Arnavutluk’ta faaliyet gösteren ALSAR Kültür, Eğitim ve İnsani Yardım Vakfı, “Berat – Yüzyıllardır Aktarılan Yapılar ve Kültürel Zenginlik” eserini yayınladı.
Alsar Vakfı’ndan konuyla ilgili yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Zaman, göçler, insan ve entelektüel karmaşa kolektif mirasın korunmasını oldukça zor bir iş haline getirmiştir. İnsan, ne kadar uzağa giderse gitsin doğası gereği Anadilini de gittiği yere götürür. Üstelik bu dil sadece birkaç kelimeden oluşsa bile o kişinin son nefesine kadar varlığını sürdürecektir. İçinde yaşadığımız küresel çağda insanoğlu, maddi refah yolculuğundaki ilerleyişini sürdürürken temelini kaygan bir zemine inşa etmiş görünüyor. Halbuki insanlığın gelişimi, insanın zihinsel ve ideolojik yapısı sağlam temeller ve derin kökler üzerine inşa edilmeden sürdürülebilir olmayacaktır.
İnsanın içine doğup büyüdüğü çevresi, aile ortamı ve sosyal çevresi, o kişinin şekillenmesinde belirleyici bir rol oynamaktadır. Edinilen bilgi birikimi bilginin mahiyetine ve yayılımına bağlı olarak bir denge ya da dengesizlik yaratır. Güvenilir olmayan kaynaklardan ışık hızında dağıtılan çok sayıda gereksiz bilgi, seçim yapma kabiliyetimizi zayıflatır ve bireyin dünya görüşünde sakıncalı çarpıklıklara neden olur. Doğru insanların yazıp söylediği üzerinde iyi düşünülmüş doğru kelimler meseleye güvenilir, sakin ve uygun bakış açısından bakmayı sağlar.
Geçmişi bilmeden geleceğimizi kuramayız; geldiğimiz yeri bilmeden varacağımız yere karar veremeyiz. Yıkıcı rüzgarların her şeyi silip süpürmesine ve bizi bugün tarihten, yarın da insandan mahrum bırakmasını engellemek için bu rüzgarların dizginlenmesi gerekir. Tam da bu nedenle, eski şehirlerimizi ve yaşadığımız yerleri göz önünde bulundurmak ve kültürel mirasımızın bize bıraktığı gerçekleri değerlendirerek yaşamın nasıl şekillendiğini ortaya çıkarmak son derece önemlidir.
Yüzyıllardır süregelen kültürel miras hakkında bize eksiksiz bilgi sağlayabilecek araştırma ve kataloglama faaliyetleri gibi entelektüel çalışmalar her zaman takdirle karşılanmıştır. Böylesine ulvi bir fikir kullanılan tutkulu dili meşru hale getirir ve bu da projenin ilk aşamasını oluşturur.
Burada bahsedilen fikir aslında zamana ve insana gereksinim duyan uzun vadeli bir plan ve proje niteliği taşımaktadır. Bu doğrultuda, ALSAR Vakfı bahsi geçen projeyi on yıl içinde tamamlayacak ve bu süre zarfında yayımlanan kitaplar birkaç ciltlik bir yayın içinde yer alacaktır. Projenin hayata geçirilmesi için farklı alanlardan uzmanlar görevlendirilecektir.
Bu araştırma ve derleme çalışması, mevcut idari bölgeleri dikkate alarak aşamalı bir şekilde yürütülecektir. Projenin ayırt edici temel özelliği ise kalıntıların veya bu kalıntılara ait izlerin yerinde incelenmesidir.
Proje, Türk yazar Ekrem Hakkı Ayverdi’nin geçmişte yaptığı gibi yalnızca belirli bir döneme ait yapılar hakkında veri toplamak ve bunlara ilişkin bilgi sağlamakla sınırlı kalmayacaktır. Ekrem Hakkı Ayverdi, “Avrupa’da Osmanlı Mimari Eserleri” başlıklı eserinin dördüncü cildinin son bölümünde Arnavutluk’tan bahsetmektedir. Bu kitap, kalelerden çeşmelere kadar dokuz şehirde bulunan yapıların envanteri niteliğindedir. Ancak kendisinin 1974’te Arnavutluk’a gitmek için yaptığı başvuru reddedildiği için envanter çıkarırken sadece Osmanlı belgelerinde bulabildikleriyle yetindiğini belirtmek gerekir. Buna karşılık, projemizin böyle bir tarih ve zaman kısıtlaması yoktur. Aksine, 1990’lardan sonraki kültürel miras öğeleri de projeye dahil edilecektir.
