Bulgaristan’da Hak ve Özgürlükler Hareketi (HÖH) Genel Başkanı Mustafa Karadayı, HÖH Merkez Karar Yönetim Kurulu’nun (MKYK) çevrimiçi toplantısının ardından parti genel merkezinde basın mensuplarına yaptığı açıklamada, “Bulgaristan, güvenlik ve istikrar sağlanması için ister iktidarda ister muhalefette olsun HÖH’e ihtiyaç duyuyor” dedi.
Basın toplantısında HÖH genel başkan yardımcıları Dr. Müh. Hasan Azis, Ahmet Ahmedov ve Stanislav Anastasov da yer aldılar.
Karadayı, “HÖH’ün tüm teşkilatlarını bu seçimler konusunda çok ciddi ve sorumlu davranmaya çağırıyorum, çünkü Bulgaristan’ın HÖH’e ihtiyacı var. Bulgaristan’ın güvenlik ve istikrara sahip olması, Bulgaristan’daki krizleri aşması için iktidarda dahi olsa Hak ve Özgürlükler Hareketi’ne ihtiyacı var” dedi.
HÖH MKYK, milletvekili aday adayı gösterilmesine ilişkin kriterleri ve aday seçilmesine ilişkin usul kurallarını belirledi. Onlar, milletvekili adayının HÖH’ün ve liberalizm fikirlerini paylaşan, kamu otoritesine sahip seçilme şansı olan bir kişi olmasıdır.
HÖH MKYK, partinin tek başına seçimlere katılmasına karar verdi. Toplantıda parti Başkanı Karadayı başkanlığında HÖH’ün Merkez Seçim Kurulu üyeleri de seçildi. HÖH Merkez Yürütme Bürosu ile HÖH Gençlik Kolları Merkez Yürütme Kurulu üyelerinin çoğu Merkez Seçim Kurulu’nda yer alıyor. 2 Ekim 2022 seçimlerine ilişkin tüm kararlar HÖH Merkez Yürütme Bürosu tarafından verilecek.
HÖH lideri, Ankara ziyareti ve Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yaptığı görüşme hakkında da açıklamalarda bulundu. Bir gazetecinin Recep Tayyip Erdoğan ile görüşmesinin ne kadar önemli olduğuna ilişkin sorusunu şöyle yanıtladı: “Görüşme, enerji güvenliği ve bağımsızlık konusu Bulgaristan için çok önem arz ediyor. Bu küresel enerji krizinde, bu gaz krizinde arz kaynakları çok fazla değil, tedarik yolları çok fazla değil. Türkiye bu konularda gerçekten önemli rol oynayan ülkelerden biri ve bu nedenle Bulgaristan için bu tür toplantıların yapılması ve temaslarda bulunulması önemlidir”.
Karadayı, “İyi haber şu ki, Türkiye Cumhuriyeti siyasi liderliği bu süreçte komşularına, özellikle Bulgaristan’a çok olumlu ve sıcak bakıyor” diye vurguladı.
HÖH lideri, Erdoğan ile görüşmesinin daha önce Avrupa’da yaptığı diğer görüşmeler bağlamında olduğunu açıkladı. Karadayı, “Bir ay önce Brüksel’deydim, Avrupa Konseyi toplantısından önce yapılan Liberaller Konseyi’ne katıldım. Avrupa Konseyi Başkanı Charles Michel, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Hollanda Başbakanı Mark Rutte ile görüştüm. Avrupa-Atlantik ailesinin bir parçası olarak ortaklarımız ve müttefiklerimiz, komşularımız var ve ister iktidarda ister muhalefette olalım uluslararası jeopolitik faaliyetler yürütüyoruz. Görüştüğümüz ortaklarımız var” dedi.
Siyasi lider, gaz tedariği konusunda büyük bir sorunumuz olduğunu vurgulayarak, devletin durumunun yeterince net bir tablosunu elde etmek için bir kriz masası oluşturduğu için geçici kabineyi tebrik etti. Karadayı, “Böylece kış gelmeden çözüm aramak mümkün olacak” dedi.
HÖH Başkanı, “İktidar ve muhalefetin olmadığı, ancak devletin güvenliğini ve geleceğini garanti altına alan konular vardır” diye vurguladı.
Karadayı, “İktidarda ya da muhalefette olalım fark etmez, biz siyasetçiler olarak komşularımız ve müttefiklerimiz olan ülkelerin politikacılarını tutumlarını değerlendirirken, yorum ve analizler yaparken çok dikkatli olmalıyız. Çünkü bazen devletimize zarar verebiliyoruz. Şimdiye kadar ülkeyi yönetenlerin sosyal medyadaki varlığına bakın, bazı ufak, özel, kişisel çıkarlar yüzünden devleti zor bir duruma sokuyorlar” diye kaydetti.
HÖH lideri, “Her parti genellikle parlamentoda bağımsız bir çoğunluk elde etmeyi amaçlar, çünkü en azından farklı siyasi partiler, eğer temel değerlere sahipseler, eğer birilerinin çıkarlarına hizmet eden siyasi projeler olmayıp gerçekten birer partilerse, farklı bir temel değerlere sahiptir” dedi ve hemen ardından şu anda pratikte Bulgaristan’da tek parti hükümeti ihtimalinin olası olmadığını da sözlerine ekledi.
