Selanik Mübadelesi

Saygıdeğer Okullarım…
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Kutlama etkinlikleri kapsamında Çanakkale’nin Küçükkuyu Beldesinde  Belediye Başkanı Cengiz Balkan’ın himayelerinde düzenlenen Yrd. Doç. Dr. Türkan  Başyiğit  ve benim konuşmacı olarak katıldığımız ” Cumhuriyet – Mübadele – Göç ” konulu Panel etkinliğinde  1920 — 1924 yılında Türkiye ve Yunanistan Hükümetleri arasında imzalanan Büyük Mübadele Göç Anlaşması ve Rumeli’den Anadolu’ya gerçekleştirilen ve benim de Göçmen olarak yaşadığım Göç gerçeği konusunu Küçükkuyu halkıyla paylaştım.

Küçükkuyu Beldesi Mübadillerin ilk geldikleri kent. Küçükkuyu sahilinde sizi “Mübadil Ailesi ” Heykeli karşılar. Cumhuriyet Değerlerine sıkıca bağlı, ileri görüşlü, modern ve kültürlü Mübadil kardeşlerimizin yaşadıkları bu cennetten bir köşe olan şirin Beldenin güzel insanlarına ve Belediye Başkanı Cengiz Balkan’a şükranlarımı sunuyorum. Dilerseniz, yaptığım konuşmanın kısa bir özetini sizinle paylaşayım…

“MÜBADELE VE MÜBADİLLER GERÇEĞİ”

Kendisi de Mübadil Göçmeni olan, Ayvalık’lı Şair Hikmet Esen, yazdığı bir şiirinde Mübadeleyi bize şöyle anlatıyor:

“Kim ne derse desin.
Sinsice olmadı gidişleri.
Ne kurşun, Ne ölüm.
Yürüdüler usulca.
Yakıp gölgelerini.
Ümitler Mübadil türkülerle dudaklardan
Savrulurken rüzgara.
Karşılarında derya, irili ufaklı bir tutam ada.
Ve… Gökyüzünden dökülen yıldız kırıntıları kaldı avuçlarında.
Ne mal, Ne mülk.
Bir yangındı  Özgürlük. ”

Evet; Bir yangındı Özgürlük! Balkan Göçmenlerinin içindeki yangın Türkiye Cumhuriyeti’nin varoluş nedenlerinden biridir.*
Evet; Bir yangındı Özgürlük! Bir yangın yeri gibiydi Selanik! Gemilerde ölen bebekler, Solan umutlar! Gökyüzüne ulaşan ağıtlar! Salgınlardan telef olan insanlık! Allah’ım, böyle acıları bir daha aziz milletime yaşatma! Zira; Rumeli Türklerinin çekmedikleri çile, acı, zulüm ve soykırım kalmamıştır. Selanik Limanından Anadolu’ya Mübadil taşıyan gemilerin birinde, Birbirlerinden sonsuza dek ayrılan iki sevgilinin ve, birbirlerinden ayrılan göçmenlerin sılaya olan hasretlerini anlattıkları ve, bizlerin de Selanik Türküsü olarak bildiğimiz o hüzünlü aşkı anlatan “Bir fırtına tuttu bizi” adlı türküyü yakarlar. Bu türkü o günlerden bu günlere kadar dilden dile söylenir oldu.

“BİR FIRTINA TUTTU BİZİ ”

Bir fırtına tuttu bizi, Derya’ya kardı.
O bizim kavuşmalarımız a yârim, Mahşere kaldı.

Yeni Cezve, Yeni Cezve, Kaynar kaynamaz oldu.
Nazlı yârimin dilleri a yarım, Söyler söylemez oldu.

Mahpushanede ya yata, Her yanlarım çürüdü.
Pencereden baka baka a yârim, Ela gözler süzüldü.

Evet… Nice kavuşmalar mahşere kaldı! Nice ela gözler, pencerelerden geride bırakılan Vatan topraklarına baka baka süzüldüler. Nice diller, çekilen sefaleti söyler söylemez oldu! Bu gün ” Mübadele ” sözcüğünü ve gerçek anlamını acaba kaç kişi tam olarak biliyoruz? Kaç kişi o yıllarda yaşananlardan haberdar? Bazılarına göre “Mübadele ” karşılıklı göç ve takas anlamına geliyor.

Soruyorum sizlere; “Mübadele ” sadece göçmenlerin takas edilmesi midir?

Tabii ki hayır!!!   “Mübadele “demek; Baskı, İşkence, Zoralım, Hastalık, Salgın, Sürgün, İskeleden uzakta ip ile tırmanılan Gemiler. Anadolu’ya umuda giden Vapurlar. Yeni coğrafyalar, Yeni topraklarda çiftçilik. Doğduğu topraklara hasret, Yeni komşuluklar. Hor görülmeler ve Hakaretler demektir… “Mübadele “, Türk ve Yunan Hükümetleri arasında imzalanan Nüfus değişimi sözleşmesidir. Türk Milleti, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde 19 Mayıs 1919 ile 9 Eylül 1922 tarihleri arasında “Kurtuluş Savaşı”nı gerçekleştirdi. Türkiye Cumhuriyeti’nin sınırları 24 Temmuz 1923 yılında çizilerek kabul edildi.  İsviçre’nin Lozan Şehrinde İsmet İnönü ve Venizelos bir araya gelerek Anadolu’da Türk Tebaası olarak yaşayan Ortodoks Rumlar ile Yunanistan’da yaşayan Türklerin, karşılıklı olarak yer değiştirmeleri konusunu görüşerek 30 Ocak 1923 tarihinde “Mübadele ” anlaşması iki ülke arasında imzalanarak kabul edildi. Bu anlaşmaya göre; Türkiye’den 200.000 Ortodoks Rum Yunanistan’a, Yunanistan’dan da 400.000 Müslüman Türk karşılıklı olarak yer değiştireceklerdi. ” Mübadele “: göçü tamamen deniz yoluyla gerçekleşmiştir.

Mübadillerin toplam sayıları pek çok değişik rakamlara rastlanmaktadır. 51 Vilayette toplam 99.709 Aile ve 380.243 kişi olarak kaydedilmişlerdir**. Bu “Mübadele” anlaşmasıyla  Anadolu’ya gelen göçmenlere “Mübadiller” denilmiştir. Aradan uzun yıllar geçmesine rağmen, Mübadillerin doğdukları topraklara olan hasretleri hiç bir zaman dinmedi… Selanik’ten akılda kalanlar; Mübadele, Göç, Acı, Gözyaşı, Sürgün ve Hasret…

Not: Bu konuda daha detaylı bilgileri benim yazdığım
“Saruhan’dan Rumeli’ye Gönül Köprüleri ” isimli kitabımda okuyabilirsiniz.
Tüm Mübadillere Selam Olsun.

 

 

 

 

* Bkz. İlber Şiyak… Bistra’nın Kardelenleri kitabı.
Konak Bld. Kültür Yayınları. 20. İzmir. Shf. 7

**  Bkz. Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü Arazi İskan Dairesi ve İlber Şiyak ‘ın
Rumeli Dedikleri kitabının 69 – 70 – 71. Sahifeleri.

Read Previous

Yabancı plakalı araçlar, trafik cezaları ödenmeden Türkiye’den çıkamayacak

Read Next

Bulgaristan Razgrad Valisi Tedavi İçin Edirne’yi Seçti

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *