Avrupa Birliğine (AB) üyelik yolundaki 6 Batı Balkan ülkesinin dışişleri bakanları ile AB yetkililerinin katılımıyla Bosna Hersek’in başkenti Saraybosna “Batı Balkanlar Dışişleri Bakanları Toplantısı” gerçekleştirildi.
Bosna Hersek Dışişleri Bakanı İgor Crnadak’ın ev sahipliğindeki toplantıda, dışişleri bakanı seviyesinde olmak üzere Karadağ’ı Srdjan Darmanovic, Sırbistan’ı İvica Dacic, Kosova’yı Behgjet Pacolli, Makedonya’yı Nikola Dimitrov, Arnavutluk’u Ditmir Bushati temsil etti. Toplantıya AB Dönem Başkanı Bulgaristan’ın Dışişleri Bakanı Ekaterina Zaharieva, AB Komisyonu Komşuluk ve Genişleme Müzakerelerinden Sorumlu Genel Müdürü Christian Danielsson da katıldı.
Geçen yıl İtalya’nın Trieste şehrinde düzenlenen Batı Balkan Zirvesi’nde alınan kararların yanı sıra bu yıl temmuzda İngiltere’de düzenlenecek zirveye yönelik hazırlıkların ele alındığı görüşmenin ardından Danielsson, Zaharieva ve Crnadak ortak basın toplantısı düzenledi.
Crnadak, AB’nin de desteğiyle bölge ülkeleri arasında daha iyi ilişkiler kurmayı ve bölge halkına fayda sağlayacak projeler gerçekleştirmeyi hedeflediklerini belirterek, Bosna Hersek’in dış politikadaki en önemli hedefinin AB’ye üyelik olduğunu vurguladı.
Görüşmede mayıs ayında Bulgaristan’da gerçekleştirilmesi planlanan Batı Balkanlar-AB Zirvesi’ni de ele aldıklarını aktaran Crnadak, “Beklentimiz çok büyük. Zira bu zirve, 15 yıl önce Selanik’te düzenlenen zirveden sonraki en önemli zirve niteliği taşıyor. Bu zirvenin iyi sonuçlar doğurması için hepimiz elimizden geleni yapacağız.” ifadelerini kullandı.
Berlin Süreci kapsamında, temmuz ayında Londra’da zirve düzenleneceğini anımsatan Crnadak, bugünkü toplantının ikinci bölümüne katılacak İngiltere’nin Avrupa’dan Sorumlu Devlet Bakanı Alan Duncan’ın da bu zirvenin hazırlıklarına ilişkin gelişmeleri aktaracağını dile getirdi.
Crnadak, AB’nin Batı Balkanlar Stratejisi’ni de görüştüklerini belirterek, “Strateji bölge için teşvik niteliği taşıyor. AB, Batı Balkanlar’ı kendisine dahil etme isteğini kanıtlamış oldu.” dedi.
Sofya’daki zirve Selanik’in devamı niteliğinde olacak
Zaharieva da 17 Mayıs’ta Sofya’da düzenlenmesi planlanan zirve için yoğun bir şekilde hazırlandıklarını aktararak, bugünkü toplantı kapsamında ele alınan konuların, bölgenin mevcut durumunun iyileştirilmesine katkı sağlayacağını ifade etti.
Sofya’daki zirvenin, 2003 yılında Selanik’te düzenlenen zirvenin devamı niteliğinde olduğunu belirten Zaharieva, “Amacımız tüm bu gelişim sürecini, durdurulması mümkün olmayan bir evreye taşımak.” dedi.
AB’nin Batı Balkanlar Stratejisi’ne de değinen Zaharieva, bu stratejinin Batı Balkan ülkelerinin kendi çalışmalarına bağlı gelişimini desteklediğini söyledi.
Danielsson ise bugünkü toplantının önemli bir dönemde yapıldığına işaret ederek, “Bunun nedeni, Batı Balkan ülkelerine bağlı meselelerin, AB’nin gündem maddelerinin başında yer alması. Bu, Bulgaristan’ın AB dönem başkanlığını son derece aktif bir şekilde yürütmesinden de kaynaklanıyor.” dedi.
Şubatta yayınlanan Batı Balkanlar Stratejisi’nin çok net olduğunu söyleyen Danielsson, “Bu, Batı Balkan ülkelerinin AB’ye dahil edilmesi ve bu ülkelerin AB perspektifini içeren bir strateji.” diye konuştu.
Stratejideki üyelik şartlarının doğru bir şekilde yerine getirilmesi gerektiğini vurgulayan Danielsson, şöyle devam etti:
“İlerleme kaydetmek isteyen ülkelerin ne yapması gerektiğini çok net bir şekilde açıklayan bir stratejiden söz ediyoruz. Hukukun üstünlüğü, ekonomi reformu ve barış, bu şartların başında yer alıyor.”
Ortak bildiri yayınlandı
Toplantının ardından yayınlanan ortak bildiride de bu tür buluşmaların bölgesel iş birliğini güçlendireceği, karşılıklı anlayışı artıracağı ve bölgenin ortak çıkarları söz konusu olduğunda “tek bir ses” olarak hareket edebileceği ifade edildi.
Bildiride şu ifadelere yer verildi:
“AB’nin bölgesel istikrara, siyasal ve ekonomik bağların güçlendirilmesine verdiği desteği son derece değerli buluyor, AB’ye üyelik yolunda Batı Balkanlar’a verilen desteği memnuniyetle karşılıyoruz. AB’nin tüm bölgeye verdiği olumlu siyasi mesajı ve ülkelerin üyelik yolunda ilerlemesi adına ortaya koyduğu açık perspektifi destekliyoruz. AB’nin güvenilir bir ortağı olarak bölgede güvenliğin güçlendirilmesi, organize suçlar, yasadışı göç, terör ve aşırıcılıkla mücadele, sığınmacıların idaresi ve sınırların güvenliği noktalarında çalışmaya devam edeceğiz.”
AA