Karadayı, “2009’dan beri HÖH’ün farklı zaman dilimlerinde Bulgaristan’ın içinde bulunduğu durumu ve siyasi tablonun ne olduğunu çok kesin ve net bir şekilde tanımladığını düşünüyorum. 2016’dan bu yana HÖH, yüksek sesle siyasette normallik çağrısı yapıyor ve normallik terimiyle ne demek istediğimizi çok kesin ve net bir şekilde tanımlamışızdır. 2016’da gerçekleştirdiğimiz Ulusal Konferansta kabul ettiğimiz bildiride normale dönülmesi çağrısı yaptık. Daha sonra birkaç seçim kampanyasında sloganımız “Demokrasiyi ve Devleti Yeniden Tesis edelim” şeklindeydi” diye anımsattı.
HÖH lideri, “Daha önce GERB partisinin yönetim modelini değerlendirmiştik. Bir noktada, kendilerini “Değişim” olarak adlandıran bazı rastgele insanlar ortaya çıktı ve şöyle dediler: “Biz GERB modelini değiştiriyoruz” ve bir değer temeli, ülkenin kalkınması için bir vizyona sahip olmadıkları için iktidar zayıflığını da gördük” diye ekledi. Karadayı, “Birinin, GERB – DPS yönetim modeli kavramının tam olarak ne anlama geldiğini nasıl tanımlayacağını çok merak ediyorum” diye yorum yaptı.
Karadayı, “GERB ile koalisyon ortaklığımız olmadı, birlikte ülke yönetiminde yer almadık. Tam aksine “Kalk da Biz Oturalım” modeline göre iktidara gelenler, HÖH de dahil olmak üzere aynı GERB’in demokrasiyi yıkma ve yalan modelini sürdürüyorlar” dedi.
Bir partinin teşkilat yapısının gücü için bir kriterin, tam bir iktidar döngüsünü ve tam bir muhalefet döngüsünü tamamlamak olduğunu açıklayan politikacı, “Bu gerçekleştiğinde GERB teşkilatlarının gerçek durumu görülecek. Şimdiye kadar insanların ve iş dünyasının sorunlarıyla ilgilenmeyen bir hükümet vardı. Bu nedenle, muhalefette olsak da, çocuklarımız ve torunlarımız için istikrar ve güvenliği sağlamak amacıyla işletmelerin sorunlarını dinlemek ve çözüme ulaştırmak için toplantılar yaptık” diye kaydetti.
Karadayı, “Nefret, bölünme, muhalefet ve intikam siyaset yapmanın aracı olamaz ve olmamalı, politikacılar birleştirmeli, bölmemelidir” dedi.
Bir gazetecinin sorusu üzerine Karadayı, HÖH Onursal Başkanı Dr. Ahmet Doğan hakkında şunları söyledi: “Ahmed Doğan, Bulgaristan’a ve Bulgaristan’daki barışçıl geçiş sürecine büyük katkısı olan büyük bir lider, ne yazık ki kendisi 10 yıldır siyasette olmayan Bulgar etnik modelinin filozofu ve stratejistidir. Güçlü liderlere olan ihtiyacı anlıyorum, o kendi katkısını yaptı. Şu anda HÖH, kolektif organları tarafından yönetiliyor, GERB’nin baskılarına dayandık, ayrıca iktidara gelen bazı gelip geçici insanların intikam amaçlı baskılarına da dayandık”.
Siyasi lider, Hareketin iktidarda olduğu dönemde, o dönem için ekonomik göstergelerin 32 yıllık demokrasiye geçiş döneminin tamamında en iyisi olduğunu hatırlattı. Karadayı, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu nedenle, muhalefetteyken bile bütçeyi hazırlarken olduğu gibi alınan kararları etkilemeye çalışıyoruz. Bütçenin insanları ve işletmeleri desteklemesi yönünde kararlar verdik. Toplumun kolektif enerjisine ve kolektif gücüne ihtiyacımız var. Bölünmüş bir toplumda ilerleme olmaz. Konsolide bir toplumda ilerleme var. Bu zor günlerde birlik olmalıyız”.
Karadayı, partileri siyasi kabineleri oluştururken intikam peşinde koşmamaya çağırdı. HÖH’ün 2001 yılında NDSV ile birlikte yönetime girdiğinde kamu kurum ve kuruluşlarında kadro değişikliği yapmadığını bir kez daha hatırlattı. HÖH lideri, “İdari kurumlarda daha önceki makamların devamı sağlanmıştı. 2005’te BSP’nin koalisyona dahil edilmesiyle de buna devam edildi. Böylece idari kurumlarda 10-12 yıllık bir istikrar dönemi sağlandı. İdarede istikrar sağlandığında etkili bir ürün üretilir. 2009’da Boyko Borisov ile birlikte gelen “temizlik dalgasını” hepimiz hatırlıyoruz” dedi.
Kırcaalihaber