Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin, salgın döneminde olduğu gibi korona sonrası dönemi de başarıyla yönetecek kapasiteye, altyapıya, yönetim becerisine ve siyasi iradeye sahip olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Prof. Dr. Mithat Özsan Amfisi’nde düzenlenen, Çukurova Üniversitesi Yapımı Tamamlanan Tesislerin Açılış Programı’na katıldı.
Buradaki konuşmasında, Adana’da dolu bir gün geçirdiklerini söyleyen Erdoğan, yaptıkları açılış ve temel atma törenlerinin kentin üretim ve istihdam gücüne güç kattığını ifade etti.
Dr. Feyyaz Etiz Onkoloji ve Hematoloji Hizmet Binasının 20 bin metrekare kapalı alanı, 190 yatak kapasitesi, 18 adet kemik iliği nakil ünitesi, laboratuvar ve görüntüleme üniteleriyle önemli bir sağlık yatırımı olduğunu dile getiren Erdoğan, Güzel Sanatlar Fakültesi hizmet binasında 10 stüdyo, 38 atölye, 10 derslik, 6 laboratuvar, konferans salonu ve ofislerin bulunduğunu söyledi.
Ziraat Fakültesinin 200 baş süt sığırcılığı tesisiyle hayvancılığın geliştirilmesine katkı sağlayacağını belirten Erdoğan, ÖSYM e-Sınav Merkezi’nin de kendi alanlarında çok önemli bir ihtiyacı gidereceğini dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Öğrencilerimizin barınma sıkıntılarına çözüm olacak kız ve erkek yurtlarımızı da bugün hizmete alıyoruz. Bu kapsamda resmi açılışını yaptığımız 3 bin 320’si kız, 3 bin 326’sı erkek olmak üzere toplam 6 bin 646 öğrenci kapasiteli 4 yurdumuzun tamamı otel konforunda inşa edilmiştir.” dedi.
Toplam yatırım tutarı 263 milyon lirayı bulan eserlerin hayırlı olmasını dileyen Erdoğan, yatırımların inşasında katkısı olan kişi ve kurumları tebrik etti.
Koronavirüs salgını sebebiyle hayatın birçok alanında sıkıntılar yaşandığını vurgulayan Erdoğan, eğitimden turizme, sosyal yaşama kadar her alanda salgın gerçeğini dikkate alarak köklü değişikliklere gittiklerini ifade etti.
Salgının en yoğun yaşandığı dönemde insanların hayatını tehlikeye atmamak adına diğer ülkeler gibi uzaktan eğitim modeline geçtiklerini söyleyen Erdoğan, bu süreçte eğitimin kesintiye uğramaması için her türlü çabayı gösterdiklerini söyledi.
Erdoğan, “Uzaktan veya hibrit eğitimin yüz yüze eğitimin yerini tutmayacağını hepimiz biliyoruz. Bunun için aşılamada elde ettiğimiz mesafeyle hastalıkla mücadelede kazandığımız tecrübeler ışığında hamdolsun bu sene yüz yüze eğitimi tekrar başlattık. Son bir aydır Milli Eğitim Bakanlığımıza bağlı okullarda ciddi bir sıkıntı yaşamadan eğitim-öğretim faaliyetleri başarıyla sürüyor. İnşallah benzer bir başarıyı üniversitelerimizde de yakalayacağımıza inanıyorum. Amacımız şartları sonuna kadar zorlayarak her seviyede yüz yüze eğitim öğretimi devam ettirmektir.” değerlendirmesinde bulundu.
Hayat normal ritmine döndükçe salgının kimi alanlarda yol açtığı tahribata şahit olduklarını dile getiren Erdoğan, “İngiltere’deki benzin istasyonları ve marketlerden yansıyan manzaralar salgının tedarik zincirlerinde yol açtığı kırılmanın örneklerinden biridir. Aynı durum Amerika’da geçerli, aynı durum Fransa’da geçerli. Aynı şekilde küresel ekonomide gıda ve emtia fiyatlarında yaşanan fahiş artışlar da salgına bağlı ortaya çıkan sorunlardan bazılarıdır. Nasıl sel gider izi kalırsa salgının açtığı yaralar da zaman geçtikçe daha fazla görülmeye başlanacaktır.” dedi.
“Ülkemiz inşallah bu süreçten güçlenerek çıkacaktır”
Hazırlıklarını ve planlarını bu gerçeğe göre yaptıklarına dikkati çeken Erdoğan, “Türkiye, tıpkı salgın döneminde olduğu gibi korona sonrası dönemi de başarıyla yönetecek kapasiteye, altyapıya, yönetim becerisine ve siyasi iradeye sahiptir. Hep söylediğim gibi ülkemiz inşallah bu süreçten güçlenerek çıkacaktır. Bizim tek üzüntümüz hayatın doğal akışı içinde yaşanan hadiselerin abartılması, marjinal çevrelerce çarpıtılması, mecrasından çıkartılarak istismar aracı haline dönüştürülmesidir.” diye konuştu.
