin ötekine vandallık, umursamazlık hatta düşmanlık olduğunu kaydeden Şentop, “Son yıllarda yükselişini kaygıyla izlediğimiz bu durum, yabancı düşmanlığının, İslamofobyanın ve bazı durumlarda Türk karşıtlığının temel sebebidir.” diye konuştu.

Son yüz elli yılda büyük acılara muhatap olmuş, derin ve kanlı trajediler yaşamış bu toprakları yeniden barış ve selamet adasına getirmenin mümkün ve gerekli olduğunu ifade eden Şentop, “Bu konuda en büyük çaba da, farklı milletten insanların barış içinde yaşadığı Kuzey Makedonya halklarına düşmektedir. Türk topluluğu da bu konuda öncü ve yapıcı olmalıdır.” ifadelerini kullandı.

Kuzey Makedonya Meclis Başkanı Caferi de hitap etmekten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, “Bu fırsattan istifade ederek Türk topluluğundaki vatandaşlarımızın 21 Aralık Türkçe Eğitim Günü’nü tebrik ediyorum. Kuzey Makedonya‘daki Türkçe Eğitim Günü resmi bayramlar yasası ile resmileşmiş olan ve ülkemizin farklı topluluklara yönelik saygın yaklaşımının bir diğer önemli nişanesidir.” diye konuştu.

Türkiye’nin Kuzey Makedonya‘nın NATO üyeliğine destek verdiğini anımsatan Caferi, Kuzey Makedonya‘nın NATO üyeliği protokol anlaşmasının TBMM’de onaylanmasından dolayı TBMM Başkanı Şentop’a teşekkürlerini iletti.

Caferi, ayrıca iki ülke vatandaşları arasındaki dostluk ve aile bağlarının bölgedeki tüm ülkeler için örnek teşkil ettiğini söyledi.

MATÜSİTEB Başkanı Emin ise Balkanlar ve Doğu Avrupa’dan 13 ülkeden 20’ye yakın Türkologun tebliğlerini sunacaklarını belirterek, “İnşallah bu etkinlikler vesilesiyle güzel vakit geçirmenizi ve 21 Aralık Türkçe Eğitim Bayramı’nı hep birlikte çoşkuyla ve ileriye yönelik daha da güzel günler gelmesi temennisiyle hepinizi selamlayarak Allah’a emanet ediyorum. 21 Aralık Türkçe Eğitim Bayramımız kutlu ve mutlu olsun” diye konuştu.

TBMM Başkanı Mustafa Şentop’a katılımlarından dolayı teşekkür eden Emin , “Bugün de bizi yalnız bırakmadığınız için özellikle Türkiye Cumhuriyeti’nden hemşerimiz, büyüğümüz, başkanımıza özellikle teşekkür etmek istiyorum.” dedi.

 

AA

Read Previous

TBMM Başkanı Şentop, Kuzey Makedonya Meclis Başkanı Caferi ile görüştü

Read Next

Cumhurbaşkanı Pendarovski Türkçe Eğitim Bayramı’nı kutladı

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *