Avrupa İstatistik Kurumu (Eurostat) verilerine göre 2017 yılında 112,9 milyon insan veya AB nüfusunun % 22,5’i yoksulluk veya sosyal dışlanma riski altındaydı. Bu demektir ki sosyal harcamalardan sonra yoksulluk riski, ciddi maddi yoksunluk ya da düşük istihdam düzeyi olmak üzere bu üç koşullardan birisi ortadaydı. 2009 ve 2012 yılları arasında art arda üç kez artarak yaklaşık % 25’e ulaştıktan sonra AB’de yoksulluk veya sosyal dışlanma riski altında olan kişilerin sayısı azaldı.
En yüksek risk Bulgaristan’da
2017 yılında nüfusun üçte birinden fazlası, Bulgaristan (% 38,9), Romanya (% 35,7) ve Yunanistan (% 34,8) olmak üzere üç üye devlette yoksulluk veya sosyal dışlanma riski altındaydı. Diğer uçta yoksulluk veya sosyal dışlanma riski altındaki insanların en düşük oranda olduğu Çek Cumhuriyeti (% 12,2), Finlandiya (% 15,7), Slovakya (% 16,3), Hollanda (% 17), Slovenya ve Fransa (her ikisinde de % 7,1) ve Danimarka ((% 17,2) bulunuyor. 2008 yılında Bulgarların % 44,8’i bu kategorideydi.
Bulgaristan’da AB’de en yüksek oranda olmak üzere yoksulluk veya sosyal dışlanma riski altındaki kadınların oranı % 40,4, erkeklerin oranı % 37,2’dir. 18 yaşın altındakilerin % 41,6’sı (Romanya’dan sonra AB’de ikinci sırada) ve 65 yaşın üzerinde olanların % 48, 9’u (yine AB’de birinci), çocuksuz hane halklarının % 40,3’ü (AB’de birinci), çocukları olanların % 37,5’i (yine AB’de birinci), işçilerin % 23, 3’ü (Romanya’dan Birlik’te ikinci) ve işsizlerin % 74,5’i (Almanya ve Norveç’ten sonra AB’de üçüncü) böyle bir risk altındadırlar.
En düşük risk Polonya’da
Verilerin 2017 yılı için geçerli olduğu üye devletler arasında yoksulluk ve sosyal dışlanma riski, 2008’den bu yana 10 ülkede artmıştır. Risk en yüksek oranda Yunanistan (2008’de % 28,1’den 2017’de % 34,8’e veya % 6,7), İtalya (% 3,4), İspanya (% 2,8), Hollanda (% 2,1), Kıbrıs (% 1,9) ve Estonya’da (% 1,6) artmıştır. Risk en düşük oranda Polonya’da (% 30,5’ten % 19,5’e ya da % 11), ardından Romanya (% 8,5), Letonya (% 6) ve Bulgaristan’da (% 5,9) azaldı.
AB’deki insanların % 16,9’u sosyal transferlerden sonra yoksulluk riski altındaydı; bu da, kullanılabilir gelirlerinin ulusal yoksulluk riski eşiğinin altında kaldığı anlamına geliyor. Bu kişilerin payı 2016 yılına göre (% 17,3) biraz azalırken 2008’e göre (% 16,6) hala yüksektir.
Romanya’da (% 23,6), Bulgaristan’da (2008’te % 21,4’e karşılık% 23,4), Litvanya’da (% 22,9), Letonya’da (% 22,1) ), Estonya’da (% 21), İtalya’da (% 20,3) ve Yunanistan’da (% 20,2) beş kişiden birden fazlası yoksulluk riski altındadır. Bu pay oranı en düşük seviyede Çek Cumhuriyeti’nde (% 9,1), Finlandiya’da (% 11,5), Danimarka ve Slovakya’da (her ikisi de % 12,4), Hollanda’da (% 13,2), Fransa ve Slovakya’da (her ikisi de % 13,3) ve Macaristan’dadır (% 13,4). 2008 yılına kıyasla verilerin mevcut olduğu 19 üye devlette pay oranı artmıştır, bir ülkede değişmeden kalmıştır ve yedide düşmüştür.
Ciddi maddi yoksunluk
AB’de 2017’de nüfusun % 6,9’u ciddi maddi yoksunluktan içindeydi, bu da bu kişilerin faturalarını ödeme, ısınma ya da bir hafta boyunca tatile gitme imkânına sahip olmadıkları anlamına geliyordu. Payları 2016 (% 7,5) ve 2008 (% 8,5) ile karşılaştırıldığında azaldı, ancak üye devletlerde pay oranları büyük ölçüde değişiyor – Bulgaristan’da % 30 (2008’de % 41,2) Yunanistan’da % 21,1 ve Romanya’da % 19,7 ile İsveç’te % 4’ten az (% 1,1), Lüksemburg’da (% 1,2), Finlandiya’da (% 2,1), Hollanda’da (% 2,6), Danimarka’da %3,1), Malta’da (3,3%), Almanya’da (% 3,4), Avusturya ve Çek Cumhuriyeti’nde (her ikisi de % 0,7).
2008’den bu yana ciddi maddi yoksunluk yaşayanların sayısı, bu tür verilerin mevcut olduğu dokuz üye devlette artmıştır ve 11’e düşmüştür.
Kircaalihaber.com