İslam coğrafyası ve Balkanlarla ilgili birçok çalışması bulunan gazeteci – yazar Akif Emre’nin vefatının birinci sene-i devriyesinde Balkanlarda hatim okundu.
TİMEBALKAN
İslam coğrafyasıyla ilgili birçok çalışması bulunan, Balkan sevdalısı gazeteci – yazar Akif Emre’nin vefatının birinci sene-i devriyesinde Balkanlı arkadaşları tarafından okunan hatmin duası Üsküp Murat Paşa Camii’nde yapıldı.
Hatim duası öncesinde açıklamalarda bulunan Akif Emre’nin dava arkadaşlarından Kalkandelen Devlet Üniversitesi Şarkiyat Bölümü Başkanı ve “Logos-A” yayınevi sahibi Prof. Dr. Adnan İsmaili, kendisi ile Yugoslavya döneminde tanıştıklarını söyledi. Merhum Akif Emre’nin evinin Balkan Müslümanları için bir toplantı evi olduğunu kaydeden İsmaili, “Özellikle Arnavut ve Boşnak Müslümanların strateji ürettiği bir evdi. Balkan Müslümanların sıkıntılarını konuştuğumuz bir meskendi. Akif Bey bu konularda çok hassastı” dedi.
“Türkiye kamuoyunda Balkan Müslümanlarının arka planını ilk kez tanıtan Akif abidir”
90’lı yıllardan sonra Balkanlara yönelik çalışmalarının arttığını dile getiren Adnan İsmaili, “Akif Emre Müslümanların olduğu her yer için dertleniyordu. Biz Balkanlarda olduğumuz için buralardaki çalışmalara bizzat şahit olduk. Bu topraklardaki Müslüman, alim, düşünür, akil insanlar ile ropörtajlar yaptı, buralarla ilgili belgeseller çekti. Bu konularda deyim yerindeyse bizi sürekli ‘rahatsız’ etti. Bizler de zaten bunu istiyorduk. Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki Türkiye kamuoyunda Balkan Müslümanlarının gerçek yüzünü, arka planını ilk kez tanıtan Akif abi olmuştur” ifadelerini kullandı.
“Akif Emre için İstanbul ne kadar önemliyse Üsküp o kadar önemliydi”
Akif Bey için İstanbul ne kadar önemli ise, Kudüs ne kadar önemliyse Saraybosna, Üsküp ve Balkan Müslümanlarının da o kadar önemli olduğunun altını çizen Prof. Dr. Adnan İsmaili, Akif Emre’nin Balkan hassasiyetine ilişkin şu örneği verdi: “1986 yılında İstanbul’da bir kahvede oturup Balkan Müslümanlarının durumunu konuşuyorduk. Akif bey Endülüs ve Yanya vilayetini dile getirdi. Bugün Çamerya dediğimiz Yunanistan’da ne eser ne dinin kaldığı bir yer. O zamanlar diyor ki ‘mutlaka hem Endülüs hem Yanya’da yeniden filizlerin canlanması için bir strateji üretmemiz gerekiyor’. Bunu 1986’da dillendirmesi ayrıca kıymetli. Yanya, Çamerya bizim için bugün bile unutulmuş bir mekan.”
Akif Emre’nin Balkan Müslümanlarına birçok kez yön verdiğini ve kendisinin Türkiye kamuoyu için olduğu kadar Balkanlar için de değerli biri olduğunu vurgulayan Adnan İsmaili, “Mustekim çizgisinden taviz vermemesi, Akif abimizi Akif yapan olgudur. Kendi çizgisinden zerre taviz vermezdi ve bu bizler için çok önemliydi” dedi.
İslami hareketlerin tohumlarının Balkanlarda yeni atıldığı dönemde radikalizm tehlikesiyle de karşılaştıklarını ve özellikle Arnavut İslami hareketin bu yöne evrilmemesinde Akif Emre’nin büyük katkılarının olduğu belirten Adnan İsmaili, “Hem kendi çizgimizden, kendi özümüzden taviz vermeden Balkanlarda İslami hareketi yaşatan hem entelektüel alanda gelişme kaydetmede bizimle birlikte Akif abimizin gerçekten çok büyük rolü vardır” şeklinde konuştu.
“Hatme Balkanlı dostlarımız büyük rağbet gösterdi”
Merhum Akif Emre’nin vefatının birinci sene-i devriyesinde Üsküp’te hatim duası yapılmasına ilişkin ise İsmaili, “Birkaç arkadaş ile vefatının birinci yılı münasebetiyle hatim okuyalım dedik. Balkan coğrafyasından Bosna, Karadağ, Arnavutluk, Kosova, Sancak, Preşova ve Makedonya’dan özellikle Akif abiyi tanıyan arkadaşlarla görüştük. Sağolsun arkadaşlar hatmi duyunca çok büyük rağbet gösterdi. Allah Akif Emre’ye gani gani rahmet eylesin” ifadelerini kullandı.
Akif Emre’nin Balkanlara çok sık geldiğini ve buralarda devamlı konferanslar, paneller verdiğini bildiren Prof. Dr. Adnan İsmaili, vefatından bir hafta önce Haberiyat sitesindeki ziyaretini şu sözlerle anlattı: “Vefat etmeden bir hafta önce yeni ofisine gittim. 2 saat sohbet ettik. Ramazan geçsin Balkanlara geleceğim ve değişik konferanslar yapacağız Adnan demişti, nasip olmadı. Biz bundan sonra da Akif abimiz ile ilgili mutlaka değişik seminerler ve tanıtımlar yapacağız”.
