Bulgaristan Cumhurbaşkanı Rumen Radev, Ekonomi ve Uluslararası İlişkiler Enstitüsü ve Friedrich Ebert Vakfı tarafından düzenlenen Karadeniz: Daha Yakın Doğu Konferansı’nda yaptığı konuşmada, “Bulgaristan, giderek daha riskli bir bölgeden kalkınma, ekonomik ve enerji bağlantılı bir bölgeye dönüşmesi gereken Karadeniz bölgesinde barışı yeniden tesis etmeyi ve güçlendirmeyi taahhüt etti” diye kaydetti.
Cumhurbaşkanı, Ukrayna’daki savaşın ekonomik kalkınmayı yavaşlattığını ve bölge ülkelerinin güvenlik sorunlarını çözmezlerse kötü bir gelecekleri olduğunu vurguladı. Bu nedenle öncelikli görevin, Rusya ile Ukrayna arasındaki askeri çatışmanın durdurulması ve ülkemizin ısrarla üzerinde durması gereken diplomasi yoluyla çatışmaya çözüm bulunması olduğunu söyledi.
Radev, “Bu savaşın her günü bölgenin geleceğini yok ediyor” diye belirtti ve Karadeniz bölgesinde dondurulan bir dizi çatışmanın da ülkemizin kalkınmasını etkilediğini sözlerine ekledi. Cumhurbaşkanı, Bulgaristan’ın AB’nin bu zorluklarla başa çıkma ve sürdürülebilir çözümlere ulaşma politikasının bir parçası olduğunu da sözlerine ekledi.
Cumhurbaşkanı, Bulgaristan’ın önünde bir zorluk olarak Rusya’dan petrol ithalatına getirilen yasağın 2024’ün sonuna kadar ertelenmesi kararının geçerlilik süresinin yakın gelecekte sona ereceğini vurguladı. Ham petrol kıtlığının Burgaz’daki rafinerinin kapanmasına neden olacağını ve ülkemizde ve bölgemizde akaryakıt fiyatlarını ciddi şekilde etkileyeceğini ifade eden Radev, bu nedenle, Rusya’nın Ukrayna’ya karşı devam eden savaşı, yakın zamanda Burgaz-Dedeağaç petrol boru hattı projesinin uygulanmasını gerektiriyor, ancak bu proje Dedeağaç-Burgaz olarak ters yönde uygulanmalıdır. Bununla ülkemiz hızlı ve güvenilir enerji kaynakları temini ve bölgede bağlantı imkanını koruyabilecek.
Cumhurbaşkanı, “Bölgede enerji, ekonomi, ulaşım bağlantıları ve ekonomik kalkınmayı iyileştirme potansiyeli arayışında son yıllarda ortaya çıkan dinamikler, Ukrayna’daki savaş nedeniyle kesintiye uğradı” diye belirtti. Radev, bu çatışmanın Bulgaristan ve bölge ekonomisi üzerindeki yıkıcı etkisinin boyutunun henüz ölçülmediğini hatırlattı. Bunun aynı zamanda sanayisizleşmeye, sermaye ihracına ve Avrupa’da bağlanabilirliğin ve ekonomik iş birliğinin zayıflamasına yol açmamak için AB’nin enerji kriziyle başa çıkma yaklaşımlarından bazılarının yeniden düşünülmesini gerektirdiğinin altını çizdi.
Foruma diplomatlar, uluslararası analistler, ekonomistler, bilim dünyasının temsilcileri ve öğrenciler katıldı.
Kaynak: Kircaalihaber