Projenin bir diğer belirleyici özelliği ise dilidir. Çeviri sorunu yaşamamak ve bu riski baştan ortadan kaldırmak için yayınlar Arnavutça, İngilizce ve Türkçe olmak üzere üç dilde hazırlanacaktır. Bu sayede yayınların kolay erişilebilir ve okunabilir olmaları sağlanacaktır. Yayınları üç dilde hazırlamak başlı başına zor bir iş olsa da süreç için atılması elzem bir adımdır.
Berat şehrine ithaf edilen ve ilerleyen süreçte yayımlanacak çalışmaların öncüsü olan kitabın yayınlanması proje fikrinin ne denli önemli ve kıymetli olduğunun en somut göstergesidir. Yazar Dritan Çoku kitabında, şehrin yüzyıllar boyunca inşa edilmiş kültürel mirasını detaylı bilgiler eşliğinde beş bölümde özetlemiştir. Bu eserde evler, kiliseler, camiler, kaleler, çarşılar, hamamlar, hanlar, kütüphaneler gibi şehir halkının ihtiyaç duyduğu her şeyi temsil eden öğeleri listelemek için bir zaman kriteri kullanılmıştır. Yazar eserinde kalelerle başlayıp mozaiklerle devam ediyor; sonrasında camileri ve kiliseleri sıralayıp mescitler, tekkeler, türbeler, zaviyeler, medreseler ve imaretler hakkında kısa bilgiler verdikten sonra sarnıçlar, su kemerleri, çeşmeler, su kanalları, köprüler, değirmenler, mezarlar ve geleneksel Berat evleri gibi mühendislik ve sosyal yapılara yer veriyor. Kitabın sonunda ise okurlara ek bilgi sağlaması için terimce ve kaynakça bulunmaktadır.
Yazar, herhangi bir eserden bahsederken o eserin yapım tarihi, mimari özellikleri, işlevi, kullanım amacı, durumu, restorasyon yapılıp yapılmadığı, adı, statüsü, konumu, çevresi vb. konularda bilgi vermektedir. Eldeki bulgulara ve malzemeye göre bazı binalar hakkında sayfalarca ve paragraflarca bilgi varken, bazıları hakkında sadece birkaç satır bilgi bulunmaktadır.
Bir sonraki araştırma da yazarların belirttiği ufak tefek değişiklikler haricinde büyük bir değişikliğe uğramadan aynı yapıda ve benzer çıkış noktasında tasarlanacaktır. Bu kitabın oluşturulma sürecindeki araştırma, derleme ve yazım süreçlerinin bilimsel doğası, zamanın etkisinden bağımsız ve gelecekteki araştırmalara katkı sağlayacak bir metin oluşturmak için vazgeçilmezdir.
Farklı yerleşim yerleri ve bölgesel özelliklerin yanı sıra sosyal, dini, tarihi ve kültürel boyutları olan, çok sayıda katılımcının ortak yürüttüğü önemli bir proje olduğu için, müşterek bir amaç etrafında diğer enerjilerle sık sıkı tazelenen topyekûn bir adanmışlık ve sorumluluk gerektirmektedir.
ALSAR Yayınları’nın misyonu doğrultusunda bu yayının amacı Arnavutluk topraklarındaki kültürel miras eserlerinin tamamını tespit etmek, bu eserlerin envanterini çıkarmak ve ilgili kurumlara bu mirasın korunması için net çerçeve sunmaktır. Arnavutluk kültürel mirasının envanteri niteliğindeki bu yayın, gelecek nesillerin bu mirası tanıması ve sahip çıkması için bir katkı niteliğindedir.
Alsar Vakfı, ilmi heyetler kurarak, Arnavutluk’ta bütün şehirlere özel çalışmalarını devam ediyor. Berat ilinden başlayan söz konusu kayıt çalışması gelecekte bütün illeri kapsayacak. Yayınlar yalnızca Arnavutça dilinde değil, Türkçe ve İngilizce dillerinde de yayınlanacak.”