Bu istismar siyasetini son günlerde öğrencilerin yurt meselesinde bir kez daha gördüklerini söyleyen Erdoğan, şöyle devam etti:
“Geçtiğimiz yılın ve bu yılın başvurularının üst üste binmesi sebebiyle oluşan geçici yoğunluk, kadrolu militanlar tarafından istismar edildi. Öğrencilikle hiçbir alakası olmayan bu kişiler, parklarda, sokaklarda poz vererek devletimizin bu alandaki yatırımlarını gölgelemeye çalıştı. Oysa Türkiye, yüksek öğretim alanında dünyanın öğrencilerine en yüksek kapasitede ve en yüksek kalitede barınma imkanı sağlayan ülkesidir. Örneğin Türkiye’de 730 bin kamu ve 300 bin özel sektörüyle toplamda 1 milyonun üzerinde yurt kapasitesi varken, aynı rakam İngiltere’de 550 bin, Fransa’da 365 bin, Almanya’da 290 bin, İspanya’da 91 bindir. Halen süren yatırımlarla birkaç yıl içinde bu rakama 110 bin kapasite daha ilave edeceğiz.”
Sadece yatak kapasitesini artırmakla kalmadıklarını ve yurtların donanımını da otel konforuna yükselttiklerini anlatan Erdoğan, “Önceden 30-40 kişilik koğuşlarda kalan öğrencilerimiz, tıpkı bugün hizmete açtığımız yurtlar gibi artık 3-4 kişilik, içinde yatağı, dolabı, çalışma masası, banyosu, tuvaleti, interneti olan otel standardında odalara kavuştu. Aldığımız tedbirler sayesinde pek çok şehrimizde yurtta kalmak için başvuran öğrencilerimizin neredeyse tamamının talebini karşıladık.” dedi.
Gençlere sadece yurtlarda barınma imkanı sağlamakla kalmadıklarını ve aylık 570 lira da beslenme yardımı yaptıklarını anımsatan Erdoğan, “Bu yardımdan yurtlarımızda kalan tüm öğrencilerimiz yararlanabiliyor. Aynı şekilde yaklaşık 1,5 milyon öğrencimizi lisansta 650 lira, yüksek lisansta 1300 lira, doktorada 1950 liralık kredi veya burs ödemesi ile destekliyoruz. Böylece hiçbir evladımızın maddi imkansızlık sebebiyle eğitiminden geri kalmasına izin vermiyoruz.” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçmişte yükseköğretim hayatının en önemli tartışma konusunu oluşturan harçları da kaldırdıklarını hatırlatarak, “İnşallah bundan sonra da gençlerimizin yanında olmaya, eğitim hayatları boyunca onları desteklemeye devam edeceğiz.” ifadesini kullandı.
Bir başka önemli başarılarının da üniversite kapasitelerinde yaptıkları artış olduğuna işaret eden Erdoğan, şu bilgileri paylaştı:
“Üniversite sayımızı 76’dan 207’ye çıkarırken, üniversitelerdeki akademisyen sayısını 70 binden 180 binin üzerine, öğrenci sayısını 1,6 milyondan 8,5 milyona yükselttik. Türkiye artık kendi öğrencileri yanında 230 bin uluslararası öğrenciye de ev sahipliği yapan bir konuma gelmiştir. Gençlerimizin okullaşma oranını yüzde 15’ten yüzde 44’e yükselterek gösterdiğimiz başarı ülkemizin insan gücü kalitesini de artırmıştır. Artık üniversitelerimizde kapasite sorunu kalmadığı için tüm gücümüzü ve imkanlarımızı kalitenin yükseltilmesine vereceğimiz bir döneme girdik. Yükseköğretim kurumlarımızın her alanda olduğu gibi eğitimin tüm kademelerinde kalitenin yükseltilmesi hususunda da öncülük yapacaklarına inanıyorum. Bilhassa mesleki eğitimde bu dönüşümü hızlı ve etkin şekilde yaparak bir an önce sonuçlandırmamız gerekiyor.”
Erdoğan, Çukurova Üniversitesinin 2021-2022 Akademik Yılı’nın öğrenciler ve üniversite mensupları için hayırlı olmasını diledi.
Törenden notlar
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasının ardından, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş dua etti. Erdoğan, “Tüm eserlerimiz üniversitemiz, milletimiz, hocalarımız, öğrencilerimiz için hayırlara vesile olsun. Tüm hayırseverleri özellikle tebrik ediyorum. Rabb’im daha nice bu tür hayır ve hasenatın devamını da nasip etsin.” dedi.
Daha sonra kurdeleyi beraberindekilerle kesen Erdoğan’a, Çukurova Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Meryem Tuncel tarafından günün anısına, üzerinde fotoğrafının bulunduğu tablo takdim edildi.
Erdoğan, daha sonra açılışı yapılan camiye geçerek, bir süre beraberindekilerle incelemelerde bulundu.
Törene Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Genel Başkan Yardımcıları Jülide Sarıeroğlu, Erkan Kandemir, AK Parti Genel Sekreteri Fatih Şahin, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Bekir Bozdağ, milletvekilleri, YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar da katıldı.