“İmparatorların sporu” olarak da bilinen şahincilik (falconry) bir spor dalı olarak Bosna Hersek’te de hala aktif olarak yapılıyor.
Şahincilik, Osmanlı zamanında bir endüstri haline gelirken, şahinler gelenek olarak padişahlara da hediye ediliyordu. Eski çağlarda bir yaşam tarzı haline gelen bu sporu, günümüzde profesyonelce yapan çok az sayıda kişi bulunuyor. Antik bir spor olarak kalan şahincilik, UNESCO tarafından “İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirası” listesine 2016 yılında kaydedilerek koruma altına da alındı.
Bosna Hersek’teki az sayıda şahin eğitmeninden biri olan Kaled İdrizoviç, Balkan News’e verdiği röportajda, hayatını nasıl şahinlerine göre uyarladığını anlatttı.
9 şahini bulunan İdrizoviç, hobi olarak başladığı şahinciliğin kendisi için profesyonel bir işe dönüştüğünü belirterek, “Yaklaşık 9 yıldır şahincilik yapmakla beraber, son 7 yıldır profesyonel olarak bu işle uğraşıyorum. Şahinciler arasında bir tez var: Şahinci olunmaz doğulur.” dedi.
Bu işi yapabilmek için eğitimlere katılması ve şahinlerle avlanabilmek için avcılık sınavını geçmesi gerektiğini anlatan İdrizoviç, havalimanlarına girerek uçaklar için tehlike yaratan kuşları kovmak için de avcı şahinlerini kullandığını söyledi.
Şahinlerin eğitimlerinin eylül ayında başlayıp mart sonuna kadar sürdüğünü söyleyen İdrizoviç, bunun yasalara göre böyle olduğunu ve diğer türlerin de üremesi için buna uyulması gerektiğini söyledi.
Şahincilik birçok şeyden feragat etmeyi gerektirir
Şahin eğitmenliğinin getirdiği şartları detaylıca açıklayan İdrizoviç, istediği zaman şahinlerini birine bırakıp bir yerlere gidemediğini ifade etti.
Şahinlerin iyi beslenmesi ve bakılması gerektiğini belirten İdrizoviç, tüyleri zarar göre kuşların manevra yeteneklerini de kaybedebildiğini anlattı.
Şahinler, güvercin, tavuk ve bıldırcınla beslenerek, uzun süren sıkı bir eğitimden geçtikten sonra sahiplerinin komutlarına uymayı öğreniyor. Bu eğitimlerde şahinler üzerine GPS sistemi takılarak takipleri sağlanıyor ve avlanma sırasında şahinlere eşlik eden bir de av köpeği bulunuyor.
Yasal olarak şahinleri doğadan alıp sahiplenmek yasak. Sağlıklı şahinler doğada bırakılarak, yaralı olanlar bakanlık izniyle koruma altına alınıp yetiştirilmeye başlanıyor. Evcilleştirilmiş şahinler, 3 ila 5 yaşlarında uygun şartlar altında üreme merkezinde çoğaltılıyor ve avcılığa başlatılacak yavrular ilk 3 yıla kadar imprint dönemini anneleriyle geçiriyor. Yılda bir kez mart ve eylül ayları arası tüy dökme sürecine giren şahinlerin bu doğal süreç tamamlanana kadar uçmalarına izin verilmiyor.
Dünyanın en hızlı hayvanı
Saatte 360 kilometre hıza ulaşabilen şahinler, dünyanın en hızlı hayvanı olarak biliniyor. Erkek şahinler ortalama 700 gram ağırlığındayken, dişileri erkeklere kıyasla iki kat ağırlığa sahip oluyor.
Besin zincirinin doğal temizleyicileri olarak doğaya hizmet eden bu yırtıcı kuşlar, herhangi bir eylemde enerjileri hızlı tükendiği için etrafta uçan diğer kuşlar kadar sık karşımıza çıkmıyor.
Doğadaki şahinler yaklaşık 17 yıl yaşarken, evcil şahinler beslenme imkanlarından dolayı 30 yıla kadar yaşayabiliyor.
Şahinleri diğer kuşlardan ayıran bir diğer önemli özellik ise insanların avcılık amacıyla eğiterek kullanabileceği tek kuş türü olmaları.
Kaynak: Balkan News