Türkiye-Suriye sınırında terör örgütlerinin tehditlerini bertaraf eden Fırat Kalkanı Harekatı, savaş yorgunu bölge halkının ülkesine güvenli şekilde dönmesini sağladı.
Türkiye-Suriye sınırında, terör örgütleri DAEŞ ve PYD/PKK tehdidine karşı başlatılan Fırat Kalkanı Harekatı’nda geride kalan 30 günde bin 200 kilometrekarelik alan teröristlerden temizlenirken 20 binden fazla Suriyeli Cerablus’a döndü.
Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) Müşterek Özel Görev Kuvveti ve koalisyon hava kuvvetlerince Suriye’deki terör örgütlerine yönelik Fırat Kalkanı Harekatı, 24 Ağustos’ta Suriye’nin Halep kentine bağlı Cerablus bölgesinde başladı. Özgür Suriye Ordusu (ÖSO), TSK ve koalisyon güçlerinin desteğinde iç savaşın başladığı 2011 yılından bu yana terör örgütleri PYD ve DAEŞ arasında birkaç kez el değiştiren Cerablus’a girdi.
İnsansız Hava Araçları (İHA) ile yapılan keşif uçuşlarının ardından belirlenen terör hedefleri, Fırtına obüsleri ve savaş uçaklarıyla etkisiz hale getirildi. Ardından sınır hattına döşenen çok sayıda el yapımı patlayıcı, uzman ekipler tarafından tespit edildikten sonra kontrollü olarak imha edildi. Birkaç saat içerisinde Cerablus’a kadar ilerleyen ÖSO birlikleri, harekatın başladığı gün ilçeyi terör örgütü DAEŞ’ten geri aldı.
Cerablus’ta kontrolün sağlanması sonrası bölgede ilerleyişini sürdüren ÖSO birliklerine hareket alanı açmak ve terör tehditlerini ortadan kaldırmak için operasyonun başladığı günden bu yana TSK tarafından terör örgütlerine ait 900’ü aşkın hedefe 4 bin dolayında atış yapıldı.
Türkiye’den Cerablus’a “cansuyu”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Gaziantep ziyareti sırasında verdiği talimatın ardından, valilik ve Büyükşehir Belediyesi ekipleri hızla bölgeye giderek, Kurban Bayramı öncesinde ilçenin elektrik, su, temizlik ve altyapı eksiklerini büyük ölçüde giderdi. Cerablus’a adeta “cansuyu” veren çalışmalar sonrası, Gaziantep Valiliğine müracaat eden Suriyeli ailelerin güvenli şekilde ülkelerine dönmeleri sağlandı.
Harekatın sembol kenti Cerablus’un nüfusu, bir ayda 3 bin 500’den, yaklaşık 25 bine yükseldi. Böylece uzun süredir Türkiye’de sığınmacı konumunda bulunan sivillerin de güvenle ülkesine dönmesi sağlandı. TSK, terör örgütünden temizlenen bölgeye yöre halkının hızla dönüşünü sağlayan Fırat Kalkanı Harekatı ile savaş ortamında kurduğu güvenli bölge sayesinde uluslararası arenada yeni bir model oluşturdu. Böylece Azez ve Münbiç’ten bile yüzlerce aile, kilometrelerce mesafedeki Cerablus’a sığındı.
Sınıra mobil güvenlik duvarı
Bir ayı geride kalan harekatta yaklaşık bin 200 kilometrekarelik alan terör örgütlerinden büyük ölçüde temizlenirken, sınır hattı daha güvenli hale geldi. Söz konusu hatta önlemler, Türkiye Cumhuriyeti’nce yaklaşık 4 metre yüksekliğinde mobil güvenlik duvarı örülerek güçlendirildi.
TSK ve koalisyon güçlerinin desteğiyle El Bab yönünde etkili biçimde ilerleyen ÖSO’nun harekat kabiliyeti karşısında panikleyen terör örgütleri, kendileri için büyük önem taşıyan sınır hattından uzaklaşmamak için kontrolleri altında bulunan üs ve mevzilere ABD ve İngiltere gibi ülkelerin bayrağını asarak, varlıklarını sürdürmeyi amaçlıyor.
Türkiye ve ÖSO’nun tepkisi üzerine Rakka kentine bağlı Tel Abyad ilçesindeki birçok mevzideki bayraklar kaldırıldı. Buna karşılık Şanlıurfa’nın Akçakale Belediyesi, sınır hattındaki 5 kilometrelik alanı dev Türk bayrakları ile donattı.
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak ve kuvvet komutanları da harekata katılan askerleri, görev yaptıkları sınır karakollarında Kurban Bayramı’nın il günü ziyaret ederek, moral verdi.
Harekatın başladığı günden bu yana geçen sürede terör örgütü DAEŞ militanlarınca füzelerle gerçekleştirilen ve tankları hedef alan saldırıda 8, sınır hattında el yapımı patlayıcının infilak etmesi sonucu da 2 asker şehit oldu.
Kaynak: AA
