Bosna Hersek’teki savaşta 9 Kasım 1993’te, Hırvat topçu birliklerince yıkılan, savaştan sonra orijinal haliyle tekrar inşa edilen ve Neretva Nehri’nin üzerinde yükselen Mostar Köprüsü, kültürleri ve medeniyetleri buluşturmaya devam ediyor.
Neretva Nehri’nin “Osmanlı gerdanlığı” olarak bilinen ve Evliya Çelebi’nin de “benzersiz” olarak nitelediği köprü, 1992-1995’teki Bosna savaşında Hırvat topçuları tarafından yoğun atışlarla yıkıldı.
Tarihi köprü 8 Kasım 1993’te başlayan topçu ateşine bir gün dayanarak, 9 Kasım’da Neretva Nehri’nin sularına gömüldü.
Bosna Hersek’in yeşillikleri ve doğasıyla ünlü Hersek bölgesinde bulunan ve Mostar şehrine ismini veren tarihi köprünün yıkıldığı tarih, kentte yaşayanlar tarafından “kara gün” olarak hatırlanıyor.
Bölge halkından köprünün yıkılışına şahit olanlar, bu sembol yapıyı kendilerinin “bir parçası” olarak görüyor.
Köprü, şehrin iki yakasını yaklaşık 5 asırdır bir araya getirdiği gibi kentte yaşayan Boşnak ve Hırvatlar arasındaki bağlantıyı da sağlıyor.
Osmanlı mimarisinin zirve noktasını temsil eden Mimar Sinan’ın öğrencisi Mimar Hayreddin tarafından 1566’da inşa edilen, “Bosna Hersek” denilince insanların ilk aklına gelen köprü, bugün de ziyaretçilerin uğrak noktası olmaya devam ediyor.
Köprü, Mostar’da yaşayan gençlerin cesaretlerini sergilemek için üzerinden atladıkları platform olarak da kullanılıyor.
Neretva Nehri’nin en derin ve en dar yerine kurulan köprü tek gözlü ve sivri kemerli şekliyle kesme taştan inşa edilmiş. Köprünün en yüksek yeriyle su arasında 21 metre mesafe bulunuyor.
Barış ve hoşgörünün sembolü olarak etnik kökeni fark etmeksizin birçok insanı birleştiren köprünün yıkıldığı 9 Kasım tarihinde her yıl törenler düzenleniyor.
“Bu köprü iki tarafı birbirine bağlayan bir müessese, bir aşk, bir muhabbet”
Saraybosna Üniversitesi Güzel Sanatlar Akademisi öğretim üyesi Prof. Dr. Cazim Hadzimejlic, AA muhabirine, köprünün Bosna Hersek ve Balkanlar için önemli olduğunu söyledi.
Mostar Köprüsü’nün, bulunduğu şehrin iki yakasını birbirine bağladığını dile getiren Hadzimejlic, şunları kaydetti:
“Bu köprü iki tarafı birbirine bağlayan bir müessese, bir aşk, bir muhabbet. Balkanlar’da hacimli olarak yapılmış büyük bir köprü. Bosnalılar, Balkanlar ve dünya için önemli bir yer. Tabii bunun şöyle de bir mazisi var, köprünün yıkılışına kadar 427 sene geçmiş, 30 sene de yıkılışından sonra ilave ettiğimiz zaman 457 sene oluyor. Mimar Hayreddin 457 ya da 456 kalıp kullanmış köprünün yapımında, bu da önemli bir rakam.”
Cazim Hadzimejlic, köprünün Mostar’a hayat verdiğini belirterek, “Osmanlı, Yugoslavya, Avusturya-Macaristan döneminde bu köprü siyasi, ekonomik ve insan ilişkileri anlamında birçok şey vermiş. Sanat tarihinde de önemli bir yerde.” dedi.
2004’te yeniden inşa edilen köprü 2005’te UNESCO Dünya Miras Listesi’ne alındı
Savaşta Hırvat Savunma Konseyine (HVO) bağlı topçu birliklerinin, 8 Kasım 1993’te başlattığı yoğun top atışlarına dayanamayan Mostar Köprüsü, bir gün sonra saat 10.16’da yıkıldı. Köprünün yıkılma anları video olarak da kaydedildi.
Ayakta kaldığı asırlar boyunca farklı kültür ve medeniyetleri birbirine bağlayan köprünün yıkılması, Bosna’daki savaşta dünya kamuoyunun en fazla tepkisini çeken olaylardan biri oldu.
Türkiye’nin de aralarından bulunduğu bazı ülke ve uluslararası kuruluşların desteğiyle aslına uygun olarak yeniden inşa edilen Mostar Köprüsü, 2004’te görkemli bir törenle açıldı.
Mostar Köprüsü, iki yakasına uzanan eski Mostar şehriyle 2005’te UNESCO’nun Dünya Miras Listesi’ne eklendi.
AA