“Akif abinin Arnavutça’ya tercüme edilmemiş hiçbir kitabı kalmayacak”
Akif Emre’nin Logos-A yayınevi tarafından Arnavutça’ya tercüme edilen eserleri hakkında da konuşan İsmaili, “İzler kitabını yıllar önce tercüme ederek bastık. Yine Çizgisiz Defter kitabını 2017 yılı sonlarında bastık. Allah’in izniyle Akif abinin Arnavutça’ya tercüme edilmemiş hiçbir kitapı, yazısı kalmayacak” dedi.
“Akif Emre Logos-A Yayınevi’nin manevi kurucularındandır”
Logos-A yayınevi tercümeleri için Akif Emre’yle sık sık danıştığını ifade eden Adnan İsmaili, “15-20 yıl önce tercüme edebileceğimiz Türk yazarlar için birkaç teklif gelmişti. Bunların arasında bugün Türkiye’ye, ümmete ihanet eden Fetullah Gülen ve Adnan Oktar’ın isimleri de vardı. Bu iki yazar hakkında Akif Emre’den fikir istediğimde, ‘sakın yayınevini kirletme’ dedi. Ben mesajı aldım ve Allah kendisinden razı olsun onun tavsiyesi ile bu yazarların kitaplarını basmadık. Akif Emre Logos-A Yayınevi’nin manevi kurucularındandır.” şeklinde konuştu.
“İki yiğit, iki vakur ve iki mütevazı adam Edirne Kapı’da buluştu”
Akif Emre’nin arkadaşlarından Üsküp Murat Paşa Camii vaiz ve hatibi Prof. Dr. Süleyman Baki yaptığı açıklamada, “Balkanları iyi tanıyan ve çoğu insanın Balkanlara gelmediği zamanda, Balkanları Makedonya’yı, Bosna Hersek’i, Arnavutluk’u ziyaret eden ve burada ki Müslümanların dertleriyle hemhal olan merhum Akif Emre abimizi rahmetle anıyoruz” dedi.
Dün akşam Murat Paşa Camii’nde Hatmi Şerif yapıldığını hatırlatan Baki, “Tabi ki başta Makedonya’nın değişik şehirlerinde hem hafız efendiler hem hafız hanımlar ve tabiki balkan coğrafyasının değişik ülkelerinde Bosna’da, Sancak’ta, Arnavutluk’ta ve diğer bölgelerde hatm-i şerif okundu, mukabeleler okundu. Dolayısıyla bu Hatmi Şeriflerin duası dün akşam tarihi Murat Paşa Camii’nde yapıldı. Vaaz’da da ifade etmeye çalıştığım gibi Akif Emre beyefendi gerçekten tıpkı Mehmet Akif Ersoy gibi aynı duruşu, aynı hassasiyete sahip bir insan.Vakur bir o kadar mütevazi, bir o kadar da vukufiyeti olan bir insandı. Şahsen yakından tanıma ve tanışma fırsatı bulmuştum. Vefat haberini aldığımızda arkadaşlarla birlikte Fatih camiindeki cenaze namazına katılma ve oradan da Edirnekapı’ya defnetme fırsatımız oldu. İki Akif Edirnekapı’da buluştu. İki cesur, iki yiğit, iki vakur ve iki mütevazı adam Edirne Kapı’da buluştu. Dün akşam da dua okundu. Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun” ifadelerini kullandı.
AKİF EMRE KİMDİR?
Yeni Şafak Gazetesi yazarı Akif Emre, Kayseri doğumludur. İlk ve orta öğrenimini kayseri’de tamamlayan Emre İstanbul’da mühendislik eğitimi almıştır.
Yayıncılık, gazetecilik ve televizyonculuk yapan Akif Emre, tıpkı bir seyyah gibi seyahatler etti. Yeni Devir’de gazeteciliğe başlaya Emre, Yeni Şafak gazetesinin kurucuları arasında yer aldı ve bir dönem genel yayın yönetmenliğini üstlendi.
Akif Emre, Akabe yayınlarında başladığı yayıncılık deneyimini İnsan, Küre ve Klasik yayınlarının yayın yönetmenliği görevlerini üstlenerek sürdürdü.
Belgesel çalışmalarına yoğunlaşan Emre, Osmanlı şehirleri (Saraybosna], Mostar, Üsküp, Selanik 1,2, Kudüs1,2 ve Mimar Sinan (6 Bölüm) başta olmak üzere birçok belgesel hazırladı.
Dünya Bülteni’nde (www.dunyabulteni.net) Genel Yayın Yönetmeni olarak görev yaptı.
Akif Emre en son www.haberiyat.com’da Genel Yayın Yönetmeni olarak görev yapıyordu.
Akif Emre’nin yayımlanmış kitapları:
Göstergeler, İz Yayınları
İzler, Birinci baskı: Yöneliş Yayınları; İkinci baskı: Büyüyen Ay Yayınları
Küreselliğin Fay Hattı, Yöneliş Yayınları
Çizgisiz Defter; Büyüyen Ay Yayınları
Not: İzler ve Çizgisiz Defter kitapları Logos-A Yayınevi tarafından Arnavutça’ya tercüme edildi.