Seyredenlerin hatırlayacağı üzere, Patch Adams filmi şöyle başlar:
“Yaşam eve dönmekten ibarettir.
Satıcılar, Sekreterler, Madenciler ,
Para Yetiştiricileri, Sihirbazlar. Yani hepimiz için…”
İçinde bulunduğumuz gemi su almaya başladı. İnsan, dünyada sadece insan olarak kalmalıdır. 21. yüzyılda sokaktaki adam olarak, kapının dışında kalanlar eve insan vasfını kazanarak dönmelidir. Mizahi olarak insanlık 21.yüzyılda insan olmanın temel niteliklerini yeni yeni keşfetmeye başladı. Örneğin, temizlik yeni keşfedildi, maske vesaire. Aklı, sanalla birlikte askıya alınmış olan insanlığın nihai geleceği karanlık gözüküyor. Hâlbuki karanlık, insanlık tarihi boyunca beşerin korkulu rüyası olagelmiştir. (Bugün ise aydınlanmak, ışıkta kalmak korkutucu.) O yüzden Aydınlanma Çağı bile var. Neyse bu başka bir mesele, asıl konuya rücu edelim.
İnsan denen bu canlı türü hayatın ritmini, akordunu ve kafiyesini bozmuştur. Bugün insan kendini hesaba çekmezse, kaçırılmaz bir fırsatı kaybetmiş olacaktır. Çünkü insan yaşanın ritmini yakalayamazsa dünyaya fırlatılmış gibi, insanlığın ve toprağın da dışında kalacaktır. Sanala tutulmuş, hayretler içerisinde şaşırmayı unutmuş bir şekilde hayat süren bir insan, eve ancak insan olarak döndüğü müddetçe toplumda hayat bulacak, aile, cemiyet olacaktır.
Tanpınar’dan hareketle ifade edecek olursak “insanoğlu insanoğlunun cehennemidir” yahut ünlü İngiliz filozofu ve siyaset teorisyeni Thomas Hobbes’in tabiriyle “insan insanın kurdudur” tarifini gerçekleştiren bir insan olmamalıdır. İnsan doğaya, hayvanlara ve çevresine duyarlı olma özelliğini, mecburiyetini taşıyan bazılarına göre homosapienstir, kimlerine göre ise eşref-i mahlûkattır. Aksi takdirde bugün dünya insanlığının durumu herkesçe malumdur. Kısaca, içinde bulunduğumuz bu olaylara karşı sorumlu olmak zaruretini üzerimizde taşıdığımızı hatırlama vakti geçmek üzeredir. Geç kalmadan bu durakta inmemiz elzemdir.
Geceler her şey için müsaittir. Unutmayın, sabahlar bile geceye hazırlık için vardır. Umarım, ‘yeni normale’ dönülen bu yılda insanlık olarak dersimizi almışızdır. Yeryüzü kardeşliği ve daha duyarlı bir insanlık için Sokrates’e kulak verin, “Sorgulanmamış bir hayat yaşamaya değer değildir.” Söyleminden alınacak en kısa cevap hayata/yaşama karşı daha dikkatli olmamız gerekecektir.
